Başta Belediyeler olmak üzere hazır su satıcılarınında bu standartalara göre halka su ulaştırması hem yasal hemde insani bir zorunluluktur.
Buna uymayanları kontrol etmesi gerekende devlet otoritesi tabii.
Dün Devlet Kimya Laboratuarının hazır içme suları ile ilgili bakteri analiz sonuçları yayınlandı.
Ve bunlar kamuoyu ile paylaşıldı.
Duymayanlar ve okumayanlar için yazıyorum.
Ülkede su üretimi yapan 68 firmanın 7’sinde Sağlık Bakanlığı tarafından Devlet Kimya Labarotuvarı’nda yapılan analiz sonuçlarında bakteri türünde yükseklik tespit edilmiş.
19 lt. Trodos içme suyunun bakteri değerleri 800 iken, 37 santigrat derecede ise 300 olduğu görüldü. Yeşilırmak 8 lt. içme suyunun ise 22 santigrat derecede 200 olan bakteri ölçümü 37 santigratta 100 olarak görüldü. Şölen Su’nun 0.5 lt. içme suyunda 22 santigrat derecede yapılan ölçümlerinde bakteri ölçümü 500 iken, 37 santigrat derecede yapılan ölçümünde bu değer 100 olarak kayıtlara geçti.
Hemen belirteyim bu bakterinin ne tür olduğu belirtilmemiş .
Yapmış olduğum küçük bir araştırmada bakterilerin koliform bakteriler ve fekal koliform olarak ayrıldığını gördüm.
Gıdalarda koliform mikroorganizmaların bulunması; kötü sanitasyon koşullarının, yetersiz veya yanlış pastörizasyon uygulamalarının, pişirme ve pastörizasyon sonrası tekrar bulaşma olduğunun bir göstergesi olarak kabul edilmektedir.
Fekal koliformların ise , sıcak kanlı hayvanların fiziksel atıklarında bulunduğunu ve Fekal koliformların varlığı, genelde, kaynak sularının insan veya hayvan dışkısı ile kirlendiğini gösterir,
Ve birçoğu zararsız olan bu bakterinin bazı patojenik tipleri, insan ve hayvanlarda sonucu ölüme kadar giden ishallere, yara enfeksiyonlarına, menenjit, septisemi, artheriosklerosis, hemolitik üremik sendrom, çeşitli immünolojik hastalıklar vb. gibi hastalıklara sebep olabilmektedir deniyor.
Tabii İçme sularında suyun temiz olması için doğal olarak hangi tip olursa olsun bu bakteri değeri 0 kabul ediliyor.
Bu arada Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Zafer Erdoğmuşta açıklamasında , bağırsak enfeksiyonlarına yol açan bu bakterinin ileri boyutunun kana karışması olduğunu ve ciddi sağlık sorunları yaratabileceğini söylemiş.
Herşey ortada.Bir ihmal var.Bilerek yada bilmeyerek.Farketmez.
İnsan sağlığı söz konusu olduğunda helede yaşamın henüz başında olan küçücük yavrularıda düşündüğümde bunu suistimal eden kim olursa olsun acımasız olunmalı.
İnsana, çoluğa çocuğa değer vermeyenlere alınacak en radikal önlem uyarıdan sonra tekrar uyarmak değil faaliyetten men cezasının uygulanmalı.
Sevindirici olan son zamalarda Devlet kimya Labaratuvarı güzel işlere imza atıyor. Sivil toplunun ısrarla gündeme getirdiği hazır sularla ilgili konulara üzerine düşen görevi artık yerine getiriyor.
Belki geçmiştede bu tahliller yapılıyordu fakat kamuoyu ile paylaşma noktası eksik olduğundan arzu edilen sonuca ulaşılamıyor ve sonuçta suç ,devleti yöneten siyasilere bulunuyordu.
Ben kendi adıma devleti yöneten ve şu anda hükümette olan siyasilerin bu noktada olan cesur duruşlarını kutlarım.
Tahliller yapıldıktan sonra tahlil sonuçlarının herhangi bir siyasinin müdahalesine izin vermeden halk ile paylaşılmasını sağlayanlarıda..
Sağlık bakanını ,bu tahlilleri yapan başta KKTC Devlet Kimya Labaratuvarı Müdürü Süleyman Şakar olmak üzere çalışanları ve kamuoyuna bunu basın aracılığı ile tahlil sonuçlarını duyuran Özlem Çimendalı gibi basın mensuplarınıda kutlarım.
Devletin toplum menfaatlerinini bireylerin menfaatlerinin önüne koyması işte böyle bir şey.
Tabii tüm bunları söylerkende bir şeyin daha dikkatlerden kaçmaması gerektiğini hatırlatmakta fayda görüyorum
.
Halk gerçi artık bu şekilde kamuoyu önünde deşifre olanların ürünlerini kullananmamakla onlara en büyük cezayı verecektir lakin devletinde mazlumun yanında yer aldığını atacağı her adımda göstermesi ve Halkın sağlığı ile oynamaya devam edenlerin devlet tarafından gereken cezaya çarptırıldığını görmesi gerekir.
İşin özü.Umarım bir daha ki analiz sonuçlarında bugün bakteri değerleri limit üstü çıkan satıcıları tekrar görmeyiz.
