Beşparmak yangını büyük Yeşilırmak yangını son Kalkanlı yangını ve şimdide Mersinlikteki yangın.
Onlarca yılda oluşan iklim krizi ile mücadele ettiğimiz bu çağda eskisindende önemli hale gelen doğa ve ekolojik çevre bir günde yok oldu.
Canlı cansız ne varsa yandı.Kül oldu.
İnsan olan herkesin içini acıtacak bir durum.
Şu çok açıktır ki ormanlarımızı devlet olarak korumakta yetersiziz.
Yönetime kim gelirse gelsin sağı solu koministi milliyetçisi yangınlarla orman alanlarının tahribatı ile başedemiyor.
Bunun çeşitli sebepleri olduğu muhakkak .
Ama en başta gelen sebebi yetersiz ve niteliksiz yöneticiler ,partizanca atamalar zamanında alınmayan önlemler yapanın yanına kalan bir düzen vs.
Yangın alanında canla başla çalışan bir vatandaşın bu konudaki görüşleri aslında Orman dairesi ve onun idarecilerinin ne kadar işlevsiz olduğunu ortaya koyar nitelikte.
Vatandaş Orman yangını için kullanılan araçların hortumları yok diyor .Hortum bulurlar depolarında su yok. Organizasyon yok. 3 saat su bekleyip yanan ormanları izleyen ormancılar var. Hiçbir eğitimi olmayan geçici işçilerden oluşan ormancılar.Hortumu tankere bağlamayı bilmeyen vanası açık mı kapalı olduğunu anlayamayacak kadar acemi. Doğayı korumak için ruhları olmayan mesaim bitti deyip arkasına bile bakmadan yangın yerini bırakıp kaçan.
Oradaki yangın yollarını avcunun içi gibi bilmesi gereken yangını yönetmeye çalışanlara yolları ben tarif ettim derken bir anlamda Orman dairesinin içler acısı durumunuda ortaya koyuyor.
Sanırım hamaset dışında öğrenecek daha çok şeyimiz var.
Mesela Trdodos dağlarını ziyaret ederek işe başlamanın faydalı olacağını düşünüyorum.
Adım başı yangın istasyonlarını ,yangn goözetleme yerlerinin bolluğunu , acçlmiş genis yangin yollarını , hizmetiçi eğitim yapan orman personellerini, , ormanlarin yol kenarlarinin temizligini, adim basi yangın ihbar telefonlarını bildiren levhaları ve daha bircok şeyi orada görebilirsiniz.
Diyeceğim şu ki eğer koruyamıyorsak başka bir yol düşünelim.
Benim bu konudaki önerim ise ÖZELLEŞTİRME.
Evet orman arazilerini özel işletmeler eliyle korumak.
Belli ki biz devlet olarak ormanlarımızı koruyamıyoruz.Bu açık.
Yoksa bu kadar ormanlık alanımızı 5-10 yıl içinde heba etmezdik.
Bu saatten sonra bunun tek çözümü ormanların özelleştirilmesi ve bireylerin yönetimine bırakılmasınında bir alternatif olarak değerlendirilmesinde fayda var.
İki sebepten dolayı, ormanların özelleştirilmesi en sağlıklı ve ahlaklı çözüm yoludur.
Birincisi, bu orman alanlarına sahip olan mülk sahipleri onlara hem sahip oldukları için hem de başka ormanlara sıçrayacak yangınlardan sorumlu olacakları için gözleri gibi bakacaklardır.
İkincisi, mülk sahipleri doğayı değil kâr etmeyi öncelerlerse müşterilerin olası tepkilerine göre bir yol izleyeceklerdir.
Hem güvenliği sağlayıp hem de gücü bireylere dağıtmanın en akıllıca yolu bu olacaktır.
Bu ormanların, STK’lerin de yer aldığı geniş katılımcı bir komisyon tarafından şartlarının belirlendiği sözleşmelerle özelleştirildiğini varsayalım.
Özelleştirme demek illa ki ormanların kesilip yerine otel, konut veya avm dikilmesi değil; turizm gibi ticari niyetlerle hareket eden bireylere veya kâr amacı gütmeyen vakıflara verilmesi ve şartlarının komisyonca belirlendiği (ağaç kesmenin, asfalt dökmenin vb. koşulların belirlenmesi gibi) şekilde işletilmesi olarak düşünebiliriz.
Çevre dostu piknik alanları, bilimsel araştırma sahaları, vakıflarca korunan doğal yaşam alanları veya ekosisteme verdiği zararların incelendiği (ÇED raporları) turizm işletmeleri gibi şartları belirlenmiş şekilde bireylerin yönetimine bırakılabilir ve güvenlik sorumluluğu da beraberinde işletmelere yüklenebilir.
Ormanlar için bütün harcanan paralara rağmen ormanlarımız cayır cayır yanıyor ve bir de üstüne bu yangınların söndürülmesi için kaynaklarımızı harcamaya devam ediyoruz. Sonucunda ormanlarımızın idamesini vergi yoluyla fonlamaktan başka hiçbir şey yapmıyoruz.
Bütün bu nedenlerden dolayı ormanların bir an önce özelleştirilmesi, onlara gözü gibi bakacak olan bireylere bırakılması ve Orman Dairesi denen işlevsiz kurumun bir an önce kapatılması elzemdir.
Aksi takdirde hem zekâ hem ahlaki yeterlilikleri şüpheli olan bürokratların eline, sahip olmadıkları ormanlara bakmaları için yetki verip sonra da neden çıkan yangınları söndüremedikleri konusunda bağırmaktan başka bir şey yapmayacağız.