Avustralyalı kokain tüccarı Mark Buddle tutuklanıp ülkesine teslim edildi ama buradaki mal varlıkları, onun üstüne çökenler, kavgasını yapanlar daha çok konuşulacak cinsten…

Bir de tabi ki siyasilere verildiği iddia edilen rüşvet konusu var!

O konuda konuşmaya kimse cesaret edemiyor…

Hafızalardan silinip kaybolacak gibi!

Aksine bunun da üzerine birileri gitmeli…

Özelikle de burada kendisiyle yakın ilişki içinde olanlar!

Mallarını satan ya da iş yerlerinden hisse verenler…

Adam bizim ülkede ciddi bir mal varlığına sahip oldu ama tutuklanmaktan kurtulamadı!

Elbet bir gün ya kendi ya da başkaları bunun da hesabını soracak, paraların ya da malların üstüne çökenlerden hesap soracaktır…

Ama bizi ilgilendiren siyasilerle olan ilişkisidir!

Ülkede kalabilmesi, oturum alabilmesi hatta evlenerek vatandaşlığı kazanabilmesi için kimler aracı olmuş ve bunun karşılığında maddi rant elde etmişlerdir…

Temiz toplum diyerek feryat edenler bunların üstüne gitsin!

Bir kokain tüccarı ile kimlerin ya da hangi siyasilerin ilişki içinde olduğunu ortaya çıkarsın…

Var mı bizim ülkemizde böyle bir babayiğit!

Bu arada ülkemizde bilinmeyen başka suç makineleri de yok değil…

Banka soyguncusu İngiliz vatandaşı iki kişi ülkelerinde banka soymuşlar, sayısız kişiyi dolandırmışlar, atlayıp uçağa ülkemize gelmişler!

Ellerini kollarını sallayarak içimizde dolaşıyorlar…

Hem de süper lüks bir yaşam sürerek!

Konuyu biraz araştırdık bizim güvenlik güçleri peşlerinde ama elleri kolları bağlı duruyorlar…

Gerekçe de çok manidar!

İngiliz hükümeti suçluların KKTC olduğunu bildiği halde şikayette bulunmuyorlar…

Belli ki suç duyurusunda bulundukları zaman KKTC’yi de tanımış sayılacaklar!

Güney Kıbrıs’ın hışmına uğramaktan korkuyorlar…

Demek ki yabancı suçlular konusunda bizim yasalarda esneklik var!

Adamların suçlu olduğunu biliyorsun ama onlara dokunamıyorsun bile…

Bunlar ülkelerinde buz işlemişler!

Bizim burada uslu uslu oturacaklarını mı sanıyorsunuz?

Suçlu olan hele de parası bolsa yeni suçlan ve suçlular yaratmak için ciddi bir potansiyeldir…

Buddle’yi buradan paketleyenler bakalım bu iki kafadarı da enselemek için nasıl bir formül üretecekler!

KKTC’de artık son yıllarda güvenlik sorunu yaşanmaya başlamıştır…

Ülkeye eğitim görmek adı altında gelen, kayıt yaptırdıktan sonra okula değil karanlık işlere gömülen yeni çeteler türemiştir!

Nijeryalılar da bunların başında gelmektedir…

Bu arada geçenlerde Nijerya hükümetinin açıklamasını hayretler içinde okuduk!

Nijerya Hükümet diyor ki;

Kuzey Kıbrıs’a gitmeyin…

Burada onları koruyamazlarmış!

Biz onların öğrencilerini burada öldürüyormuşuz…

Aslında belli ki burada biraz da siyasi mesaj vermek istemişler ama çıkıp şunu da söylesinler;

Onları kim öldürüyor!

Suçlu olan tek bir Kıbrıslı Türk var mı?

Her türlü pisliğe karışıyorlar, sonra paylaşım kavgasına girip kendi kendilerine de zarar vermeye başlıyorlar…

Burada eğitim gören, işi gücü sadece öğrencilik olanların hepsi de bizim kardeşimizdir ama ya diğerleri!

Onları sahiplenmek için aklımızı yemiş olmamız gerek…

Son birkaç ay içindeki deport olayları önemli bir gelişmedir!

Ama yeterli değildir…

Gelelim eskilerin deyimiyle evkafın su meselesine…

Fenerbahçemiz 13 Ekim tarihinde Güney Kıbrıs’ta AEK Larnaka ile maç yapacak!

Özellikle de milliyetçi cephe, hadi bakalım anlatın bunu Kıbrıs Türk gençliğine…

Anavatan bildiğimiz ülkenin hiçbir takımı yavru vatan dedikleri bizim ülke sınırları içinde resmi ya da gayri resmi masa tenisi maçı bile yapamazken, Türkiye tanımadığı olan bir ülkeye hem de Fenerbahçe’yi gönderiyor!

Bunu mantıklı bir şekilde anlatacak birisi var mı?

Kesinlikle yok…

Ayrıca yaşanan sıkıntılı süreç ve ekonomik sıkıntılar nedeniyle, şimdi kalkıp da kimse federasyon mederasyon yok diye nutuk atmasın!

Kendinizi de bizi de kandırmayın lütfen…

Bu, nedir bu?

(YORUMSUZ)

MESAJ KUTUSU

Sayın Ali TOSUN, beton döküm işlemlerinizi özellikle tatil beldelerinde hafta sonu geç vakitlere kadar yapmamanız konusunda bölge insanından şikayetler gelmeye başladı. Umarız dikkate alır ve insanların tatil yapma ihtiyaçlarını işkenceye çevirmezsiniz…

Sayın Habil TÜLÜCÜ, UBP’den istifa ettikten sonra hükümetin diğer iki ortağı size bazı tekliflerle gelmeye hazırlanıyor. Bu arada artık istirahata çekilme zamanı hala gelmedi mi, sizler çekilmezseniz gençlere yöneticilik fırsatını kimler verecek?

Sayın Halis ÜRESİN, akaryakıt ihalesini iptal edince bazı siyasiler tarafından hedef tahtasına çevrildiğiniz konuşulmaya başlandı. Hangi siyasilerin bu ihaleden maddi beklentilerinin önüne geçtiniz, bu konuda bir açıklama yapmak ister miydiniz?

Sayın Kubilay ÖZKIRAÇ, sizin döneme ait bazı defter ve belgelerin buharlaşıp uçtuğu konusunda ihbarlar yapılmaya başladı. Yanlış yorum ve karalamalara neden olmamak için detaylı bir açıklama artık şart oldu değil mi?

Sayın Ökkeş TAŞ, tutuklanma sürecinizle ilgili bazı medya kuruluşlarının kasıtlı haberleri nedeniyle çok yakında yargıya taşıyacağınızı duyduk. Umarız başarılı olursunuz zira artık bizim meslek de tamamen maskaralığa döndü, yanlış yapan bedelini ödesin…

Sayın Serhat AKPINAR, bir dünya markası olan Arizona Üniversitesi ile yaptığınız anlaşmanın önüne takoz koymak isteyenlerin olduğunu biliyor muydunuz? Bu konuda perde gerisinde çok şey oluyor bu sıralar uyanık olmakta yarar görüyoruz…

Sayın Okyay SADIKOĞLU, yerel seçimlerde Lefkoşa’da adaylığı konusunda bir takım pazarlıklar yapıldığı ancak aday olmakta kararlı olduğunuz söyleniyor. Umarız bu konuda partiniz ile geç olmadan konuşur ve mutabakat sağlarsınız…

Sayın Orsel NEŞE, parti içi muhalefet operasyonuna sizin de katıldığınız dikkatlerden kaçmıyormuş. Bunu sosyal medyada değil de parti içinde tartışmak daha doğru olmaz mı? Ömrünüzü verdiğiniz partiniz için sizin de mutlaka yapabileceğiniz bir şeyler vardır değil mi?

Salın Kemal ÖZTÜRK, yıllardır sessiz kalıp yine DP’ye döndükten sonra Lefkoşa İlçe Başkanı olmanız nedeniyle tebrik eder aktif siyasete hoş geldiniz deriz. Bir de kurultayı kliması çalışan bir mekanda yapsanız kan ter içinde kalan üyeleriniz çok daha mutlu olacaklardı…

Sayın Mehmet YULAF, İçişleri Bakanlığı müsteşarlık görevinden izne ayrılıp yerel seçimlerde aday olmak için girişimlere başladığınız konuşulmaya başlandı. Bakanlığın en yoğun olduğu bir dönemde çok da hoş karşılanmadı bilesiniz…

Sayın Mehmet ÇAKICI, yuvanız olan TDP’ye geri dönüşünüzden ötürü hayli mutlu olduğunuz dikkatlerden kaçmıyormuş. Ancak yazın bir kenara çok yakında liderlik kavgası başlayacak, zira iki cambaz bir ipte asla oynamaz…