İngiltere ile Danimarka arasında dünyanın en uzun kara ve deniz altı elektrik kablosu hizmete girmiş.

Viking Link isimdeki bu elektrik kablosu tam 767 km uzunluğa.

Türkiye ile KKTC arası döşenecek bir kablonun ortalama uzunluğu ise kabaca 70 km olacak.

Yani İngiltere’nin Danımarka’dan daha ucuz elektrik almak için denizin altından döşediği kablo, KKTC’nin Türkiye’den alacağı elektrik kablosundan ortalama 700 km daha fazla.

Biz burada kabloyla elektrik olsun mu olmasın mı tartışması yaparken adamlar nerden nereye kablo çekmişler.

Ucuz enerji için insanoğlunun yapamayacağı şey yok artık.

Dünyanın geleceği enerji konusunda yapılacak önemli yatırımlara bağlı.

Elektrik faturalarına zam üstüne zam gelirken hala mazot yakıp elektrik üretmeye çalışırken dünya neredeyse Ay’dan kablo ile elektrik getirecek.

Bu arada Türkiye ile KKTC arasında deniz altından borularla sudan sonra kablo ile elektrik götürülmesi konusunda ilk imza geçtiğimiz Temmuz ayında atılmıştı…

Asgari ücret zammı neden gecikiyor?


Asgari ücretle açlık sınırı arasındaki fark 2 bin 918 TL’ye çıkarken, asgari ücret 415 sterlin, açlık sınırı 492 sterlin oldu.

Yani asgari ücretli açlık sınırının altında yaşıyor ya da yaşamaya çalışıyor.

Türkiye’de asgari ücret artışı yüzde Aralık sonunda şak diye belirlendi.

Ocak ayından itibaren geçerli olmak üzere 17 bin 2 TL oldu.

Bizde ise ne hikmetse daha geç belirleniyor.

Bazen bu belirsizlik asgari ücretlinin bir ay daha eski rakamdan ücret almasına sebep oluyor.

Biraz daha seri olun beyler işçinin teri soğumasın

Gözümüz kulağımız Adıyaman’da…

Adıyaman’a adeta çıkarma yapıldı.

Aileler başta olmak üzere elini taşın altına koymak isteyenler o kumdan otelde hayatını kaybeden insanlarımız için seferber oldu.

Dile kolay evladını kaybettiğin bir enkazın önüne tekrar gitmek, mahkeme salonunda o anları tekrar yaşamak.

Canlarını toprağa gömen insanlarımızın tek bir isteği var bu saatten sonra.

Tabi ki böyle bir trajedi bir daha yaşanmasın ve adalet yerini bulsun.

Yaptıkların yanlarına kalmasın ve bir daha kimse kumdan bina yapmaya kalkmaya cüret etmesin.

Mahkeme salonunda otel sahibinin tahrik içeren savunması ise ayrı bir konuydu.

Neredeyse hiçbir suçu yokmuş gibi bir hali vardı.

Bizim yavrularımızın tek suçu sadece deprem anı orada olmaktı.

Onlar bu yüzden melek. Hiçbir günahları yok.

Deprem sonrası en hızlı müdahale edilen enkaz onlarınkiydi, başlarında canla başla çalışıldı seferber olundu ama olmadı.

Kimse deprem bile olmasa bir gün yıkılacak olan bir kum yığınının altından o insanlarımızı canlı çıkaramazdı.

Bu yüzden bunun bedelini ödeyecekler.

O ailelerin göz yaşları belki dinmeyecek ama adalet yerini bulacak.

Buna inanıyoruz.

Bu arada özellikle TAK, BRT ve basınımızın dava sürecine ilişkin gayreti ve çabası an ben an tüm gelişmeleri aktarması da takdire değerdi.

Artık en büyük temennimiz bu acıyı yaşatanların yaptıklarının yanına kalmayacağı bir ceza almaları ve bu cezanın ibret olması.

MESAJ KUTUSU

Sayın Hakan DİNÇYÜREK, hastane yönetimleri yemek ihale sürecinin önümüzdeki ay dolacağı için gecikmeden yeni ihalelerin açılmasını istiyorlar. Şu anda hasta başına günlük yemek bin 80 TL’ye veriliyor, bu rakam iki ay sonra bin 500 TL’ye yükselecek, haberiniz olsun istedik...

...

Sayın Narin Ferdi ŞAFİK, ülkemizdeki bazı önemli hukukçular siyasilerin Adıyaman çıkarmasının olumsuz sonuçlar da doğurabileceğini yorumlamaya başladılar. Yüksek Mahkeme Başkanı olarak bu konudaki görüşünüz nelerdir, yargıya müdahale sayılabilir mi?

...

Sayın Erhan ARIKLI, verilen T ve kiralık araç izni kararlarını iptal etmek için düğmeye bastığınız konuşulmaya başlandı. Doğru bir karar olabilir ama sonuçta bu işte kurunun yanında yaş da yanacak ve bu izinlere gerçekten ihtiyacı olanlar fazlasıyla mağdur olacak.

...

Sayın Suat GÜNSEL, bir kaç gün sonra açılacak camii açılışına Türkiye’den konukların gelip gelmeyeceği hayli merak konusu olmuş ki meraklı sorular gelmeye başladı. Hatta aralarında bahse girenler bile var, millet işini gücünü bıraktı nelerle uğraşıyor değil mi?

...

Sayın Umut ÖKSÜZ, ilaç temini konusunda hastalara eziyet ederek hükümeti ve ilgili bakanlığı dize getirme taktiği çok da ahlaki bir durum değil. Üyeleriniz arasında çok sayıda meslektaşınız da artık yönetime karşı muhalif duruş sergilemeye başladılar, yeni ve yapıcı bir pozisyon belirlemeniz şart oldu.

...

Sayın Devrim BARÇIN, kamudaki geçici memurlar için yaptığınız konuşmalar bir takım huzursuzluklara neden olmuş diye duyduk. Bu ülkede her an erken bir genel seçim olabilir daha hassas olmanız isteniyor!

...

Sayın Akın CELLATOĞLU, YÖDAK üyelik seçimleri için yoğun bir tempoda kulislere devam ettiğiniz gözlemleniyormuş, şimdiden hayırlara vesile olsun. Kuruma genç ve enerjik arkadaşların katılması yüksek eğitime muhakkak ki büyük yarar sağlayacaktır...

...

Sayın Ahmet SENNAROĞLU, Lefkoşa’da bir dostunuzda ortak döviz bürosu açarak yeni bir sektöre el attığınız ve hayli de başarılı olduğunuz gözlemleniyormuş. Riskli bir meslek dalında olmak zor ama yine de hayırlı işler bol kazançlar temenni ederiz.

...

Sayın Yusuf İNANOĞLU, Bundan tam 8 yıl önce Girne Dağyolunda meydana gelen feci kazada şu anda müdürü olduğunuz Bülent Ecevit Anadolu Lisesi öğrencilerin hayatlarını kaybetmesi nedeniyle bazı acılı veliler anma programı ve yolu protesto etmek için etkinlik yapmanız konusunda mesajlar gönderiyor!

...

Sayın Dursun OĞUZ, Gaziveren ve bölgesindeki vatandaşlar bölgedeki betonlaşmaya karşı büyük bir katılımlı imza kampanyası başlattı çok yakında kapınızı çalacakları mesajları göndermeye başladılar. İskele’den sonra kendi bölgelerini de kaybetmek istemediklerini ifade ediyorlar...