Önce Kimya Mühendisleri Odası sonra da Küçükbaş Hayvancılar Birliği’nin açıklaması bakanlığı tetiklemiş olsa gerek ki dün anında açıklama yaptılar!
Ülkeye süt tozu ithali yasakmış…
İthalat yasak ya!
Her şey çözüldü sanıyorlar belli ki…
Burnumuzun dibindeki komşuyu hesaba katmıyorlar!
Ya da işlerine gelmiyor…
Niçin korkuyorlar ki!
Aksine iddiaların üzerine gidip gerçekleri su yüzüne çıkarmak zorundalar…
…
Tarım Bakanı Nazım Çavuşoğlu’nu biz 24 Haziran 2016 tarihinde uyarıp bu konuda kendisine mesaj göndermiştik…
Polisi de diğer yetkilileri de tabi ki!
Demek ki pek kaale almamışlar…
Bir kez daha buradan vurgulama ihtiyacı duyuyoruz!
Siz istediğiniz kadar süt tozu ithalini yasaklayınız…
Sadece yasakladığını zannedersiniz!
Güney Kıbrıs’tan buraya kilolarca değil tonlarca süt tozu kaçak yollardan getiriliyor…
Ve bu maliyeti düşürdüğü için hellimde kullanılıyor!
Hem de bir değil, birkaç hellim üreticisi tarafından…
…
Hellim elbette bizim milli gıdalarımızdan birisidir…
Adına zarar gelmesini istemeyiz ama!
Burada önemli olan içerideki çürük elmaları ayıklamak olmalıdır…
Bir çok kuruluş bu önemli konuda uyarı yaparken siz yanlış algılar oluşmasın diye basın bildirisiyle savunma içine girerseniz asıl hellime siz kötülük yapmış olursunuz!
Onun içindir Tarım Bakanı Nazım Çavuşoğlu’nadır tavsiyemiz…
Devletin diğer birimleri ile ortak bir çalışma grubu oluşturulmalı, hellimde süt tozu kullanan ve kullanmayan birbirinden ayrılmalı ve bunun bedeli de ödetilmelidir!
Aksi tavırlar ve açıklamalar hem kolaycılık hem de hellime zarar vermek anlamındadır…
Yakında bazı tespit ve ihbarları devletin kurumlarıyla biz de paylaşacağız!
Çok erken gelen ölüm!
Müzik dünyasının da önemli isimlerinden biriydi…
Lefkoşa Devlet Hastanesi’ndeki görevinin yanı sıra hafta sonları bazı eğlence yerlerinde çalar ekmeğini kazanırdı…
Yardımseverdi son olarak SODAY’ın fakir çocuklar için düzenlediği gecede para almayarak katkısının olmasını istemişti…
Ölümüyle herkesi derin bir üzüntüye boğan Mustafa Gürsoy son olarak Sedat Avcan ve Zeki Baro ile gösteri sonrası objektiflere böyle poz vermişti…
Allah rahmet eylesin, nurlar içinde yatsın!
Tunalı Hilmi’de bir Kıbrıslı lezzet…
Mağusalı Oza ailesi Ankara’da güzel bir yatırıma imza attı…
Başkent’in en işlek caddelerinden Tunalı Hilmi’de Ankaralı Aslı hanımla ortak bir cafe-restoran açarak Oza lezzetini oraya da taşıdılar…
Ankara ziyaretimizde mekana özellikle gidip kahvelerini içtik.
Yakında Kıbrıs gecesi de dahil bir çok yeni projeye hazırlanıyorlar.
Cesur bir yatırım, tebrik ederiz…
Soysan: Çalışanın yanındayız!
Tel-Sen başkanı Tamay Soysan dün telefonda arayarak kısa bir açıklama yaptı…
Sayıştay’ın Telekomünikasyon Dairesi’ndeki denetimleri ile ilgili!
Dün biz bazı çalışanların bundan rahatsız olduklarını ve aylardır sonlanamadığı yazmıştık.
Soysan’ı da birazcık eleştirmiştik!
Çalışanların hep yanında olduklarını söyledi…
Ama ortada 8 milyon TL’lik bir borç varmış, bankaların devlete!
Belli ki onun peşinde…
Tamam ama ortada yolsuzluk yok arsızlık yok!
26 bankanın 20 tanesi kuruma ekstre göndermiyor ve uyuşma sağlanamıyor…
Bunu ceremesini çalışan mı çekecek!
Erhürman’dan acemi açıklamalar!
Daha yolun başında ve gelecek vaat ediyor ama…
Genel Başkanlık için gün sayan CTP Genel Sekreteri Tufan Erhürman kardeşimizin bazı açıklamaları boşlukta kalıyor gibi sanki!
UBP ve DP ile iktidar olmazmış…
Tercih sol partilermiş!
Bolca sol partimiz var ya memlekette…
Daha yolun çok başında acemi açıklamalar olarak geldi bize!
Tamam heyecan var, enerji var, vitrin var…
Ama siyasette büyük lokma yiyip, büyük konuşmamak lazım, tarih bunun örnekleriyle dolu!
Küçük bir abi tavsiyesi bizden Tufan hocamıza…
“Müstehaktır!”
“İsviçre'de yapılacak görüşmeler de "Güvenlik ve Garantiler" nedeniyle başarısızlıkla sonuçlanırsa;
Ve...
Çözüm, bir kere daha berhava edilip, belirsizliğe havale edilirse,
Bilin ki...
Kıbrıs'ın iki halkı da...
Ayaklarına kadar gelip de, bir kere daha kaçırılan fırsatı, sessiz sessiz "kuzular gibi" seyrederse,
Hatta...
1974 sonrası haksız yere elde ettiği "küçücük çıkar"ları korudu zannederek sevinirse...
Vallahi...
Bundan sonra başlarına ne gelecekse "mustahak"larıdır.
Ne Türkler, ne de Rumlar...
Zannetmesinler ki...
Her şey eskisi gibi devam edecektir...
Etmeyecektir...”
Ve...
Çözüm, bir kere daha berhava edilip, belirsizliğe havale edilirse,
Bilin ki...
Kıbrıs'ın iki halkı da...
Ayaklarına kadar gelip de, bir kere daha kaçırılan fırsatı, sessiz sessiz "kuzular gibi" seyrederse,
Hatta...
1974 sonrası haksız yere elde ettiği "küçücük çıkar"ları korudu zannederek sevinirse...
Vallahi...
Bundan sonra başlarına ne gelecekse "mustahak"larıdır.
Ne Türkler, ne de Rumlar...
Zannetmesinler ki...
Her şey eskisi gibi devam edecektir...
Etmeyecektir...”
(Ülker FAHRİ)