CTP-MYK’sını kınıyorum.

Öncelikle bu haberi gördüğüm zaman CTP içerisinde yanan yangınları daha iyi anladım. Korkunun ya da endişenin boyutu oldukça büyükmüş. CTP MYK’sının toplantıdan çıkan sonucu yalanlama adına medyayı karalama yoluna gitmesi ile bugün düştüklerin durumu özetlemiştir. Üzüldüm doğrusu.

Dün internet üzerinden yayınlanan haber, birçok haber sitesinin zan altında kalmasına neden oldu. Yayınlanan haberin doğruluğu yine kendileri içlerindeki kaynaklardan alınmışken, neden böylesine bir açıklama yaparak endişelerini ve korkularını ortaya koymuşlar anlamış değilim doğrusu.

Yakından tanıdığımız ve takip ettiğimiz CTP, bir anda medyayı suçlayarak,  alınan kararın doğru olmadığı yönünde bir tablo çizmeye çalışmıştır. Bu da durumun ne kadar vahim olduğunu ortaya koymuştur. Yani alınan kararı inkâr ederek, yalan haber yapıldı diye medyayı suçlamasını CTP MYK’sına hiç yakıştırmadık doğrusu.

CTP MYK’sı basının kamuoyunu yanılttığını belirterek, İsmet Akim ile ilgili CTP MYK’sının aldığı kararları yalanladı.  Ne üzücüdür ki CTP MYK’sı düşündürücü ve bir o kadar da kırıcı bir açıklama yapmıştır. Kimsenin yalan haber yapma ve/ veya kamuoyunu yanıltma gibi bir derdi yoktur.  Kendi içlerindeki sorunları basına yansıtan, yapılan toplantı bilgilerini basınla paylaşan, aldıkları kararların neticelerini basına sızdıranlar yine kendileri iken medyanın suçlanarak, YALAN YAZMA lüksü kalmaz. Yani diyeceğim odur ki gazeteciler bilgileri CTP içerisinden alabiliyorken neden tahminlerle ya da varsayımlarla haber yapsınlar ki!

Kendi içlerindeki kişiler basına bilgi verdikçe bu sorun bir gün değil her gün yaşanacaktır.  CTP MYK’sına tavsiyem önce kendi özeleştirilerini yapmaları ve basından özür dilemeleridir. Her şeyin bir kanıtı olduğunu unutmamalarını hatırlatmakta yarar gördüğüm gibi bu tür haberlerin yayılmasını da kendi içerisindeki kişilerin istediğini de vurgulamak isterim.

Olayın bu denli tek taraflı yansıtılarak yalanlaması kırıcı olduğu kadar medyanın da karalanması adına doğru değildir. CTP, kendilerine yakın gazetecilere birçok şeyi kaleme al diyebilirken yazılmaması gerekenleri de belirtsin ki sonradan sorun yaşanmasın!!!

Unutulmasın ki ikiye bölünmüş bir  CTP vardır. CTP, kendi içinde sorun yaşadığı sürece kendi açıklarını ortaya serme peşinde olanlar da olacaktır. Yani daha net ve yalın yazılması gerekilirse CTP’nin mimarları CTP’yi nasıl görmek istiyorsa onu inşa ederek yola devam ediyor.

Başbakanın şahsi soruna çevirdiği İsmet Akim konusu oldukça sıkıntılı bir konudur. Bu durum yalnız parti içinde sıkıntı yaratmamış, tam aksine bu sıkıntı parti dışına da yansımıştır. Görevden alınması planlanan İsmet Akim için seferber olanlar var. Başbakan giderayak bu konuyu halledeyim demişse de bu konu o kadar kolay halledilmeyecektir. Olası bir ihtimalle İsmet Akim görevden alınırsa, Talat’ın Genel Başkanlık koltuğuna gelmesi ile bir takım şeylerin değişeceği de ortadadır. Yani Talat rüzgârın yönüne göre hareket eden liderlerden değildir, kendi yönüne rüzgârı çevirmesini becerecek kadar iyi bir siyasetçidir. İsmet Akim’in grevden alınması bir kişinin isteği üzerine olmayacaktır. Bu kararın karşısında duranlar varken Başbakanın hayallerini gerçekleştirmesi kolay olmayacaktır.