Kudret Özersay , yıllardır kötü yönetilmiş olan halkımızın karşısına çıkarak , alışılagelen siyaset anlayışına adeta son verecek bir umut doğurmuştu.


 

Kudret Özersay hoca Kıbrıs’ta tweeter’in ilk popüler figürü idi.

İlk dönemlerde özellikle geceleri boş vakitlerinde çeşitli tweetler atarak halkımızın nabzını tutmaya çalışıyordu.
’Toparlanıyoruz ‘ diye bir hareketin oluşumu için nabız ve taraftar toplama seansları için toplantılar tertiplenmeye çalışıldığı günler bir birini kovaladı.
Özellikle üniversite çevresini yanına alarak işe başlayan Özersay ,

müzakere heyetinden de bazı isimleri almayı da ihmal etmemiş.
Tabii bunun yanında yıllardır hepimizin bildiği ve sağ cenahın ruhani liderliğini yapmış olan sayın Derviş Eroğlu’nun yakınlarından bir çok ismin olmasını da görmüş oluyorduk.
Sosyal medya üzerinden örgütlenerek bir araya gelen bu insanlar gelecekleri ile ilgili yol haritasını belirlemeye çalışıyorlardı.

Bu toplantılarda kimler vardı kimler,

bir kısmının ismini ve cismini hala unutmuş olamayız.
Bu toplantılarda KKTC’de yeni bir sistemden bahsediliyor, var olan sorunların tek ve yegane çıkış yolunun yepyeni bir sisteme geçmekten olduğu vurgulanarak adeta umut güvercinlerini tek, tek havaya uçuruluyordu.
Dışa bağımlılıktan,
bilinçli seçmen olmaktan,
üretime geçmekten,
ilkesizliği bırakmaktan söz ederek yelkenlerini doldurma yolunu seçiyordu toparlanıyoruz hareketi.
Vatandaşlık bilincinin gelişmesi, tüm kurumlarımızda denetimin ve sorgulamanın , yapılması ise olmazsa olmaz ilkeler idi.
Kaliteli siyasetçi için ,

kaliteli vatandaş olmaktan tutun,

meclise baskı yapmaya kadar , yolsuzluk yapanların kimini ,

Mahkemeye ,

kimisini ,Mahalleye göndereceğiz söyleminin adeta bir sloğan haline getirilmesi hususunun halkımız içerisinde kulaktan , kulağa çığ gibi yayılması bugün hala hafızalarımızda tap tazedir.
Kudret hocanın , 7 Ocak 2018 genel seçimler öncesinde paylaşmış olduğu sayfalarca yazı hala unutulacak gibi görülmemektedir.
Özersay, paylaşımında ülke seçmenine yönelik ,
Mühür vurmayın,
Karma’layın ,
Aday yoksa ise ,
Sandığa değil ,
Denize gidin , deyişi unutulmuş olamaz.
On dört aylık dörtlü hükümetin ana ekseninde kendisini rol model olarak gören ve ‘ Toparlanıyoruz hareketinin devamı olarak kurulan ,Halkın Partisi’nin ‘ mevcut hükümeti bozarak ,
Yaklaşık iki yıldır UBP Karşıtlığı üzerine inşa ederek bugünlere geldiği siyaseti , terk ederek ,
öcü olarak gösterdiği Ulusal Birlik Partisi ile hükümet ortaklığına girmesi ,

Celladına aşık olan idam mahkumundan ne farkı kaldı bir bilen var mı ?


2020 yılı 26 NİSAN´ında gerçekleştirilecek Cumhurbaşkanlığı seçimi için sayın ERSİN TATAR'ın sayın KUDRET ÖZERSAY'a vermiş olduğu aday olmama sözünün tutulmayacak olmasına bir tepki olarak Halkın Partisi'nin kendi genel başkanını cumhurbaşkanlığına aday göstermesi ile siyasette SON TANGO gerçekleşiyor gibi...

Nitekim bunun ayak seslerini dün Gazimağusa ilçemiz sınırları içerisindeki KAP(ALI ) MARAŞ;ın açıl (ma ) ması ,için gerçekleştirilen yus yuvarlak masa toplantısında görüldüğüne inanmaktayım.

Anlaşılan KUDRET HOCA''da
Hamlet'in dediğini dedi !
Olmak , yada olmamak …

Üzgünüm ama değerli hocam;,

Üniversitenin yolları taştan,

Siyaset yanlış yaptın en baştan…