Kim ki işini doğru yapamaz şikayet eder.

Sonra da dedikodu.

Kudret Özersay örneği var.

Şimdi sıcağı sıcağına bir Bakan daha çıktı piyasaya.

Nazım Çavuşoğlu.

İşini tam yapamadı ya!

Başladı dedikoduya.

Tabi bu Bakan dedikodusunu yaptı.

Şak diye Tolga Atakan cevapladı.

45 okulun 38’i tamam dedi.

Geriye kalan da haftaya.

E nerde Çavuşoğlu senin şikayet?

Nereye uçtu o sabah kahvesi eşliğinde dedikodu?

*****

Tabi dedikodu yapayım derken fena çuvalladı Nazım Çavuşoğlu.

6 aydır yalvarıyormuş Telefon Dairesi’ne.

Enis’i arayamadım.

Telefon Dairesi Müdürü.

Arayıp soracaktım.

“Be Enis, koca Bakanı mı yalvarttın” diye.

E napsan Bakan sonunda.

Kapılarda yalvarıyor garibim.

Unuttu galiba Bakan olduğunu.

Kendini ne sanmış olabilir.

Söylersem alınır şimdi.

Ama herkes anlamıştır.

Ha bu arada Tolga Atakan konuyu üstüne almış.

Telefon Dairesi Müdürü muhataptı ama olsun.

Atakan, kendisine söylenmiş gibi açıklama yaptı.

Hani eşiti oluyor ya Nazım Çavuşoğlu’nun.

*****

Panayır devam ediyor dostlar.

Bu nasıl panayır derseniz vallahi bilmiyorum.

Ama 1974 öncesi panayırı tadında.

Mandirga Panayırı kastettiğim.

İşte bu hükümsüz Hükümetin hali.

Özersay dedikodu yapar.

Sonra Nazım Çavuşoğlu yapar.

Ve hallettiler sanırlar.

Vah garipler vah.

Nerelere düşmüşler böyle.

Koca koca makamlar altlarında.

Dudaklarında koca koca dedikodular.

Ayıp beyler, size ayıp.

Gençlere iyi örnek olmuyorsunuz.

Ha, yaşı büyük olanları geçiniz.

Onlar zaten sizin ciğerinizi biliyor.