Başbakan Yardımcısı Fikri Ataoğlu’ndan hepimizi güldüren bir açıklama geldi. 
O bizi güldürdü Allah da onu güldürsün…
Türkiye’de ki hayat pahalılığı ve kapıda vize uygulaması dolayısıyla Yunan adalarında bu yıl kapıda kuyruk oluştu. 
Türk turist Yunan adalarına akın etti.
Türkiye’nin en gözde beldelerinden Bodrum bile sinek avladı.
Ege bölgesinin havalı turizmcileri biz ne yaptık diye kara kara düşünmeye başladı.
Türk turist tatil için çok daha ucuz olması gereken kendi ülkesi yerine Yunan adalarını tercih ediyordu artık.
Tam bu sırada turizm bakanımızdan dahiyane bir fikir geldi.
Aynen şöyle konuştu; 
“Herkesin bütçesine göre konaklama seçeneklerimiz var. Hem otel bakımından hem de yeme-içme konusunda Yunan adalarına göre daha uygunuz”
Gerçekten pes!
Şimdi fikren kalben Türkiye’den turistlerin KKTC’ye gelme konusunda hemfikiriz.
1974’ten sonra Türkiye’nin sadece yüzde 5’i KKTC’ye gelmiş. 
Bu gerçekten çok düşük bir oran ve üzüntü verici.
85 milyonluk bir ülkeden her yıl sadece 5 milyonu gelse adaya sırtımız yere gelmez. 
Bugüne kadar bunu başaramamak gerçekten büyük bir ayıp.
Ama bunun bir sebebi var.
Pahalılık!
Ulaşımdan konaklamaya PAHALIYIZ!
“Hem otel bakımından hem de yeme-içme konusunda Yunan adalarına göre daha uygunuz” diyor ya Bakan Ataoğlu ama alakası yok.
Düşünsenize Türkiye’den bir turist tatil için KKTC’ye gelecek, uçak fiyatlarını bir düşünün.
Otel fiyatlarını bir düşünün.
Akıl alır gibi değil.
Ulaşımda ucuzluğu getirmek için uğraşmak yerine hayali söylemlerle bu adaya turist getiremezsiniz.
Bırakın Türkiyeli turisti Kıbrıs Türkleri daha ucuz diye Rum tarafına tatile gidiyor hatta Yunan adalarına gidiyor.
Kendi ülkesinin neredeyse yarı fiyatına tatil yapıyor.
Bakan Ataoğlu ya bu ülkede hiç kendi parasıyla tatil yapmadı ya da Türkiye’den gelecek turistlere gelin sizi kazıklayalım diyor.
Burada takdir edilmesi gereken kesin kendi turizmcilerimiz.
Bu pahalılıkta bu ulaşım sorunuyla gerçekten bu adaya hala nasıl turist getirmeyi başarıyorsunuz tebrik ederiz…
Bakan Ataoğlu 3 yıl içinde yedi otelin daha açılacağını söyledi.
Otel sayısı artıyor ama turist sayımız artıyor mu?
Bu 7 yeni açılacak otel bu adaya ayak basmamış Türkiye’nin yüzde 95’ine hizmet edecek mi?
Ve bu lüks otellere yerli insanımız tatil yapmaya gidebilecek mi acaba?
***  
Güzelyurt’taki köle kampını gördük.
Devlet eliyle yüzlerce gariban insanlık dışı şartlarda yaşatılıp köle gibi çalıştırılıyormuş.
Olay ortaya çıktı ama pek de kimsenin umurunda değil.
Konunun muhatabına köle gözüyle bakınca böyle oluyor işte.
İktidarı da, muhalefeti de, sivil toplum örgütü de kafasını kuma gömüyor.
Hatta bu işin ayyuka çıkması birilerinin canını çok sıktı.
Şimdi bu insanlık ayıbıyla ilgili fatura kime kesilecek?
Kim ceza alacak?
Kim hesap verecek?
Takip edelim görelim!
*** 
Bu ülkede ciddi anlamda sebze meyve terörü yaşanıyor.
Marketlerin sebze meyve reyonları bildiğin çöplük.
Sosyal medyadan yapılan reklamlara bakarsanız ağzınız sulanır.
Almaya gittiğiniz de ise en az bir haftalık buruşuk ürünler sizleri bekler.
Bazen öyle kötü sebze meyvelerle karşılaşıyoruz ki insan utanıyor.
Bu arada çürümüş ürünlerin üzerine yüksek fiyat koyup satma çabası da gerçekten insanı şoke ediyor.
Sebze meyve fiyatları gerçekten çok pahalı, pahalı olduğu yetmezmiş gibi de berbat durumda.
Eğer bir gün yolunuz Türkiye’ye düşerse bir semt pazarına göz atın ya da bir marketin sebze reyonuna. Fiyatlar, düzen tertip ve tazelik konusunda ne durumda olduğumuzu daha iyi anlayacaksınız.
Lefkoşa belediyesi bu ülkenin başkentine uzun yıllar sonra kapalı bir Pazar alanı kazandırdı.
Ancak gün geçtikçe o güzelim yer Afganistan’dan bir Pazar yerini andırmaya başladı.
Avazı çıktığı gibi bağıran pazarcılar, sağa sola asılmış sarkmış çadırlar ipler, yetersiz araç park yeri… Sebze meyve satandan çok tekstil ürünlerinin satımı ve karmaşık yerleşim.
Daha modern, daha temiz, daha kaliteli bir yaşam ve alışveriş hakkı için biraz daha yolumuz var anlaşılan.


MESAJ KUTUSU

Sayın Fikri ATAOĞLU, anlaşılan o ki çoktandır çarşıya çıkıp alışveriş yapmadınız, restoranlarda yemek yemediniz, uçak biletlerinin fiyatlarından da haberiniz yok gibi geldi bize. Siz en iyisi ekibinizi alıp bir Yunan adaları turu yapın ki fiyatlardan haberiniz olsun. 

Sayın Kasım KUNİ, bir daire müdürünün rüşvet aldığı yönünde gerekli şikayetleri ne zaman değerlendirip Başsavcılığa göndereceksiniz doğrusu hayli merak ediyoruz. Geciken her dosya teşkilatın üzerine gölge düşmesine neden olacaktır, yok bir yerlerden talimat geldiyse de o da bambaşka bir tartışma konusudur…

Sayın Ziya ÖZTÜRKLER, parti içinde bazı kurmaylarla yaptığınız bir takım değerlendirmelerden sonra 21 Eylül’de yapılacak kurultayda Ünal Üstel’e tam destek kararı aldığınız ve kararı Ünal beye de ilettiğinizi duyduk. Kararınızın özellikle Lefkoşa ve Güzelyurt’ta etkili olacağı konuşuluyor, hayırlara vesile olsun…

Sayın Hasan SADIKOĞLU, ünlü bir iş insanı ile çok değerli bir arazi konusunda bir hayli papaz olduğunuz konusunda bir takım yorumlar yapılmaya başlandı. Bu mesele ile ilgili yakında Ankara’ya davet edilirseniz sakın şaşırmayın olur mu? Bakalım bir kez daha emir demiri kesebilecek mi, hep birlikte göreceğiz artık…

Sayın Suat Durdu BORA, G. Mağusa ve yöresinde 50 kişilik çok özel kurultay ekibi ile çalışmaları yoğunlaştırdığınız ve yüz yüze görüşmelerle son düzlükte vitesi yükselttiğiniz gözleniyormuş. Komite başkanı olarak sonucun beklenenden daha farklı olacağını da iddia ediyormuşsunuz, kolaylıklar dileriz…

Sayın Emrah YEŞİLIRMAK, büyük kurultaya 3 hafta kala hala renginizi tam olarak belirlememeniz nedeniyle çeşitli söylentiler de yayılmaya başladı. Bu konuda bir takım beklentileriniz olduğu yönünde yorumlar yapılmaya başlandı, çok fazla da gecikmemeniz öneriliyor…

Sayın Cemal REDİF, kurumunuzun getirdiği ve kaderine terk edilen işçiler konusunda yaptığınız açıklamalar özrü kabahatinden büyük ifadeler olarak algı yaratıyor. Kamuoyu hayli tepkili en azından bir özür borcunuzun olduğu ve perde gerisinde yaşananları da açıklamanızı bekliyoruz…

Sayın Özdemir BEROVA, gümrük çalışanlarının başarılı bir operasyonla yüklü miktarda uyuşturucu ele geçirmesi nedeniyle kendilerini taktir belgesiyle onurlandırmanız dairede olumlu etki yapmış olmalı ki teşekkür mesajlarınız gelmeye başladı, haberiniz olsun istedik…

Sayın Cenk MUTLUYAKALI, Genç TV yayın koordinatörlüğü göreviniz hayırlı ve uğurlu olsun. Tecrübelerinizle kanala büyük katkılarda bulunacağınızdan şüphemiz yoktur. Umarız büyük patronla da kafa yapınız uyuşur ve sorunsuz bir yayıncılık yaparsınız…

Sayın Ali Özmen SAFA, önemli bir operasyon sonrası hızla eski sağlığınıza kavuşmaya başladığınızı memnuniyetle öğrendik, gelmiş geçmiş olsun. Adaya dönüşünüzde mutlaka buluşup hasret giderme zamanı zaten gelmişti değil mi?