Hükümete, özellikle de Maliye Bakanı Birikim Özgür'e bir soru;
Eğer Taşyapı mahkemede kaybetmeyip de 16 milyon Euroluk KDV borcunu ödemeseydi 13. maaşları nasıl ödeyecektiniz!
Ayın sonu geliyor belki ödeyecektiniz ama bu sefer de Ocak maaşlarının ödenmesi krizi yaşanacaktı!
Büyük ihtimalle de ay sonu böyle bir sıkıntı kapının ardında bizi bekliyor...
Yatıp kalkıp dua etmelisiniz;
Mahkemede kaybedip bu parayı ödeyen Taşyapı'nın patronu Emrullah Turanlı'ya!
Resmen bu basiretsiz hükümeti ipten kurtardı...
Bari teşekkür edin adama!
...
Türkiye'den gelen su konusundaki tartışmalar artık kabak tadı verdi!
Türkiye'nin Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu'nun dün manşetlerde açıklaması vardı...
Adam resmen yalvarıyor, artık karar verelim diye!
Büyük para ve çalışmalar ile burnumuzun dibine gelen su konusunda biz hala kararımızı veremedik...
39 vekil çok önceden oturup kafa kafaya verip bu sorunu çözmeliydiler!
Ama hayal kırıklığı oldular...
Ülkenin ve vatandaşın menfaatleri değil siyasi menfaatler ön planda tutuldu!
UBP tavla teslim oldu yanlış yaptı, CTP ön yargılarla ayak diretti o da başka yanlış yaptı...
Ama iki yanlış bir doğru etmedi işte!
...
İtiraf edeyim;
Geniş tabanlı CTP-UBP hükümetinden ilk başta ben çok umutluydum!
Çünkü onlardan beklerdim ki artık siyasi ve şahsi menfaatleri bir yaan bıraksınlar ve yıllardır ihmal ettikleri toplumun kangren haline gelmiş sorunlarına çözüm üretsinler!
Çok yanılmışım...
Her ikisinin de aynı tas aynı hamam olduğu bir kez daha ortaya çıktı!
Bu arada her iki partiden de çok iyi niyetli ve toplumsal menfaatler peşinde koşanları ayrı tutuyorum...
Ama geneli sakat sistemden yana ve haliyle bu çarpık sistemi değiştirmek çok güç!
Oysa sağda ve solda iki büyük parti olan bu hükümet ortakları isteseler su da dahil bu ülkenin kangren haline gelen sorunlarını çözmek için parti rozetlerini bir yana koyarak kosa süreli bir seferberlik başlatıp pek ala ki çok şey başarabilirlerdi!
 
 
 
CTP'nin piyangosu!
 
Ülkenin en eski partisi CTP'nin en başarılı olduğu konuların başında piyango çekilişleri geliyor...
Diğer partilere nazaran gayet ciddiler ve bu işi hem iyi yapıyorlar hem de partiye iyi kaynak sağlıyorlar...
Ama şunu da artık konuşmanın zamanı geldi;
İktidarda olan CTP'nin piyango bileti satması ne kadar etik!
bana göre mantıklı bir sorudur bu...
Hem de söylentiler ayyuka çıkmışken...
CTP, ülke çapında 300 bin tane bileti nasıl sattı?
Kimlere sattı?
Satarken bir şeyler vaat etti mi?
Ya da tehdit!
Aksa ve Gönyeli Belediyesi için söylenenler ne kadar doğru?
 
 
 
Sigorta ve ruhsatlar ödenemiyor!
 
KKTC tam bir gariplikler ülkesi...
Bir yanda zenginlik ve ihtişamlı yaşamlar diğer yanda yokluk ve sefalet!
Son bir kaç gündür en fazla şahit olduğum bir olay;
"Sigortasız ve seyrüsefersiz araç kullanıyorum..."
Gerekçe hep aynı;
"Kazancım bu paraları ödememe yetmiyor!"
Daha da vahimi;
Pahalı araçarın bazı sahipleri de yüksk harçlardan şikayetçi!
Zaten yine bir çoğu pahalı araçları uzun vadeli taksitlerle almışlar ama iş sigorta ve ruhsat çıkarmaya gelince para yok!
Bakalım cezalar katlanınca nasıl ödeyecekler...
 
 
 
"TDP binasını devrettik!"
 
Sosyal medya tam bir alem;
Birisi ortaya bir konu atıyor bazı gazeteler de bunu anında manşete çekiyor!
Malum TDP İskele İlçe binasının Erdoğan'ın hayatını anlatan Reis filmi için boşalttığı yazılıp çizilmişti...
TDP Genel Başkanı Cemal Özyiğit dün aradı ve konuya açıklık getirdi;
TDP bu binayı 31 Aralık tarihinden itibaren sahibine devletmiş başka bir geçici binaya geçmiş.
Ortaya film işi çıkınca da içindeki eşyalarını yeni binalarına taşımışlar!
Olay bu kadar basit işte...
 
 
 
“Demagojiden bıktık usandık!”
 
“Yıllardır iğneyle kuyu kazarcasına toplumumuza vermeye çalıştığım bir mesaj var:
Duygu sömürüsü yaparak içinde bulunduğumuz zorlukları siyasi rant amaçlı kullanmaya çalışanlara aldanmamalıyız. Gelinen aşamada tek çıkış yolumuz nitelikli siyasettir, yapısal sorunların üzerine korkusuzca gitmektir ve gerçekçi çözümlerle gelecek nesillere daha iyi bir sistemi miras bırakmaktır.
Palyatif çözümlerden de siyasi rant amaçlı popülizmden de demagojiden de duygusal yönlendirmelerden de bıktık usandık!
45 yılı aşan birikimimizle biz sorunlarımızı çözmek için DEĞİŞİM dedik DEĞİŞİM için çalışıyoruz…”
 
(Birikim ÖZGÜR)
 
 
MESAJ KUTUSU
 
Sayın Zeki TAŞÇI, anayollardaki reklam tabelalarının ansızın niçin kaldırılma kararı alındığını ve bundan sonraki uygulamanın ne olacağını bildiğinizden hiç kuşkumuz yoktur. Onun için açıklamalarınızda bunlara da yer verirseniz belki önümüzdeki günlerde yapılması planlanan suistimallerinin de önüne geçebilirsiniz!
Sayın Salih USAR, sizin bakanlığınız döneminde devlete alınan ve şu anda atıl vaziyette bulunan 3.5 milyon TL’lik uzaktan kumandalı telefonlar yıllar sonra mercek altına alınıyor! Savunmanızı şimdiden hazırlamanızı öneririz!
Sayın Tufan ERHÜRMAN, geçmiş yıllarda çok başarılı sonuçlanan CTP’nin yeni yıl piyango çekilişi artık tartışılır duruma geldi. Hele de hükümette olan partinizin sattığı biletlerin biraz metazori alıcı bulduğu yönündeki iddialar artık can sıkmaya başladı! Konuyu masaya yatırmakta yarar görüyoruz!
Sayın Sunat ATUN, sanayi arsalarının eşe dosta peşkeş çekilmesi ya da bunların üzerinden maddi rant elde edilmesi artık can sıkmaya başladı. İlgili bakan olarak bir araştırın bakalım son 10 yılda bu işten kimler sebeplenmiş! Bu arada gerçek ihtiyaç sahipleri de yıllarca kuyrukta bekliyor değil mi?
Sayın Salih İZBUL, bakanlığınızın domuz gribi konusundaki çalışmalarını yakından izliyor ve taktir ediyoruz ama sanırız artık bu konuda hastalar hastanelere değil devlet hastaların evine kadar hizmet götürmeli. Salgını başka önleme şansınız yok gibi görülüyor!
Sayın Emrullah TURANLI, bazı siyasiler dışında genelde Kıbrıs Türkü sizi sevmedi ama şu yılan hikayesine dönen 13. Maaş konusunda eğer ödeme yapmasaydınız bu hükümetin akıbeti ne olurdu değil mi? Bu konuda küçük bir plaketi hak ettiniz!
Sayın Süleyman MANAVOĞLU, devriye radar aracının hizmete girmesi her ne kadar özellikle sosyal medyada eleştiri aldıysa da olması gerekeni yaptınız. Vatandaş trafik kurallarını çiğnemekten kaçınmazken buna neden karşı çıkanlar anlamış değiliz!
Sayın Dursun OĞUZ, UBP genel sekreterliğine geldikten kısa bir süre sonra özellikle yaptığınız yapıcı açıklamalar partilinizin de gözünden kaçmıyor! Üyeleriniz görevinizin hakkını verdiğinizi düşünüyor demek ki doğru yoldasınız…
Sayın Tolga ATAKAN, Halkın Partisi Genel Sekreteri olarak dünkü canlı yayında epey birikim sahibi olduğunuz gözlendi ama biraz sanki de gergin gibiydiniz değil mi? Daha çok yeni sayılırsınız zamanla açılırsınız…
Sayın İsmail ARTER, banka kredisi konusunda bazı pürüzlerin ortaya çıktığı söyleniyor. Hayırdır muhalif üyeler hükümet olma gücünü mu kullanıyorlar yoksa? Allah kolaylıklar ve sabırlar versin artık…
Sayın Fuat NAMSOY, dün bütün gün motosikletli bir grupla Güney’de uzun süren bir ziyaret gerçekleştirmişsiniz. Acaba diyoruz gençlik günleriniz mi aklınıza geldi. İnsanın bedeni yaşlanıyor ama ruhu hep genç kalıyor değil mi?
Sayın Özdemir BEROVA, yani sıradan birisi hastanelik olacak kadar üşütse anlarız ama sizin gibi başarılı bir doktor bu derece olunca insanın garibine gidiyor. Büyük geçmiş olsun, kısa zamanda sağlıklı günlere dönmenizi temenni ederiz…
Sayın Hasan HASTÜRER, dördüncü torun da dünyaya gelince geceleri size de nöbet yazıldığını duyduk. Dede olmanın mutlulukları da böyle bir şey değil mi? Minik yavruya sağlıklı ve mutlu bir yaşam dileriz. Allah nazarlardan sakınsın…
Sayın Hüseyin Avkıran ALANLI, İskeleli partilileriniz köy ziyaretlerinin eskisi gibi sık olmadığından şikayet ediyorlar. Tabanın sesine kulak vermek gerek değil mi? Kale bir kere yıkılırsa bir daha inşası zor olabilir.