Güzelyurt Kurtuluş Lisesi Disiplin Kurulu üyelerinin imzasını taşıyan bir yazıydı bu!
Okuyucunun gözünün içine sokulmak için sanki de iki puntolarla yazılmıştı…
Disiplin Kurulu Üyeleri Mehmet Karamanoğlu, Tahsin Akbulut ve Salih Zekican bu görevlerinden istifa ettiklerini belirtiyordu…
Sorunlu bir öğrenciyi tasdikname ile okuldan uzaklaştırmışlar ama bu ceza bakanlığın üst disiplin kurulunun kararıyla 5 gün uzaklaştırma kararından dolayı isyan ediyorlardı!
Ama bu yazıyla bir şeyi akıllarına getirmemişlerdi;
İsim vererek 16 yaşındaki bir öğrencinin katledilmesi kararıydı bu aslında!
İçler acısı bir durumdur bu..
Evet, belki onların dediği gibi kara bir lekeydi ama bu kara lekenin asıl mimarları imza sahiplerinin kendileriydi!
…
Lisedeki darp olayı 16 Şubat tarihinde Güzelyurt Kurtuluş Lisesi’nde gerçekleşmişti…
Öğrencilik yıllarında yaşanan kız meselelerinden bir tanesiydi!
Burada darp eden öğrenciyi kesinlikle savunmuyoruz, aksine büyük yanlış yapmış, başka bir öğrencinin belki de ölümüne neden olacak darp suçunu işlemişti…
Elbette bunun bir de bedeli olacaktı ama bunun cezasını verenler de olayın ileri boyutlarını da düşünmeli, gençliğe adım atan birinin hayatını karartabilecek, onun geleceğini yok edebilecek bir imza olmamalıydı bu…
Hadi okuldan ihraç edildi ve başka bir okulda eğitime devam edecekti…
Peki bu öğrencinin adını sanını gazete sayfalarına vermek de neyin nesi!
…
Okul yönetiminin suçu da var bu olayda…
İlk dönem sonunda çocuğun evine önce bir karne gönderildi;
İlk karnede devamsızlığı yoktu bu öğrencinin ama her ne hikmetse karnenin yanlış yazıldığı iddiasıyla ilk karne iptal edildi ikinci karne gönderildi…
Burada devamsızlık gösterildi ve konu da disiplin kuruluna sevk edildi!
Belli ki bu çocuğun okuldan ihraç edilmesi kararı çoktan verilmişti…
Darp edilen öğrencinin akrabalarından birisi de bu okulda görevliydi ve süreç ona göre hızla işletildi…
16 yaşındaki bu çocuk okuldan ihraç edilecek ve dışarıda her türlüğü kötülüğün kucağına atılacaktı!
…
Elbette burada empati de yapmak lazım…
Bu satırları yazarken de okulda kedi çocuğumun darp edildiğini göz önünde bulundurdum…
Evet evlat candır kandır ve hepimizin önceliğidir ama her şeyin bir sınırı olduğu gibi burada da başkasının eğitim hakkına son veremeyeceği gerçeği vardır!
Her şeyden de suçlu da olsa bir gencin geleceğidir burada önemli olan…
Düşünün bir kez;
Şu anda sınav haftası ve bu çocuk sınavlara bile alınmıyor!
Sınava alınmayan, okula sokulmayan 16 yaşındaki gencin o anki duygularını da hesaba katmak lazım…
“Pazarlık yok!”
DP’den istifa edip UBP’ye geçen ya da yeni yasa nedeniyle bağımsız kalan vekillerin mahkeme konusu tartışılmaya devam ederken DP Genel Başkanı Serdar Denktaş son noktayı koydu ve ‘pazarlık yok’ dedi!
Bu da demektir ki olası UBP-DP koalisyon hükümeti döneminde mahkeme süreci devam edecek…
İyi de mahkeme istifa eden vekillere maddi cezaları ödeme kararı alınca ne olacak!
UBP’deki ya da bağımsız vekiller nasıl bir yol haritası izleyecek…
Kuzu kuzu mecliste parmak kaldırmaya devam ederler mi!
Bence bu çok zor…
DP’ye dışarıdan bir atama!
5 vekilli DP’de üç kişi bakan olunca bu kez komite üyeliklerinde birtakım sıkıntılar yaşanmaya başlayacak…
Serdar Denktaş ile birlikte iki vekil bakan olunca geriye sadece Mustafa Arabacıoğlu ve Hüseyin Avkıran Alanlı kalacak…
Alanlı görevi nedeniyle komitelerde yer alamazken tek isim Arabacıoğlu komitelerde yer alacak ve bu nedenle bazı komite üyelikleri CTP’ye geçecek…
Bu nedenle DP büyük ihtimalle bir bakanlığı dışarıdan atayacak ve komitelerde iki vekille temsil edilecek…
Bu da demektir ki ya Özdemir Berova ya da Fikri Ataoğlu bakan olamayacak!
MESAJ KUTUSU
Sayın Mustafa AKINCI, olası yeni hükümet ortakları siz yurt dışına gitmeden kabineyi sunmak istemişler ve onayın Siber Siber tarafından yapılmasını talep etmişler ama bunu kabul etmemişsiniz! Mutlaka kontrol sizin elinizde olmalı değil mi!
…
Sayın Fatma Coşar KINIŞ, yeni hükümette Maliye Bakanlığı müsteşarlığınız hayırlı ve uğurlu olsun. Bu arada ikinci bir müsteşar daha olacak ve ülkenin kaderinde büyük sorumluluk sahibi olacaksınız. Kolları sıvayın deriz…
…
Sayın Tahir GÖKÇEBEL, Güzelyurt Kurtuluş Lisesi’nde 16 yaşındaki bir öğrencinin geleceği katledilmek isteniyor. Okul yönetiminin burada büyük hataları var. Bazı akraba olan öğretmenler de yanlı tavır içindeler, uyarma ihtiyacı hissettik!
…
Sayın Veli BÜYÜKAĞA, müdürü olduğunuz öğrenciye birinci dönem sonu verilen bir karne nasıl olur yanlış yazılır da devamsızlık günleri abartılıp çocuğun geleceği ile oynanır! Bir eğitimci olarak yapılan icraat yakıştı mı yani!
…
Sayın Hasan TOSUNOĞLU, Serdar Denktaş’ın Maliye Bakanlığı teklifini kabul etmeyerek makamın tamamen uzmanlık kapsamına girdiğini söylemişsiniz! Serdar Denktaş’ı burada zor günler bekliyor değil mi!
…
Sayın Kemal Deniz DANA, mide rahatsızlığı nedeniyle Mağusa Devlet Hastanesi’ne yatırıldığınızı üzülerek öğrendik. Acil şifalar dileriz. Bir an önce toparlanıp yeni müsteşarlık dönemine hazırlanmak zorundasınız!
…
Sayın Serhat KOTAK, DP muhalefete düştükten sonra partinin kapısından içeri girmemişsiniz ama iktidar yolu açılınca ziyareti sıklaştırmışsınız! Acaba dışarıdan atanacak olan bakanlardan birisi siz olabilir misiniz!
…
Sayın Önder SENNAROĞLU, üç bağımsız ya da bakanlık alamayan UBP’li vekiller risk oluşturunca yeni hükümetin sigortası sizin olacağınız konuşulmaya başlandı. CTP’den istifa edince yıldızınız parladı değil mi!
…
Sayın Mehmet HARMANCI, bir dönem sizin de bakanlık yaptığınız Turizm Bakanlığı yakınlarında LTB zabıtalarının fazla acımasız davrandığı ve bakanlık çalışanlarının canını yaktığı yönünde şikayetler geliyor. Bir el atmakta yarar görüyoruz!
…
Sayın Çelebi ILIK, yeni hükümette bu kez müsteşarlık tamam diye mesajlar alıyoruz. Yasaları ve bürokrasiyi iyi tanıyan birisi olarak sizden daha iyisini bulacaklar değil ya! Şimdiden hayırlara vesile olsun…
…
Sayın Ersan BERKSEL, devlet hastanelerindeki başarılı icraatların görmemezlikten gelindiğinden şikayetçi olmuşsunuz! İyi de şimdiye kadar kaç tane basın toplantısı yapıp bunu kamuoyuyla paylaştınız ki!
…
Sayın Ferdi Sabit SOYER, hükümetin bozulması konusunda UBP parti meclisine bazı suçlamalar getirmişsiniz ama su konusunda da sizin parti meclisinin tekeli söz konusuydu, bunu da göz ardı etmemek gerek değil mi!
…
Sayın Ahmet HAVUTÇU, emeklilik konusunda belki zaman ve zemin çok uygun ama sizin gibi bir değerin olması gerekenden önce emeklilik istemesi ülke ve toplumun yararı bakımından üzücüdür.
…
Sayın Savun GÖKSU, muhterem validenizi kaybettiğinizi üzülerek öğrendik. Merhumeye Tanrı’dan rahmet, size ve aileye sabır ve başsağlığı dileriz. Allah geride kalanlara sağlıklı uzun ömürler nasip etsin!
…
Sayın Mesut YIKICI, Y.Erenköy gibi çok küçük bir beldenin sorunlarını kamuoyunun önünde değil de öncelikle kendi aranızda çözmeye çalışmalısınız! Karpaz insanı kan ağlarken umarız bu konularla gündeme gelmezsiniz!
…
Sayın Ahmet ÇALUDA, hükümet kurma çalışmaları ve perde gerisi pazarlıklar sürerken pusuya yatıp avınızı parçalamak için nefes bile almıyormuşsunuz! Bu kadar vahşi ve saldırgan olduğunuzu bilmiyorduk doğrusu!