İçerideki tartışmaları hayret ve üzüntü ile izliyoruz...
Ve bir anlamda da insanların patlama noktasında olduğunu görüyoruz!
Ama bu tür maçlarda galibiyet olmaz bunda da olmayacak...
Aynı topraklarda yaşayıp aynı havayı soluyanlar birbirini kıracak ve belki bir müddet sonra unutulup gidecek, ardında derin yaralar bırakarak!
Dün CTP kökenli bir dostla konuştuk konuyu, burada büyük bir eksiklik var, o da empati duygumuzun gelişmemiş olması!
Bunu ardında da hep siyasetin ön planda olması yatıyor...
Zira, bütün bu çirkin tartışmaların nedenin ardında sadece ve sadece siyasi rant yatıyor!
Seviye de istemeden düşüyor!
Kaybeden de tek bir taraf değil toplumun ta kendisi oluyor...
...
En çok şuna anlam veremedim;
Aynı zamanda bir milletvekili de olan TBMM İdari Amiri de olan Ömer Faruk Öz nasıl olur da böyle talihsiz bir açıklama yapabilir?
Merak ettiğim ise şu;
Sayın Öz, hiç de haddi olmayan bu açıklamayı kimin adına yapmıştır?
TBMM'nin mi?
Partisinin mi?
Yoksa bu açıklama sadece kendi görüşleri midir?
Bunun bilinmesinde fayda ve zira bu olay daha fazla ileri götürülürse KKTC ile TC arasında zaten çok hassas olan bağlar daha da zedelenecektir!
...
Bize göre, TBMM'den bir vekilin, Cumhuriyet Meclisi'ndeki bir vekile söz söyleme hakkı yoktur!
En azından bunu resmi bir açıklama gibi yapamaz, yaparsa yanlış olur...
Kendisi Türkiye seçmeninin iradesiyle seçilmiştir, buradaki de Kıbrıs Türkü'nün seçimdeki iradesinin
meclise yansımasıdır!
Doğuş Derya'nın meclis kürsüsündeki açıklamalarına Kıbrıs Türkünün tepki göstermesini anlayabilirim ama Türkiyeli bir vekilin hem de epey ağır kaçan açıklaması öncelikle diplomatik etik kuralları ile bağdaşmaz!
Ben Ömer Faruk Öz'ün yerine olsam atlar uçağa gelir, Derya ile oturup konuşur derdini dinlerim...
O da olmazsa iki ülke arasında krize neden olabilecek bir olayda Türkiye'nin burada bir elçisi vardır ve onun kanalıyla gerekli girişimleri yapar, böylelikle en azından tahrik eden duruma düşmezsiniz!
...
Doğuş Derya belki de tepkilerin bu kadar ağır olacağını düşünmeden hatalı bir açıklama yapmıştır...
Aynı şekilde ona tepki verenler de sanki kendi ailelerinde anaları bacıları yokmuş gibi hataya hatayla cevap vermiştir...
Buna bir de TBMM şemsiyesi altında hem de makam sahibi olan bir vekil ateşe benzin dökmek ister gibi yaparsa bu maçın galibi olur mu hiç?
Lütfen TBMM'yi bu tartışmadan uzak tutunuz ve bulaştırmayınız...
Biz kavga ederken sizin seyirci olmanız yeterlidir!
 
 
“Halk adamı...”
 
"Genç bir eğitimci olarak aylardır paylaşmak istediğim düşüncülerim ancak bugün sizlerle bulaşabiliyor… Eğitimci olduğumu en başta vurgulamak istedim çünkü  toplum olarak farklı bir önyargımız var ne yazık ki insanların mesleklerine karşı. Mesela bir işçiyi, alnının teri ile para kazanan bir insan vekil oluyorsa onu ilk etapta mesleğiyle yargılıyoruz.Oysa milletvekilliğinin tanımını yapacak olursak, halkını temsil eden kişi demektir. Halkı da en iyi şekilde anlayabilen ancak halkın içinden birisidir. Bu yüzden CTP – BG İskele Milletvekili Biray Hamzaoğulları bu halk için çok değerlidir.
Meclisteki şık koltukları bırakıp; 32 yıl boyunca yaptığı mesleğin arkasında durup meslektaşlarına eylemlerde destek veriyor, meslektaşlarının sorunlarınlarını dürüstçe ifade eden Biray Bey bana göre o kürsüden nerden geldiğini unutmadığını ve hep halkı ile el ele yürüdüğünü ve yüreceğini belirtiyor. Trafikte ise hergün yeni birçok can kaybına tanık olduğumuz için tecrübeleri ile çareler arıyor.Kendi bölgesini iyi tanıyor ve gencine değer veriyor, her fırsatta Karpaz bölgesindeki eğitimden bahsediyor. Her konuşmasında farklı duruşu ve uslubu ile dikkat çeken renkli vekilimiz Biray Bey bence o mecliste bir “HALK ADAMI” sembolündedir..."
 
(Ş.M.)
 
 
MESAJ KUTUSU
 
Sayın Ferdi Sabit SOYER, Zoru beye mecliste ‘Zorlu Alço’ benzetmesine en fazla siz içerlemiş ve fena halde de sinirlenmişsiniz. Özellikle Cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesinde bu kriz hiç de iyi olmadı değil mi? Özellikle parti gençlerini bu konuda frenlemekte yarar görüyoruz…
Sayın Halil İbrahim AKÇA, TAK’ın 41’nci kuruluş yıldönümünde halen inşaat durumunda atıl kalan yeni bina için bir destek atsanız diyoruz. Gitmenize çok az bir süre kala çalışan ve yöneticilerden büyük hayır duası alacaksınız.
Sayın Derviş EROĞLU, anketler Mağusa’da çok az farkla önde olduğunuzu gösteriyormuş. Sizin kaleniz olarak bilinen bu bölgede ciddi önlemler almazsanız ada genelindeki sonuçlar seçilmenize yetmeyebilir. Diğer adaylar sizin oyları tırtıklıyor bilesiniz…
Sayın Hasan Nihat ERDURAN, sanayi bölgesindeki bent yıkılma olayında ihale sizin kepçe operatörüne kaldı gibi görülüyor. Koordinasyon hatası bölgeyi ne hallere soktu değil mi? Allah artık beterinden saklasın…
Sayın Serhat KOTAK, Kıbrıs Sigorta genel müdürlük makamınız şimdiden hayırlara vesile olsun. Uzun bir zaman sabrettiniz ve muradınıza erdiniz değil mi. Yeni görevinizde başarılar dileriz…
Sayın Redif NUREL, BRT kamerasının kırılmasından hemen sonra kamuoyuna yaptığınız nezaket tüten özür açıklaması memnuniyetle karşılandı. Umarız bu tür olaylar bir daha hiç yaşanmaz…
Sayın Sedat AVCAN, muhterem validenizin vefatını üzülerek öğrendik. Merhumeye Tanrı’dan rahmet size ve aileye sabır ve başsağlığı dileriz. Allah geride kalanlara sağlıklı uzun ömürler versin…
Sayın Zeren MUNGAN, siz her ne kadar Türkiye’den cari harcamalar için paraya ihtiyacımız yok dediniz ama TBMM bütçe görüşmelerini izlediyseniz KKTC’ye 2015 yılı için daha fazla para gönderme kararı alınmış.
Sayın Mutlu AZGIN, CTP’nin bir ilçe başkanı olarak sosyal medyada kişisel tartışmalara görmek uzaktan bakılınca çok hoş gözükmüyor. Bu arada geçen genel seçimlerde bazı vekillerinizin Hataylılar Derneği’nden ciddi destek alarak seçildiklerini biliyor muydunuz? Biraz daha hoşgörü lütfen…
Sayın Mehmet HARMANCI, bir arkadaşınızdan bazı askerlik anılarınızı dinledikten sonra ‘pes vallahi’ dedim. Merak etmeyin aramızda sır kalacak ve bunlar mezara kadar gidecek. Siz neymişsiniz böyle…
Sayın Mehmet EZİÇ, KKTC’de bir kez daha bir ilki gerçekleştirerek kart sistemine geçmeye hazırlandığınızı öğrendik. Başarılı ve yatırımcı iş adamlarımızda gurur duyuyoruz, ülke ekonomisine büyük katkılarda bulunuyorsunuz…
Sayın Hasan ÖZYEL, Gümrükteki bazı yolsuzluk iddiaları konusunda titiz bir çalışma soruşturma yürüttüğünüzü memnuniyetle öğrendik. Size ne kadar çok doğru ihbar yapılırsa siz de o kadar başarılı olacaksınız…
Sayın Gürel CANTAŞ, siz bütün enerjinizi CAS’a kullanmaya başlayınca gazeteye ziyarete gelecek olanlar randevu sıkıntısı çektiklerinden şikayet ediyorlar. Acaba diyoruz gazeteyi Ercan’a mı taşısanız…
Sayın Derviş EKŞİCİ, Necdet hoca umarız kendisine randevu veremedik diye bize kırılmamıştır. Ancak biz de yoğun çalışıyoruz ve bir gün önceden haberimiz olursa önümüzdeki hafta buluşabiliriz…
Sayın Mine GÜRSES, yeni yıl tatili için ABD’den çok ama çok önemli misafirlerinizin geleceğini öğrendik. Artık günleri değil saatleri saymaya başlamışsınız. Evlat ve torun sevgisi gibi bir şey daha yok değil mi?  
 
GÜNÜN FOTOĞRAFI: 


Günün Fıkrası
 
Tavuk var mı?
 
Temel eczaneye gider evet yanlış duymadınız eczaneye gider eczacıya sorar;
-Abi tavuk var mı?
-Hayır yok
-Abi tavuk var mı?
-Hayır yok dedim
-Abi tavuk varmı?
-Hayır be burada tavuk bulunmaz lokanta karşı tarafta
-Abi tavuk var mı?
-La çıldırtma adamı burada tavuk yoooookk
-Madem burada tavuk yok o zaman buraya tabela as
Eczacıda sırf temelden kurtulmak için eczanenin önüne
'BURADA TAVUK YOKTUR' yazan bir tabela asmış.
Temel ertesi gün tekrar eczaneye gelmiş;
-Abi tavuk ne zaman gelecek?