Süt Endüstrisi Kurumu ile Koop Süt arasında şu sıralar çok ilginç, ilginç olduğu kadar da çeşitli şaibelere açık bir tartışma yaşanıyor…
Aslında olay 2014 yılına dayanıyor!
Hayvancıların eylem yaptığı günlerde piyasada süt darlığı olmasın diye bu görevi bir süreliğine Koop-Süt üzerine almış…
İki kurum arasındaki sürtüşme o tarihlerdeki bir takım ödeme rakamlarındaki anlaşmazlıktan kaynaklanıyor!
O tarihteki bir alacak şu anda Koop-Süt’ün alnına dayanmış…
Sorun ileri boyutta çünkü Koop-Süt eğer 963 bin TL’yi ki faiziyle bir milyo148 bin TL ediyor, ödemezse borsaya girip de süt alamayacak!
İşin garip yanı ise şu;
SÜTEK, Koop-Süt’e bir borç senedi imzalamasını istiyor!
Koop-Süt imzalamıyor çünkü bu borcun ne borcu olduğunu bile bilmiyor…
Çünkü SÜTEK de bu borcun ne olduğunu aslında bilmiyor!
Zaten borcu da ispatlayamıyor…
Ama illa ki borç senedi imzalanacak, imzalanmazsa Koop-Süt borsaya girip süt alamayacak!
Haksız yere köşeye sıkıştırma tezgahı sanki…
Birinden alacağınız varsa bunu faturalarsınız ve önlerine koyarsınız, ödemezse o zaman durum başka, ister mal vermeyin ister mahkemeye gidin hakkınızı alın…
Anlaşılan ortada bir açık var ve belli ki bunun bedeli Koop-Süt’e ödettirilmek isteniyor…
Onlara imzalatmak istedikleri senet ise açık bir şantaj!
Şu anda avukatlar ve kurumlar arasında ciddi bir toplantı ve telefon trafiği yaşanıyor…
Geçmişte yapılan kasıtlı, belki de kasıtsız bir ihmal hem iki kurumu birbirine düşürdü hem de bünyesinde 100 kişi çalıştıran Koop-Süt’ün normal hak edişler dışında süt alamama riskini ortaya çıkardı!
Bu döneme ait faturalar ve kayıtlar niçin ortada yok…
Yoksa çöpe mi atıldı!
Ya da birileri tarafından imha mı edildi…
İmha edildiyse neden korktular da imha ettiler!
Ortada bir usulsüzlük mü var…
Dün bu konuda küçük bir araştırma yaparken SÜTEK hakkında başka şeyler de aktarıldı bize!
Rakamlar dudak uçuklatıcı cinsten…
SÜTEK’den süt alan iki işletmeye öyle kıyaklar sağlanmış ki!
Birinin halen kuruma 12 milyon TL gibi borcu var…
Diğerinin de 5 milyon TL.
Geçmiş dönemde bu işletmelerin borcunun bu kadar büyümesini önüne niçin geçilmedi!
Battı batıyor denilen bu işletmeler kuruma olan borçlarını nasıl ödeyecekler…
Ve bu kadar borçları varken halen onlara niçin süt veriliyor!
Anlayacağınız hesapsız kitapsız bir takım işler dönüyor SÜTEK’te…
Bildiğimiz tek şey ise bunların hiç gecikmeden cevaplanması!
Geçmiş dönemde olsa da bu bilinmezlikleri ortaya çıkarmak şu anki yöneticilerin ve tabi ki ilgili bakanlığın görevi!
 
 
 
Bu hükümetin hukukçuları ne yapar!
 
Siyasette ilginç günler yaşanıyor…
Hükümetin aldığı kararlara muhalefet tarafından yapılan müracaatlarda ara emri alınıyor!
Son kararı elbette mahkeme verecek ama akla şu soru geliyor…
Bu hükümetin hukuk danışmanları ne yapıyor!
Hükümet bu kararları alırken onlara danışmadı mı…
Ya da onlardan görüş aldı da avukatlar onları yanlış mı yönlendirdi!
Bu sorular da cevap bulmalı…
 
 
OPET geliyor…
 
Ülkedeki akaryakıt satışı halen iki şirket tarafından yapılıyor..
Alpet ve K-Pet…
Bu sektörde rekabet kızışacağa benziyor!
Türkiye’de çok ciddi Pazar payı olan OPET de KKTC’de sektöre girmeye hazırlanıyor…
Kıbrıslı ortak da bulundu ve şu sıralar hummalı bir çalışma yürütülüyor!
 
 
 
“Cesaret, irade ve kararlılık!”
 
“Anlaşılan o ki Sayın Anastasiadis, toprak ve güvenlik ve garantiler konusunda somut bir şeyler görmedikçe "son aşamaya geçildi" izlenimini vermeyi hem Kıbrıs Rum kamuoyunun algısı, hem de müzakere stratejisi açısından doğru görmüyor. Ama fark etmesi gereken iki şey var: 1. Kıbrıs'ta ve New York'ta yapılan son iki resmi açıklamada "2016 sonu" açıkça telaffuz edildiğine göre, ne kadar istemese de ortada artık bir tür "takvim" var. 2. Toprak ve güvenlik ve garantiler konusunun şu anki müzakere formatında somut biçimde görüşülmesi mümkün değil. 
Sayın Akıncı'nın daha önce dediği gibi, görüşmelerin bundan sonraki seyrini cesaret, irade ve kararlılık belirleyecek...”
 
(Tufan ERHÜRMAN)
 
 
MESAJ  KUTUSU
 
Sayın Nazım ÇAVUŞOĞLU, SÜTEK’in özellikle de geçmişe dönük muhasebesi mutlaka ciddi bir şekilde mercek altına alınmalı ve eğer varsa sorumlular ortaya çıkarılmalıdır. Ortada ciddi bir para açığı olduğu iddia ediliyor!
Sayın Hasan KESTİGÜL, sizin müsteşarlığınız döneminde iki işletmenin borçlarının istenmeyip katlandığını öğrendik. Bu iki şirketin özelliği neydi ki bu kadar borçları artıncaya kadar göz yumuldu, bir açıklama lütfen!
Sayın Hüseyin CUMAOĞLU, emeklilik için artık gün saymaya başladığınızı öğrendik. Müdür olarak emekli olsaydınız epey zararınız olacaktı değil mi! Ama özel kalemden emekli olunca epey yararınıza olacak diyorlar. Siyasetin gözü kör olsun işte!
Sayın Ünal ÜSTEL, dün akşam Ahmet Kaşif ve bazı delegelerle birlikte Girne’de kalabalık bir akşam yemeği yediğinizi öğrendik. Hayırdır perde gerisinde bizim bilmediğimiz bazı şeyler mi oluyor acaba!
Sayın Hasan TAÇOY, sağın birleşmesi için bir lidere ihtiyaç olduğunu ifade etmeye başlamışsınız! UBP ve DP’yi bir çatı altında birleştirmek için Tayyip bey bile gelse çok zor deriz! Bildiğiniz başka bir şey varsa o da başka mesele tabi ki!
Sayın Metin BİLMEM, önceki günkü cezaevi menüsü tam bir felaketti! Nohutlar iyi pişmeyince mahkumlar aralarında pirilli oynayarak çocukluk günlerini yad etmişler! Bu konuda biraz daha fazla hassasiyet bekliyolar!
Sayın Halil ORUN, SÜTEK Yönetim Kurulu Başkanı olarak daha çok yeni ve tecrübesizsiniz ama özellikle eski hesaplar incelemeye muhtaç haldeler! Artık özel bir hesap uzmanı mı atarsınız yoksa başka bir yol mu seçersiniz ona siz karar vereceksiniz!
Sayın Tahsin ERTUĞRULOĞLU, ABD’de yaptığınız ziyaretlerde hangi makam ve isimlerle görüşme yaptığınız açıklanmayınca bazı kesimler bundan acayip huy kaptı! Şunları bir açıklasanız da herkesin merakı gitse diyoruz!
Sayın Nidai GÜNGÖRDÜ, Girne Antik Limanı’nın sorumluluğunun kime ait olduğu konusunda ortada ciddi bir yetki kargaşası var ama özellikle limandaki yatların denizi kirlettikleri yönünde ihbarlar geliyor. Yetkinizi kullanın lütfen!
Sayın İrfan GÜNSEL, KKTC’de kuracağınız otomobil fabrikası sadece burada değil Türkiye’de de büyük yankı yaratmış. Hatta bazıları sadece elektrikle çalışan otomobil üretmeniz gerektiğini söylüyorlar. Akıllı bir yatırım olur değil mi
Sayın Faiz SUCUOĞLU, organ bağışı konusuna ülkede ciddi bir ilgi var ama detay olmadığı için vatandaş ne yapacağını bilmiyor! Bu arada sizin de organlarınızı bağışlayıp bağışlamayacağınız merak konusu olmuş vatandaş soruyor!