1990 yılında, ‘Kendi çocuklarıma yedirmeyeceğim yemeği kimseye yedirmem.’ anlayışıyla yola çıkıp küçük bir dükkanda iş hayatına atılan Mehmet Eziç, bugün adanın ‘en iyi’lerinden olan bir restoran zincirine sahip; ülkemize kaliteli yemek anlayışını aşılamayı başarmıştır.
Lezzette ve hizmette bir marka: EZİÇ
Mehmet Eziç, 1990 yılında Girne’de küçük bir dükkanda ızgara tavuk pişirip satmakla başladığı kararlı yolculuğunu hedefleri peşinde koşarak, her geçen gün azmine azim katarak bir marka haline getirdi…
‘Kendi çocuklarıma yedirmeyeceğim yemeği kimseye yedirmem’ anlayışını benimsedi,
‘Gelişme’yi başarının püf noktası seçti,
‘Kalite’ye hayatın vazgeçilmezi dedi,
‘Çalışmak’ denilince ‘ömrüm yettiğince’ cevabından vazgeçmedi…
Ve bugün 4’ü Eziç, 2’si Lavash olmak üzere 6 restoranın sahibi oldu…
Kalite ve lezzetin buluşma durağı olan Eziç ve Lavash’larla hem ada geneline hitap etti, hem de turistlere…
Hizmette sınır tanımayan Eziç imzalı restoranlar, gerek merkezi şehirlerdeki konumları, gerekse yemek kalitesi ile en fazla tercih edilen restoranlardan…
KIBRIS TİME, Eziç’in hikayesini başarılı ve çalışkan kızları Hazal ve Sıla Eziç’ten dinledi…
1990’dan 2013’e…
Hazal ile Sıla Eziç, babalarının bu işe 1990 yılında Girne’de küçük bir dükkanda ızgara tavuk pişirip satmakla başladığını, Mehmet Eziç’in daha sonra çeşitlerini artırmak için bulgur köftesi ve humus yapımına başladığını anlattılar.
Eziç kız kardeşler babaları Mehmet Eziç’in işindeki ilerleyişini şu sözlerle aktardı:
“Küçük dükkanımız bir süre sonra bize yetmedi ve daha büyük bir dükkana taşındık. Menümüzü müşterilerimizin talepleri doğrultusunda geliştirdik, ürün çeşitlerimizi artırdık. Menümüzdeki yemekleri geliştirirken müşterilerimizden yola çıkarak öncelikle Kıbrıs halkının sonrasında da farklı kültürlerdeki müşteri kitlemizin damak tadını iyi analiz ederek çalışmalar yaptık. Kendimize özgü yemeklere, kendimize özgü isimler seçtik. Hedefimiz, babamızın yolunda ilerleyerek Eziç restoranlar zincirini bulunduğu noktadan daha da ileriye taşımaktır…”
Hazal ve Sıla Eziç’in babalarına desteği…
İngiltere’de “Konaklama ve Yemek İşletmeciliği” (Hospitality Food Management) eğitimi alan Hazal Eziç, öğrenimini restoran işletmeciliği ve mutfak yönetimi alanında 1 yıl staj yaparak tamamladı. Hazal Eziç şu an babasının çizdiği yolda başarıyla ilerliyor.
Mehmet Eziç’in küçük kızı Sıla Eziç ise İngiltere’de “Konaklama ve Organizasyon İşletmeciliği” (Hospitality and Events Management) eğitiminin 1. yılını tamamlamış olup, üniversiteye devam etmektedir.
Kıbrıs’ta “Yiyecek-İçecek Hizmeti” (Catering) sektörünün gelişmekte olduğunu ifade eden Sıla Eziç, eğitim alanını, bu durumu göz önünde bulundurarak belirlediğini dile getirdi.
Bunun yanında eğitimi ve yurt dışında olması Sıla Eziç’i işletmelerinden ayrı düşürmüyor. Yaz tatillerinde aktif çalışmalarına devam ediyor, gelişmeleri takip ediyor.
“Eziç, vizyon olarak EN’leri ve İLK’leri yaşayıp yaşatmayı tercih etti” diyen Hazal ve Sıla Eziç, hedeflerinin aynı doğrultuda birleştiğini söyleyip, yineliyorlar: ‘Eziç restoranlarının daha iyiye taşınmasında rol oynayacağız’…
“Eziç, 10 yıl sonra adını ve lezzetlerini yurt dışına taşımış bir marka olacak.”
“Kadınların iş hayatında başarılı olabileceğine inandığımız için, kendi isteğimizle bu mesleği yürütme kararı aldık ve eğitimimizi buna göre yönlendirdik” diyen Hazal ve Sıla Eziç sözlerine şöyle devam etti:
‘Günümüzde restorancılık sektörü hızla gelişiyor, ekonomik kriz ülkemizi etkisi altına aldığında tüm sektörler gibi restorancılık da etkileniyor, riskler artıyor… Ancak bizim için önemli olan; yola kendi çizgimizden sapmadan, kendimizi yenilemeye devam etmek, hizmet kalitesinden ödün vermeden çalışmak ve başarmak…’
Eziç kız kardeşler, sözlerine son verirken Eziç’in 10 yıl sonra kurumsallaşmasını tamamlamış, adını ve lezzetlerini yurt dışına taşımış bir marka olacağını öngördüklerini vurguladılar.