Yangın yıktı.
Halk ve devlet birleşti.
Organize değildi ama olması gerekendi.
Özel hastaneler, yangından tahliye edilen hastalara kapılarını hemen açtı.
Yakın Doğu Üniversitesi Hastanesi’ne, Girne Suat Günsel Üniversitesi Hastanesi’ne ve Kolan Hastanesi’ne, Başkent Hastanesi’ne ve Kamiloğlu Hastanesi’ne, beklenen insani refleksi sergiledikleri için teşekkür etmek gerekir.
Ancak,
Hastane yangını vesilesiyle yüzleşmemiz gereken çok konu var değerli okurlar.
Fırsat buldukça bunları sizlerle paylaşmaya çalışacağım.
Yüzleşme-1:
Madem özel hastaneler acil servislerini hastalara ücretsiz açabiliyor, diğer özel hastaneler nerede ve neden hala sesleri çıkmıyor?
Lefkoşa’da en az dört, Girne’de en az iki Gazimağusa’da yine en az iki özel hastane daha var!
Onların acilleri neden ücretsiz değil?
Üstelik bazılarında devlet hastanesi doktorları da öğleden sonra hasta bakmaya devam ederken!
Üstelik yoğun bakımları varken!
Özellikle Gazimağusa’daki özel hastanelere dikkatinizi çekerim!
Lefkoşa’nın hasta yükünü hafifletme adına bütün özel hastanelere bugün büyük görevler düşüyor! Ama gelin görün ki hiçbirinden ‘’çıt’’ çıkmıyor!
Devletin doktorlarını bünyelerinde çalıştırabilmek için uyduruk tüzüklerle ‘’kısmi kamulaştırmaya’’ alkış tutan özel hastanelerin büyük bir çoğunluğu, kamunun gerçekten sağlık hizmetlerine değil ihtiyaç, muhtaç olduğu bu günlerde neden sorumluluk almıyorlar?
Neden duyarlılık göstermiyorlar?
Gelin yüzleşelim!
Sadece iki özel hastane, acil servislerini halkımıza ücretsiz açarken, diğer özel hastanelerin acil servislerinde ücretli hasta bakmaya devam etme isteklerindeki nedenlerle ile yüzleşelim!
Halkımıza ücretsiz acil sağlık hizmeti ver(e)meyen hastaneler, gerçekten yeterli personel ve teknik donanıma sahip değiller mi yoksa maddi kaygıları nedeniyle mi ellerini taşın altına sokmadılar?
Bu güne kadar sağlık sisteminin çürümüşlüğünü kara çeviren özel hastanelerin, halkımızın şu anki sağlık muhtaçlığında acil servislerini ücretsiz yapmamalarının ardındaki gerçek niyetlerini de gelin hep birlikte sorgulayıp notumuzu verelim!
Yüleşme-2:
Şu an hala, Yakın Doğu Üniversitesi Hastanesi ve Kolan Hastanesi, acil servis hizmetlerini halkımıza ücretsiz vermeye devam ediyorlar.
Bu da takdir edilecek bir durum.
Ancak, hatırlara getirilmesi gereken, samimi cevaplara muhtaç önemli konular da var.
Bu özel hastaneler sadece acildeki hizmetleri ücretsiz sunuyorlar. Neticede ciddi bir personel ve tıbbi sarf malzeme giderleri mevcut.
Bu hastaneler ‘’devlet’’ değiller ki!
Özel hastaneler buralar.
Bir noktadan sonra ücret almak zorundalar.
Peki bu ücret sınırı belirlendi mi?
Yani, Yakın Doğu Üniversitesi Hastanesi ve Kolan Hastanesi’nin hangi hizmet kalemleri ücretsiz ve hangi hizmet kalemleri ücretli, bunu halkımız biliyor mu?
Bu konu çok ciddi.
Zira, bu konu netleşmezse, bu hastanelerden sağlık hizmeti alanların, ciddi faturalarla karşılaşma ihtimalleri de yüksek ki, sonrasında kimseye de dertlerini anlatamayacaklar.
Şayet önümüzdeki günlerde, acile müracaat edenler arasında fahiş fatura mağdurları medyaya yansırsa, bilin ki bu da hiç şık olmayacak bu iki özel hastane adına!
Sağlık Bakanlığı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Özel Hastaneler Birliği, Kıbrıs Türk Tabipleri Birliği acil koordine olarak, halkımızın alacağı sağlık hizmetlerinde gereksiz ve sürpriz sağlık faturaları ile karşılaşmalarının önüne geçilmelidir.
Krizin özel hastaneler tarafından gizli fırsat çarkına dönüştürülmesi engellenmelidir.
Acil servis haricindeki işlemlerin gerek devlete, gerekse halkımıza faturalandırması konusu baştan sıkı tutulmalıdır.
Dr. H. İlker İpekdal
İletişim: 0542-8529899