Anlaşılan o ki 7 Ocak 2018’de yapılması öngörülen erken genel seçimler , hükümet kanadı ve ana muhalefette aşırı bir etki yapmayacak fakat küçük partiler diyebileceğimiz barajın altında kalan partileri ciddi şekilde etkileyecek görünmekte.
Bunu dün Meclis’te oy çokluğuyla geçen Seçim ve Halk Oylaması Değişiklik Yasası’nda TDP ve TKP-YG’nin yasaya olumsuz oy kullanmasından görebilmekteyiz.
Bu seçimler pek çok noktadan farklı olacak. YSK Başkanı Narin F. Şefik, yeni seçim sistemi mantığını açık ve herkesin anlayabileceği bir şekilde anlattı ancak Kıbrıs Türk toplumu şu haliyle yeni seçim sistemine hazır görünmüyor. Kafa karıştırıcı bir takım farklılıklar olduğu yadsınamaz.
Dün akşam Kanal T’de sunmuş olduğum Haber Artı’ya konuk ettiğim TKP-YG Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Emiroğluları ile 7 Ocak 2018’de yapılması öngörülen erken genel seçimleri, Hükümetin seçimlere ilişkin görüşleriyle birlikte son zamanlarda CB Sn. Akıncı’nın da adının geçtiği bir takım spekülatif iddiaları konuşma fırsatı bulduk.
Emiroğluları, bir zamanlar partisi olduğu TDP’yi işaret ederek, CB Akını’nın TDP vasıtasıyla bir takım etkileşim içinde olduğu iddiasında bulundu ve ekledi:
“CB Sn. Akıncı, halkın demokrasi hakkını dikkate alacaktır. Almaz ise gereken tepkiyi ona da vereceğiz. Bu ülkede barış ve demokrasi deyip de kapalı kapılar ardında her haltı yiyeceksek böyle demokrasi olmaz olsun! “
Emiroğluları ülkenin küçük olduğunu ve kısa süre sonra her şeyin bilindiğini söyledi. Fakat konuşmasında yine de tedbiri elden bırakmadı: bu iddialara inanmak istemediğini; CB Akıncı’nın her zaman yanında olduklarını ve desteklediklerini ancak seçim sürecinde partisi TDP’nin yörüngesine girerek seçimlere ve anketlere müdahil olmayacağını umduğunu ve kendi demokratik pozisyonunun da bunu gerektirdiğini ifade etti.
M. Emiroğluları, yeni seçim sistemini eleştirerek bir bakıma TDP ile aynı çizgide buluştuklarını göstermiş oldu. Bu yeni seçim sisteminin tek bölgeli ya da üç bölgeli olabilme ihtimalinin gerçek dışı olmadığını belirttikten sonra Hükümet üyeleriyle ana muhalefetin seçimlerde ittifak yaptıklarını ileri sürdü. Kendi işlerini kotarmak için böyle yaptıklarını ancak bu haliyle seçim sistemini ellerine yüzlerine bulaştırdıklarını iddia etti.
Emiroğluları’nın ilginç ve şu süreçte uygulanmasının pek de mümkün olmayan bir önerisi oldu; küçük partiler de barajsız seçimlere girmeli. “Bu ülkede büyük partilerin yanında küçük siyasi partiler de vardır. Hatta barajın bile kaldırılması gerekirken onu düşüneceğimiz yerde daha çok siyasi partinin barajsız Meclis’e girip de daha çok sesin çıkacağı noktada olacağımız yerde nelerle uğraşıyoruz. Sol’da en azından merkez sol diyebileceğimiz CTP vardır. Merkez solun bunu halka dayatması lazım.” Diyerek barajın altında kalacaklarını şimdiden tahmin eden TKP-YG’yi en azından barajın üzerinde tutabilecek bir potansiyel arayışları içinde olduklarını görmüş olduk.
Bu önümüzdeki erken genel seçim süreci ve sonrası, Kıbrıs Türk siyasi kulislerinde epey sert tartışmaların yanında siyaset mekanizmasında kırılma noktaları olacağını haber vermekte. Bekleyip göreceğiz.