Korkutan bulaş artışı ile karşı karşıyayız.

Sağlık altyapımız yok, bu kesinleşti.

Başını ‘’bazı’’ doktorların çektiği, üç-beş sağlıkçının iki dudakları arasına indirgenmiş bir pandemi krizi yönetildiği iddia ediliyor.

Sayın Pilli ise işin sadece vitrini!

Bulaşta kimlerin payı var?

Maske takmayanların. Mesafe kurallarına uymayanların. Evlere masaj servisi yapan kadar, masaj servisi talebinde bulunanların.

Bulaş riskinin aslında minimalize edildiği bir ülke ve coğrafya koşullarında yaşıyoruz.

Toplu taşımamız çok az. Kalabalık binalarımız, alışveriş merkezlerimiz yok.

Casinoların yayılımda payı belki de birinci sıradadır.

Buna filyasyon ekibi, olmayan Sürveyans Komitesi, olup da verimli işletilemeyen Sağlık Bakanlığı’nın istatistik birimi ışık tutmalı.

Peki bulaş konusunda başka nereler riskli olabilir?

Özelde çalışan kamu hekimleri ve gittikleri özel hastaneler.

Bunu defalarca yazdım. Sürekli uyardım.

Risk unsurlarını minimalize etme kaygısı gütmemiş sağlıkçı eliyle olan bulaş en kabul edilemeyen bulaşlardan birisidir.

PCR testi pozitif çıkan veya temaslı olan sağlıkçılar genellikle kendilerini ilan ediyorlar. Böylece, çok sayıda temaslısını da uyarmış oluyorlar.

Devlet Hastaneleri zaten pozitif vakaları ve temaslı personelini bildiriyor.

Peki ya özel hastanelerin durumu nedir?

Eğri oturup doğru konuşacak olursak, Yakın Doğu Üniversitesi Hastanesi, Girne Suat Günsel Üniversitesi Hastanesi, Kolan Hastanesi personelinin pozitifliği veya temaslı olması konularına çok duyarlı.

Gözlerini hiç kırpmadan duyuruyorlar. Önlemleri derhal alıyorlar.

Tebrik etmek lazım.

Peki ya diğer özel hastaneler?

Hemen hatırlayalım.

Henüz pandeminin başında iken, Alman bir kadın turiste Covid-19 tanısı konulmuştu. Tanıyı koyan bir devlet doktoru idi. Tanı konulma sürecinde tetkiklerin yapıldığı yer ise Girne’de bir özel hastane idi.

Bilen, duyan olmadı.

Konu kapandı gitti.

Şimdi Girne Akçiçek’te bir meslektaşımız pozitif olduğu öğrenildi. Kendisine ve diğer hastalarımıza acil şifalar dilerim.

Akçiçek Hastanesi’nin adı medyada işlendi. Peki doktorun gittiği Kamiloğlu Hastanesi’nin ve Etik Hastanesi’nin adını duyduk mu? Bu hastanede o doktorla temas edenlerin hepsine ulaşılabildi mi? Kamuoyu bilgilendirildi mi?

Hayır?

Sebebi?

Hastane yönetimlerine ya da Sağlık Bakanlığı’na sormakta fayda var.

Benzer olay yine olmuştu.

Miracle Hospital ile ilişkisi olan bir sağlık çalışanı pozitif çıkmışken, temaslı duyurusunu sadece sosyal medya hesabından kendisi yapmış, hastane yönetiminden bir kelime açıklama bile yapılmamıştı.

Neden?

Demek ki, temas konusuna uzaktan baktığımızda farklı, içerisinde bizzat yaşadığımızda farklı yorumlayabiliyoruz.

Hastane de olsa kamuyou bilgilendirilmeyebiliyor.

Şimdi sorumuzu zoralım:

Yakın Doğu Üniversitesi Hastanesi, Girne Suat Günsel Üniversitesi Hastanesi ve Kolan Hastanesi, pozitif ya da temaslı vakaları, personelini kamuyou ile paylaşıp açıklama yaparken bunu saflıklarından mı yapıyorlar?

Kamudan bulaşı alan özel hastaner ise sterilliklerindenmi açıklama yapmıyorlar?

İletişim: 0542-8529899