İnternet haberciliğinde öncü isim olmak adına ilkeli ve tarafsız yayıncılık yaparak, ‘haberde özgür yorumda kalite’ sloganı ile bir yılı geride bıraktık.
Sevgili Levent Özadam’ın bana bu bağlamda katkısı çoktur. 30 yılını basın hayatına harcamış bir gazeteciden öğrendiklerim internet haberciliğinde büyük katkı sağladı.
Sitemize emek veren ve yazılarıyla katkı koyan her bir yazarımıza teşekkürü bir borç bilirim. Ayrıca mail adresimize e-posta atarak bizleri kutlayan herkese de ayrıca teşekkür ederiz.
Gelelim günün en kritik açıklamasına. Sayın başbakan uzun süren toplantı sonucu basına açıklama yaptı. Açıklamayı yaptı yapmasına da hiç kimsenin beklediği bir açıklama olmadı. Yani tarihi bir karar alması gerekirken yine ayni açıklamalarla partinin bütünlüğünü korumaktan bahsetti.
Kaldı ki yola devam etmekten bahsetti. Sanırım başbakan bugün ülkede yaşanan sıkıntının ana nedeni olan UBP’deki iç huzursuzluktan kaynaklandığını bilmiyor.
Bir lider bunca yaşanan sorunları görmezden geliyorsa orada bir sorun var demektir.
Bir ülke yok olmakla karşı karşıya… UBP gibi güçlü bir parti parçalanmakla karşı karşıya…
Halen kurultaydan bahseden bir başbakan ileriye gitmemek için direniyorsa işte sorun çok derin demektir.
Bugün iç huzursuzluğun hat safhada olması ve yaşanan gerilimin neticesidir.
Yeni UBP ve yeni KKTC projelerinin gün gelip ters etki etmesi de an meselesidir.
UBP Genel Başkanı olarak sorumluluğumun bilincideyim diyen başbakana soruyorum, daha ne kadar böyle bir yönetime tahammül edeceğiz? Yani kopan
ipler düğüm düğüm bağlansa da olmuyor, her seferinde takılıp kalınan yer yine o düğümlerdir.
Yani canı acıtan düğümleri öncelikle çözmeniz ve ipi kopan yerden kesmeniz gerekecektir. Aksi takdirde başarı başarısızlıkla eş değerde olacaktır.
Karşı taraftan yani Kaşif ve muhaliflerden anlayış beklediğini de dile getirmiş Sayın başbakan.
Unuttuğu bir şey var başbakanın.
Muhalifler başbakana siper almış durumda. Kesin kararlı olan Kaşifciler İrsencilere meydan okudu. Yani başbakan bu açıklamayı yapmadan önce erken seçim sesleri yükselmeye başlamıştı.
Kolay bir süreç olmayacak ama en azından belirsizlik olmasından daha önemlidir. Uzun süreden beri başbakan uzlaşma talebinde bulunan muhalif vekillerin beklentileri de böylelikle rafa kaldırılmıştır.
Erken seçimin olması halinde kabinede yer alan birçok bakan ve milletvekilleri meclise bile girmeyebilir.
Yani seçilmişler bugünlerin değerini iyi bilsinler yoksa bir daha vekil koltuğuna oturma şansları olamayabilir.
Kısaca ve işin özü, Başbakan mesaj vermedi, kendi eliyle erken seçim dedi.