Kudret hoca için hazin bir son oldu…

Oysa temiz toplum temiz siyaset olarak çıktığı yolda bu halkın kendisinden beklentisi bir hayli fazlaydı!

Mahalleye diyerek geniş bir kitleyi arkasın aldı…

Ama bakıyoruz şimdi kendisi resmen mahalleye dönüyor, gerçekten de üzücü bir durumdur bu!

Onun için artık siyaset dönemi bitmiş tekrar akademisyenlik süreci başlamıştır…

Partiyi kurup ilk seçimlerde 9 vekil çıkararak gerçekten de halkın umudu olmuştu!

Ama zaman geçtikçe parti içinde tek elbisesi giydi…

Defalarca eleştirdik kendisini!

Tabi ki biz eleştirirken kendi partililerinin duygularına tercüman olmuştuk…

Parti içinde çok eleştirdi ama kimse cesaret edip de kendisine dur bakalım dememi, diyemedi!

Aksine kendine yapılan her eleştiriden sonra kendi vekilleri ve partilileri birlikte poz vererek kendisine destek beyan etti…

Bunlardan ikisi de Baybars ve Rogers’tir!

Onu eleştirmediler aksine yoğun destek verdiler…

Oysa onlar da gerçekte ardından konuşuyorlardı!

Ona ‘megaloman’ diyenler de oldu…

Ama yüzüne karşı değil, arkasından!

Şimdi bakıyoruz da parti kararına uymayıp istifa etmeyen iki vekil parti içi demokrasiden filan bahsetmeye başladılar…

Diyorlar ki bizim haberimiz olmadan sine-i millet kararı alındı!

Özersay da bunun tam tersini söylüyor…

Ama bizim bildiğimiz gerçek konu parti meclisinde konuşuldu ve bu konuda yapılan iki toplantıda iki vekil de vardı!

Aslında şu anda yaşananlar, Halkın Partisi’nde yaşanan sorunlar hep hasır altı edildi ve sonunda beklenen patlama yaşandı…

El birliği ile güzelim partinin içine ettiler!

Kimse şimdi kalkıp da demokrasiden filan bahsetmesin…

Sonuçta, Halkın Partisi artık yok hükmündedir!

Selası okunmuş ve helvası dökülmüştür…

El-Sen başkanı Kubilay Özkıraç ile dün kısa da olsa telefon sohbeti yaptık…

Konu tabi ki Kıb-Tek’ti!

Kendisi hakkında bazı basın organlarında yapılan eleştirileri konuştuk…

Şu sıralar istifaya çağrılıyor ya!

Aynen şunları söyledi;

“Şu anda kurumda barem 19 A olan iki kişi vardır, üçüncü bir kişi de yapıldıysa ben bunun altına imza atmayacağımı söyledim…”

Sonra ekledi;

Varsa böyle bir kararda imzam yayınlasınlar belgeleri hemen şimdi istifa edeyim…

Ama daha önemli konuları da söyleme ihtiyacı hisset ki şunları ekledi;

Kurumu batıranlar hakkında Sayıştay’ın 2 raporu var bunların üzerine niye gidilmiyor?

Güzel soruydu doğrusu…

Sahi Sayıştay ne işe yarar?

Yolsuzluk arsızlık iddialarını araştırır ve bunların raporlarını hazırlar…

Kurum hakkında da ciddi çalışmalar yapıldı!

Yapıldı da bu raporları dikkate alan çıkmadı…

Suçlular halkın arasında ellerini kollarını sallayarak geziyorlar!

Madem raporlar dikkate alınmayıp gerekli işlemler yapılmayacak, kapatın gitsin bu kurumu, orada çalışanları da başka kurumlara dağıtın…

Yaşanan ekonomik kriz vatandaşı iyice bunalıma soktu…

Zamların ardı arkası gelmiyor!

Akaryakıta yine zam yapılacakmış, elektrikte gelirler giderleri karşılamıyormuş, fırıncılar da ekmeğe zam kaçınılmaz diyormuş…

Zam yağmuru devam ederken bazı vatandaşlar kendini casinolara atmaya başladı!

Bir umuttur diyerek…

Tabi ki evdeki hesap da çarşıya uymuyor!

Haliyle paralar suyunu çekiyor…

Artık bağımlı hale gelen vatandaşlar kenti yöntemlerini kendileri bulmuşlar!

Cazino idarelerine gidip kendilerini ‘kara liste’ye almalarını istiyorlarmış…

Yani buralara girmelerini kendileri yasak getiriyorlar!

Tabi ki bunun tersi de olmuyor değil…

Bir arkadaş hafta sonu yine bir otelin sanatçılı eğlencesine katılmış, aynı masada oturanların konuştuklarına kulak misafiri olmuş!

Genç kadın makineden kalkmış ve sanatçıyı izlemeye gelmiş…

Arkadaşlarına sitem etmiş, 2 saatte 4 bin dolar kaybetti diye!

Sonra da eklemiş;

Bir şey değil, bu parayı kaybettim ama bu sanatçıya da değdi doğrusu!

Demek istediğimiz şudur;

Bu toplum hem de sürüklenerek bir yerlere gidiyor ama gidilen yolun sonunda hiç de hayırlı bir sonuç yok…

Siz bakmayın bu yazdıklarımıza!

Zam yapmaya devam edin…

Hiç merak etmeyin kimse karamsar filan değil!

MESAJ KUTUSU

Sayın Kudret ÖZERSAY, sizin mahalle de ya da mahkeme formülü tutmadı, ama bir de şimdi akademik durum sıkıntı yaratacak gibi gözüküyor. Partinizde genel başkan olarak kaldığınız müddetçe DAÜ’de hocalık yapmanıza çok da olumlu bakılmadığı konuşulmaya başlandı, haberiniz olsun istedik…

Sayın Şemsi KAZIM, banka hissedarlarına sağlama operasyonun ardından diğer bir takım konuların da çorap söküğü gibi geleceği ve kızılca kıyametin kopacağını duyduk, bu yaz siz ve aile için de fazlasıyla sıcak geçecek gibi gözüküyor değil mi?

Sayın Fikri ATAOĞLU, Bafra Turizm Bölgesinde bulunan otellere ulaşan yolların hiçbirinde de aydınlatmaların çalışmadığını biliyor muydunuz? Tam da turizm sezonunun başladığı böyle bir dönemde çok da yakışık almıyor doğrusu, bu arada işletme sahipleri de ateş püskürüyor…

Sayın Prof.Dr.Ali ÜNYAYAR, bir farkla da olsa YÖDAK yönetim kurulu üyeliğini göğüslemeniz camiada memnuniyetle karşılandı. Zira diğer aday kazansaydı 6 ay sonra yeniden üye belirlenecek ve bu iş yap-boz oyununa dönecekti. Görevinizde başarılar dileriz…

Sayın İzlem Gürçağ ALTUĞRA, top dünyası genelde Acil Durum Hastanesi’nin Cerrahi Hastanesi olarak hizmet vermesi yönünde görüş belirtmeye başladı. Konuyu masaya yatırıp gecikmeden bir karar üretmeniz sağlıkta olumlu bir gelişme olarak nitelendirilecek…

Sayın Faiz SUCUOĞLU, Ankara ziyaretinizde Beştepe’de saatlerce bekletildiğiniz konusunda yapılan yorumlara artık detaylı bir yanıt vermek şart oldu gibi geliyor bize…Zira ikili ilişkiler açından da önemli bir konu bu değil mi?

Sayın Tufan ERHÜRMAN, dün mecliste yaşanan ve alınanlar kararlar sonrasında önemli bir kesim tarafından kahraman ilan edilmeye başladınız. Bir de şu fahiş zamlar konusunda bir girişim başlatıp da sonuç alınırsa kesinlikle omuzlarda taşınırsınız…

Sayın Osman KORAHAN, çok detaylı bir şekilde araştırıp rapor yayınladığınız bazı yolsuzluk ve usulsüzlük dosyalarının bir türlü yargıya taşınmaması konusunda baçı çevreleri uyarmanız ve bunun da takipçisi olmanız bekleniyor. Yoksa başında bulunduğunuz kurumun kapısına kilidi vurup tepkinizi ortaya koyabilirsiniz…

Sayın Ünal ÜSTEL, kavurucu yaz sıcakları bizi beklerken orman yangınları konusunda kiralık bir helikopterin yeterli olmayacağı bu askerdeki çok sayıdaki helikoptere aparat takarak bunların da kullanabileceği yönünde görüşler belirtiliyor. Konuyu ilgililerle görüşmeniz öneriliyor…

Sayın Mustafa KALFAOĞLU, G.Mağusa’da seyir halindeyken bir trafik kazası görüp anında araçtan inip yaralıya ilk müdahaleyi yapmanız görenler tarafından memnuniyetle karşılandı. Umarız tüm tıp camiasına iyi bir örnek teşkil eder…

Sayın Olgun AMCAOĞLU, dünkü bakanlar kurulu toplantısında hayat pahalılığın haziran ayı sonunda çalışanlara ödenmesi için çetin bir pazarlık yaptığınız ve sonunda da bunu başardığınızı duyduk, tebrik ederiz…