Öncelikle sözlerime Rahmetli Alparslan Türkeş’in sözleri ile başlamak isterim. ‘’Beceriksizlikle ihanet arasında kıldan ince bir çizgi vardır. Beceremediği halde makam-mevki işgal etmek en büyük ihanettir.’’ İşte bu sözler sanırım yazımın tamamını okuduktan sonra birilerinin ne denli bu sözlere layık olduğunu daha da ortaya koyacaktır. Benim anlamadığım ki her dönemde sorun ayniydi; bu makamda oturanların bu yazılanlardan hiçbir rahatsızlık duymamasıdır. Bu da artık neyin ifadesidir çok iyi bilirler… neyse konumuz yine dibe vurmuş Sağlık…

Çok sevdiğim ve hayatı boyunca oğlu için mücadele veren bir arkadaşımın bana attığı yazıyı sizlerle paylaşmak isterim. Üzülerek okudum mesajını. Her şeye rağmen, insanlık adına da olsa birileri oturduğu koltuğu sorgulamalıdır diye düşünüyorum, tabi vicdanları kaldıysa.

‘’Denizciğim biliyorsun oğlumun böbrek sorunu var. Daha bir sene öncesine kadar Lefkoşa Devlet Hastanesi’nde bir çocuk Nerfologu vardı ve hamile olunca izine ayrıldı. Bir senedir doktorumuz yok ve bu doktor da doğum yapınca hastanedeki görevinden istifa etti.
Yaklaşık bir yıldır ve şu an hastanede çocuk Nerfologu bulunmamaktadır. Ayrıca 18 yaş altında olan çocuklara da diğer nerfolog bakmıyor.
Bu süre içerisinde çocuğum iki kez hasta olup, hastaneye yattı ve çocuk nerfologu olmadığından dolayı hiçbir doktor sorumluluk kabul etmedi.
Çaresizlikten Ankara’da Hacettepe’ye götürüp yatırdık. Doktorumuz izinli dedik. Ama gel gör ki Kıbrıs’taki bu doktor istifa etti, bu durum ne olacak?
Hastanede diyaliz alan çocuklar, böbrek nakli olan ve böbrek sorunu yaşayan çocuklara bakacak doktor yok. Peki, bu durum kimseyi rahatsız etmiyor mu?
Bu hastaların her ay yapılması gereken tahlilleri var. Her ay kontrolleri var. Sürekli aldıkları ilaçlar var. Hastane’de bunların takibini yapacak çocuk nerfologu doktor olmadığından her ay, istifa eden doktorun açmış olduğu özel kliniğe gitmek durumunda kalıyoruz ve durum şu ki o doktor bile bize ‘’size hastanede kim bakacak? Hastane’de yatmanız gerektiği zaman kontrollerinizi kim yapacak?’’. Üzülerek söylemek isterim ki şu an çocuğuma hastanede bakacak kimse yok. Her defasında biletimizi kesip Türkiye’ye mi gitmemiz gerekecek? Gidebilen var gidemeyen var.’’


Ne üzücüdür ki durum çok açık ve net… Sağlık sistemi dibe vurmuştur ama bazı kişiler oturduğu koltuğu Alparslan Türkeş’in sözü kadar bile hak etmiyor.