Mağusa’da yapılan, hangi araştırma şirketinin yaptığı nedense saklı tutulan, 500 kişilik bir anket çalışmasına ulaştım. Araştırmanın Red Border tarafından yapılan araştırmayla ilişkisi olmadığını biliyorum sadece. Seçime ilişkin araştırma sonuçlarını 14 Temmuz’dan itibaren yayınlanmak yasak olduğu için bu anketi yayınlayamasak da adayların kamuoyu araştırmalarında aldıkları sonuçlardan bağımsız, diğer çıkan sonuçlar üzerine fikir yürütebiliriz.
Mağusa’da her 5 kişiden 1’nin sandığı gitmeyeceğini beyan ettiğini ve sandığa gitmeyenlerin sayısında geçen seçime oranla belirgin bir artış yaşanacağını kaydettikten sonra gelelim anketin ilgimi çeken bölümüne: Mağusa’da karma oy kullanacağını belirten seçmenler kadın adayları en az oranda tercih ediyor.
Değişik partilerden 67 adayın yarışacağı Mağusa bölgesinde, tercihten puan alan 33 aday arasında ilk 17 sırayı hep erkek adaylar almış. Öte yandan kararsız seçmenler arasında kadınlar % 31.8’le başı çekiyor, kararsız erkek seçmen ise % 20.1’de kalıyor.
Kısacası, tercihli oy kullanan kadın seçmenler sıklıkla erkek adayları desteklerken kararsız kadın seçmenler de kadın adaylara yönelmiyor. İşte bu sonuç kadın adayların en başta kadınlara dertlerini iyi anlatamadıklarının gösteriyor. İkincisi, partili kadın seçmenlerin eş, kan bağı veya başka bir gerekçe ile erkek adayların seçilmesi için çalışırken kadın adayların önünü bir şekilde kestikleri ortaya çıkıyor.
Kadın seçmen kadın adayı seçtiğinde ne tür kazanımlar elde edebileceğini ya bilmiyor ya da kadın adayların kendileri için bir değişiklik yaratacağına inanmıyor. Bu da demek oluyor ki, kadın adaylar kadın seçmenlere yönelik ikna edici bir politika oluşturmamış. Lefkoşa’da CTP-BG’den milletvekili adayı Doğuş Derya kadına yönelik politika oluşturmakta öne çıkan bir kadın adaydır. Ancak hangi partiden olursa olsun Mağusa’daki kadın adayların büyük bir kısmı kadın seçmene yönelmediği için kadın adayların kararsız kadın seçmeni halihazırda ikna edemedikleri görülüyor.
Sibel Siber başbakanlığındaki geçici hükümetin icraatları nedeniyle kadın milletvekillerine büyük bir sempati oluşmuşken kadın adayların CTP-BG Lefkoşa Adayı Doğuş Derya ve DP-UG Mağusa Adayı Afet Özcafer gibi kadına yönelik ayrımcılıkların önlenmesi için çaba ortaya koyması ve kadın seçmene bu yönden de yaklaşması gerekiyor.
Sandığa gidecek kadın seçmen için Mağusa’da DP-UG’dan Afet Özcafer, CTP-BG’den Hanife Mert gibi kadın adayların Meclis’te olması kadınların yasal boşluklar ve eski yasalar nedeniyle yaşadığı mağduriyetleri gidermekte önemli adımlar atılmasına zemin hazırlayacaktır. Meclis’te cinsiyet ayrımcılığının önlenmesi için çalışmalar yapmış olan Afet Özcafer gibi, diğer kadın adayların da seçildiklerinde kadınlara hangi kazanımların sağlanması için mücadele vereceklerini kadın seçmene anlatmasına ihtiyaç olduğu açık.
Ülkedeki erkek egemen düzenin yıkılmasında sadece kadınların değil, erkeklerin de kadın adaylara yönelmesi elzemdir. Zira erkek egemenliğinin ürettiği erkeklik erkekleri de yaralıyor. Kaldı ki kadın milletvekillerinin çoğu yönetsel becerileri, birçok çalışmayı disiplinle bir arada yürütme yetenekleriyle en az erkek milletvekilleri kadar başarılılar.