‘Ambargolar altında eziliyoruz’ ezberini çok iyi bilirsiniz…
Yıllardır düşünürüz ‘bizi kim eziyor’ diye.
‘Ezilen’ belli de ‘ezen’ muamma…
Bize kim ambargo koyuyor?
Rumlar mı?, dünya mı yoksa biz kendi kendimize mi ambargo koyuyoruz.
O kadar çok örnek var ki hangisini anlatalım.
Örneğin elinize bir A4 kağıdı alın.
Ortalama 5 gram yapıyor bu A4 kağıdı…
Bir zarfa koyun ve bu 10 gramlık kağıdı ülkemizdeki bir kargo şirketine götürün.
Eğer haftalık adadan çıkış gününü kaçırdıysanız 6 gün sonra kargonuz Türkiye’ye ulaşıyor.
Sizden istenecek ücret ise 327 TL.
Şaka değil.
10 gramlık bir zarfı Türkiye’ye 327 liraya taşıyorlar.
Gönderdiğiniz paket eğer biraz daha ağırlaşırsa bu ücret kat kat artıyor.
Sayın ulaştırma bakanı Arıklı, bu soygundan haberiniz var mı?
Size önerim bir A4 kağıdı alın ve o meşhur Türkiye’nin kargo şirketlerinden birine verin bakın kaç gün ve kaç lira isteyecekler bir görün.
Bu halkın ulaşım özgürlüğü pahalı biletlerle elinden alındı.
Bari kargosunun fahiş fiyatlarla taşınmasını önleyin.
Edirne’den Hakkariye en fazla 20 liraya giden bir zarf Kıbrıs’tan Mersin’e nasıl 327 liraya gidiyor.
Hadi desen ki kargo ile göndermeyim postanemiz yoluyla göndereyim.
Artık bir aya mı gider gider mi gitmez mi belli değil.
Asgari ücretli mahkumlar kadar yiyemiyor…
Asgari Ücret: 15.750 TL
Açlık Sınırı 16.526 TL.
Cezaevinde yatan mahkumun sadece günde 3 öğün yemek giderinin aylık toplam 22 bin 80 TL
Asgari ücretlinin bir aylık geliri 15.750 TL.
Karnını doyurmaya yetmez.
Ha bundan mahkumların yediğine söz ediyoruz anlamı çıkması.
Konu asgari ücretli…
Karnı doymayan insan kira mı ödesin ev mi alsın araba mı alsın. Çocuğunu okula mı göndersin. Doktoro mı gitsin?
Bu arada göç yasası ile yeni işe giren memurun da hali asgari ücretliden bir tık iyi ama cezaevinde yatan bir mahkumdan daha kötü.
Ülkenin durumu böyle işte.
‘Biri yer biri bakar kıyamet ondan kopar’ demişler.
Kıyamet yakındır…
Azerbaycan da KKTC’ye temsilcilik açamaz mı?
Azerbaycan Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Uluslararası Bakü-2023 tatbikatında, ‘etkinliğimizde Kuzey Kıbrıs bayrağı dalgalanmalıdır ve dalgalanacaktır’ dedi.
Sevindik!
Soydaşlarımızın bizi düşünmesi hoşumuza gitti.
Karabağ konusunda dünyayı karşısına alma pahasına Türkiye’nin Azerbaycan’ın arkasında nasıl durduğunu ve soydaşlarımıza nasıl yardım ettiğini iyi biliyoruz.
Aynı hassasiyeti biz de Aliyev’den bekliyoruz.
Güzel temenniler ve sözler bizi mutlu ediyor, ama daha somut ve iili adımlarda bekliyoruz.
Aliyev’i yeni Ercan’dan KKTC’ye de bekleriz mesela.
Rusya gibi bir temsilcilik açmalarını da bekleriz mesela.
Azerbaycan Türklerine kucak dolusu sevgilerle…
Omorfo mu Güzelyurt mu?
Resmi devlet haber ajansımızın dün servis etiği bir haberde “Bağımsızlık Yolu Omorfo Bölge Örgütü” 3. Olağan bölge kurulu gerçekleştirildi’ başlığını gördük.
Güzelyurt bölgesinin Rumca adının Omorfo olduğunu biliyoruz elbet.
Özellikle bölgenin eski kuşakları hala bu ismi kullanır. Halkın dilinden hiç bir ismi zorla söküp atamazsınız bunda hemfikiriz ancak. Resmi bir kurumun ‘Güzelyurt’ yerine ‘Omorfo’ ismini kullanması kafa karıştırıcı. Haber kaynağı bunu bu şekilde verebilir ama o bölgenin adı Güzelyurt artık, birileri bunu kabul etse de etmese de…