Devlet erkanından sonra demek ki sıra bize gelmişti…
İrfan Günsel’in nazik davetine katıldık ve Günsel’i bir de kendi gözlerimizle gördük!
Sadece görmedik, direksiyona da geçtik…
Ne yalan söyleyelim KKTC’de üretildiği için heyecan da duyduk!
Ardın da İrfan Günsel’in anlattıklarını dinledik…
Kim bilir kendisi yerli üretim harikası olan Günsel’i kaç defa anlatmıştır bilinmez ama ilk günkü heyecanı devam ediyordu!
Dersine de iyi çalışmıştı…
Baştan sona kadar tüm detayıyla anlattı Günsel’in hikayesini!
Kolay değil 10 yıllık bir süreç bu…
İşin başında kimse inanmamış, hayal demişti!
Hayal gerçek oldu ve 13 tane sadece elektrikle çalışan araç şimdi vatandaşla tanışıyor…
Zorlu sınav asıl şimdi başlıyordu çünkü sıra seri üretime gelmişti…
Çok değil 4 sene içinde Günsel 30 bin adet üretilecek ve sıra pazarlamaya gelecek!
İrfan beye sorduk, 30 ülkenin araçları almaya talip olduğunu söyledi…
Bunun için de bu 30 ülkeden malzeme temini ettiklerini ifade etti!
Ama pazarlama konusunda da çok ciddi bir çalışma yapılmadığını anladık…
…
Anladığımız kadarıyla da Günsel projesi olası bir çözüm üzerine tasarlanmıştır…
Yani ileriye yapılan bir yatırım söz konusu!
Ama daha da önemlisi, Kıbrıs Türkünün bir ilki gerçekleştirdiği için büyük bir başarısıdır…
Ama bu mucize aslında sadece ailenin değil, tüm toplumun başarısı olarak anlatılmaya çalışılıyor!
Hatta tanınmayan bir ülke olsa da istenilince neler yapılabileceğinin bir göstergesi…
En önemlisi de 10 sene önce başlayan hikayenin artık gerçeğe dönüşmesi ve heyecanın ilk günkü gibi devam etmesi!
Umarız da sonuç çok başarılı olur…
Özellikle de ekonomiye ve istihdama katkıları günü gelince ortaya çıkacak!
Şimdi Günsel’i zor bir süreç bekliyor…
Göründüğünden çok zor bir süreç bu!
Ama biz de inandık ki ne kadar zor olsa da imkansız değil…
Şunu bir kez daha anladık ki büyük projeler önce hayal etmekle başlıyor!
Sonrası da kendiliğinden geliyor…
Şu anda bile yanlarında 6 bin çalışanın olduğu bu dev kurum artık dünyaya sesini duyurmak için imkansızı başarma hedefini ortaya koyup, Günsel’i yaratmışsa bir alkışı da hak ediyor!
…
Özel sektör imkanları dahilinde üretmeye devam ederken devletin hantallığı bir türlü bitmiyor…
Ehliyet dairesi biriminde uzun kuyruklar yaşanıyormuş!
Gerekçe de çok komik…
Çalışan eksikliği var diyorlar!
Daha da komiği, aslında biz ağlanacak halimize gülüyoruz, buraya istihdam 2023 Mart ayında yapılacakmış…
Yani diyorlar ki kuyruklarda canınız çıkmaya devam etsin!
Kim takar vatandaşa yapılan eziyete…
Bizim devlet yapılanması böyle bir şey!
Bazı dairelerde çalışanlar nefes alamayacak durumda, hayatlarından bezmiş durumdalar…
Ama bazılarında çalışana yapacak iş bile yok!
Ne demekmiş, efendim buraya 6 ay sonra istihdam yapılacakmış…
Devleti ve ciddiyetini bu kadar ayaklar altına almak da neyin nesi Allah aşkına!
Alın oradan yerleştirin buraya…
Biz de ne kadar otoriter bir devlet olduğumuzu görelim!
Mesela yani…
…
Okullar açıldı sorunlar yine diz boyu, buna da şaşırmadık…
Öğretmen eksik, müdür eksik, araç gereç eksik!
Okulların ihtiyaçları genelde ‘mecburi bağış’ ile velilerden alınanlarla karşılanıyor…
Bu arada gördük ki özellikle taşımacılıkta öğrencilerin güvenliği de Allah’a emanet bir pozisyonda!
Geçenlerde Girne’den Lefkoşa’ya öğrenci taşıyan otobüste yangın çıkınca yüreğimiz ağzımıza geldi…
Bu araçları kim denetler, bunları kim ilgili birimlere bildirir, ne gibi ünlemler alınır hepsi muallakta!
Hiç kimse düşündü mü kimse bu olay çok daha kötü sonuçlanabilirdi diye?
Tabi ki bizde böyle şeyler olmaz…
Devlet ciddiyeti de ayaklar altında sürünür gider!
Sadece ilgili olanları değil ilgisiz devlet erkanını da uyaralım…
Sonradan diz dövmemek, timsah göz yaşı dökmemek için ölü toprağını atın üzerinizden!
Bu ülkede yaşanan olumsuz her şey kulağınıza küpe olsun…