Her yerel seçimde yaşananlar bu kez de tekrarlanacak gibi…
Çünkü yerel seçimlerde genel kanı parti ismi değil şahıs isimlerinin daha önemli olduğu gerçeği!
Onunu için genelde partiler bu seçim başka seçim diye senaryo yazıyorlar…
En çok ses getirecek olan ismi kim bulacak!
İş bilmesinin filan hiç önemi yok…
Yeter ki seçim akşamı ipi göğüslesin yeter!
Bunun örneklerini geçmişte de yaşadık…
İş bilene değil ismi olan ve tabi ki cebi dolu olanlar seçildi ama sonrası da malum!
…
Şu anda hava Lefkoşa’da Harmancı ile İncirli çekişecek gibi verilmeye çalışılıyor…
UBP’deki derin sessizlik sürüyor!
Parti yönetimi ‘işte bu’ denilecek aday peşinde koşturuyor, şu ana kadar böyle bir isim bulunamadı…
Bir iki isim geçtiğimiz aylarda konuşuldu ama belli ki kabul görmedi!
Normal şartlarda hele de yerel seçimlerde onlarca aday gönüllü olurdu belki ama bu kez ülke şartlarını düşünen kendini geri çekiyor, kaybetme riskini üzerine alamıyor, zaten kim olsa aynısını yapar…
Genel seçim olsa aday bolluğu olur zira kazanamayana devlet kaymağından mutlaka bir şeyler düşer ama yerel seçimlerde kaybeden unutulur gider!
…
UBP’de şu anda en büyük sorun, genel başkan ile başbakanın ayrı isimlerden olması…
İki başlılıktan öte bir de parti içinde iş karıştıranlar oranı bu kez bir hayli fazla!
Partili tek bir aday var o da yerel yönetimlerde büyük deneyim sahibi olan Akın Aktunç, başkan adaylığı konusunda zaten çoktan tavrını ortaya koymuş ama parti üst düzey yönetiminin görüşü çok aktif olmadığı yönünde…
Çünkü Aktunç çok da süslü püslü kelimelerle konuşmuyor ama işi biliyor!
Yıllardır belediyenin içinde aynı zamanda mesleği de gayet uygun…
Ama illa ki isim yapmış bir isim aranıyor!
Popülizm ön planda…
Yeter ki kazansınlar ardından ne olursa olsun!
…
Bu arada yerel seçimler öncesinde duygu sömürüleri de yapılmaya başlandı…
Falan şu tarihte biz sizi desteklemiş başkan olmuştunuz filan!
Ya da yine sağ-sol hikayeleri…
Birlik beraberlik dayanışma nutukları!
Geçin bunları lütfen…
Sürpriz isimler filan değil, iş yapacak olan isimler üzerine çalışın!
Burada amaç bölge halkına hizmet…
Biz Lefkoşa halkı olarak geçmişte yaşanan ve leş kokan sokaklar istemiyoruz!
Çukur ve yamalı sokaklar ise hiç istemiyoruz…
Bu işler bütçe ve proje işidir!
Tek isteğimiz Başkent’in adına yakışır bir kent ve insanca bir yaşam…
Çok şey mi istiyoruz yani!
Popülizmi bir yana bırakırsanız pek ama başarabilirsiniz…
…
Harmancı ve İncirli tamam, UBP belli ki daha bekleyecek…
Eğer kafa kafaya geçecekse bu seçim diğer partiler çok önem taşıyacak…
Bize göre UBP ağırdan alıyor çünkü hükümet ortakları arasında ortak bir aday göstermek de seçenekler arasında!
İşte o zaman kıyamet daha da fazla kopacak…
DP ve YDP’nin Lefkoşa’da kazanma şansı çok değil, ikili de çıkarabilirler, UBP ile ortak da!
Şu anda birkaç isim üzerinde de konuşuluyor ama öncelikle bunun için parti kararları lazım…
Harmancı-İncirli çekişecek, UBP ortak aday çıkarabilirse ki bize göre Aktunç iş bilenler arasında liste başı olduğu için işte o zaman Lefkoşa’da yarışacak ciddi 3 isim de kendiliğinden belirlenmiş olacak…
Eğer gerçekleşirse kıran kırana bir seçime hazırlanalım!
Dedikleri gibi soldaki rekabet her zaman olduğu gibi sağın ekmeğine ballı kaymak sürecektir…
…
Yasa dışı güzellik!
“Girne'de birileri doktor olmadığı halde dolgu ve botox yaptıkları için polis tarafından tutuklanmış.
Yasa dışı sağlık uygulamalarını kontrol altına almak önemlidir.
Ancak, daha başka bir çok yasa dışı sağlık uygulamaları varken neden bu dolgu-botox konusu gündem oldu?
Çünkü biz doktorların işine gelmedi pastadan kaybetmek.
Malesef gerçek budur.
Eğer gerçekten samimi olsaydık, özellikle Kıbrıs Türk Tabipleri Birliği ve Sağlık Bakanlığı halkın sağlığını bu derece düşüyor olsaydı;
- Yasa dışı lazer epilasyon uygulamalarını
- Yasa dışı PRP uygulamalarını
- Yasa dışı manuel terapi (karyopraktik) uygulamalarını (ki şu an bir doktorun kliniğinde bunu yapanlar bile var, polis soruşturması ise hiç ilerlemiyor)
- Yasa dışı akupunktur uygulamalarını
- Yasa dışı biyo enerji ve biyorezonans uygulamalarını
- Özellikle kadın öğrencilerin tüp bebek merkezlerine yumurta satışlarını
yapan kimselere de bu şekilde "medyatik" operasyonlar düzenletilmeli idi.
Ama gelin görün ki diğer bu yasa dışı uygulamalar konusunda herkes üç maymunu oynuyor.
Çünkü nemalanma tanıdıklara, bizzat doktor olanlara, ahbap çavuşlara kadar uzanıyor.
Bu mu halkın sağlığını düşünmek?
Bu mu sağlıkta adalet?..”
(Dr. İlker İPEKDAL)