KIBRIS

“Ülkede 28’i kadın 27’si erkek 55 Down sendromlu kişi bulunuyor”

Sağlık Bakanı Hakan Dinçyürek, Down sendromunun tedavi edilmesi gereken bir hastalık değil, genetik bir farklılık olduğunu belirterek “her zaman pozitif iletişim kuran, yürekleri sevgi dolu bu kardeşlerimizin yanındayız." dedi.

Dinçyürek, 21 Mart Down Sendromu Farkındalık Günü dolayısıyla yayımladığı mesajda, Down sendromunun bir kromozom anomalisine dayandığını kaydetti, Down sendromlu bireylerin 21'inci kromozomlarının 3 adet olduğunu ve bu nedenle Birleşmiş Milletler tarafından 21 Mart'ın Dünya Down Sendromu Günü olarak ilan edildiğini söyledi.

Normal bir insanda 46 kromozom bulunurken, Down sendromu olan bireylerde bu sayının 47 olduğunu ifade eden Dinçyürek, bu durumun hücre bölünmesindeki hatalı bir süreç sonucunda meydana geldiğini ve bu nedenle Down sendromunun Trisomy 21 olarak da bilindiğini belirtti.

Down sendromlu bireylerin özel eğitim gereksinimlerinin sağlanması ve rehabilitasyon ile toplum içinde üretken ve sosyal bir konumda yer alabileceklerini vurgulayan Dinçyürek, bu konuda her zaman yanlarında olduklarını vurguladı.

Dinçyürek, Down sendromunun oluşmasında ülke, milliyet veya sosyo-ekonomik faktörlerin etkisinin olmadığını vurgulayarak, yalnızca hamilelik yaşı faktörünün rol oynadığını belirtti. Dinçyürek, hamilelik yaşının ilerlemesiyle birlikte riskin arttığını dile getirdi.

- “Ülkede 28’i kadın 27’si erkek 55 Down sendromlu bulunuyor”

Ülkede Down sendromlu bireylerin tespiti ve takibi için gerekli tarama testleri ve incelemelerin yapıldığını ifade eden Dinçyürek, Down sendromu görülme sıklığının her 800 doğumda bir olduğunu ve dünya genelinde yaklaşık 6 milyon Down sendromlu kişinin yaşadığını belirtti.

Dinçyürek, ülkede tespit edilen 55 Down sendromlu kişi bulunduğunu, bu kişilerin 28’inin kadın, 27’sinin ise erkek olduğunu, tespiti yapılan Down sendromlu kişilerin yüzde 76,7’sinin 18 yaşının altında iken yüzde 23,3’ünün 18 yaşın üstünde olduğunu kaydetti.

Dinçyürek, Down sendromlu bireylerin bazı rahatsızlıklara daha yatkın olduğunu ve düzenli sağlık kontrollerinin önemli olduğunu vurguladı, ayrıca, uygun eğitim programlarının Down sendromlu bireylerin topluma daha iyi uyum sağlamasında büyük önem taşıdığını belirtti.