UBP’de ‘bürokrat’ sorunu!

UBP MYK’sında çıkan asıl sonuç şuydu;

“Dayanabileceğimiz kadar dayanalım…”

Oradan bakıldığında doğru olabilir!

Ama daha geniş çerçeveden bakıldığında doğru değil…

Halen yapılan anketlere birinci parti durumunda olan UBP için seçim ne kadar ertelenirse sonuç da o kadar kötü olacak!

Sonra niye dayanma ihtiyacı hissediyorlar ki…

Et de ellerinde bıçak da!

Zaten Başbakan yaptığı açıklamalarda maaşlara yeni bir zam yapılacağını söyledi…

Ve bu haber bile önceki gün en çok haber oldu!

Çünkü paranın yüzü her zaman sıcaktır…

70 binden fazla kişi devletten çek aldığına göre ne kadar çok zam o kadar çok oy demektir!

UBP anketlerinde partili artık yeni yüzler, yıpranmamış isimler isteğini söylüyor…

Çık tertemiz bir listeyle halkın karşısına, madem ki birincilik garanti!

UBP’nin şu anki en büyük sorunu bürokratlardır…

Acemi ve çok da iş bilmez bürokratlar!

Yönetim atamaların bir çoğunda yanlış yaptı, iş bilen tecrübeli şu an müşavir olanları değil yeni isimleri tepedeki makamlara getirdi…

Bunların bir çoğu bakanlar tarafından değil de genel başkan tarafından getirilince yukarılarda hep bir kopukluk yaşandı, hala yaşanıyor!

Bakan ataması değil de başbakan ataması olunca bakanları pek fazla takan yok…

Çünkü bürokrat arkasını çok daha güçlü hissediyor!

Bakanların talimatını değil, başbakanın talimatını emirden sayınca…

Bakan sadece bakakalıyor!

Bu haliyle partiliye yansıyor ve dolayısıyla bürokratlardan memnuniyetsizlik duyuluyor…

Başbakan Özgürgün, önceki günkü bir açıklamasında aslında hükümet ortakları arasında bir uyuşmazlık olduğunu da vurguladı ama kimse bunu çok algılayamadı…

Özgürgün’e göre Türkiye ile imzalanan protokollerin uygulanmasında Serdar Denktaş engeli vardı…

Serdar bey eğer dönerse oturup konuşacaklarmış!

Muhakkak konuşsunlar…

Ama erken bir genel seçim de hükümet ortaklarının masasında olsun!

Çünkü Türkiye’nin istekleri belli, istenilen bütün özelleştirmeler yapılacak…

Önümüzdeki bir sene içinde bunları yapmaya kalksalar ortalık toz duman olacak!

İşte o zaman da hiç dayanamayacaklar…

Bunu muhakkak göz önünde bulundurmalılar, zarardan ne kadar çabuk dönerlerse kardır mantığıyla!

KKTC’de ‘evet’ propagandası başladı!

Tuhaf bazı insanlar…

Başta esnaf kesimi olmak üzere kapı kapı gezmeye başladılar!

Hedefleri ülkedeki TC uyruklu vatandaşlar…

Sanki listeler çok önceden belirlenmiş!

“Türkiye’de referandumda ‘hayır’ çıkarsa devletten aldığınız maaşlar kesilecek” diyorlar…

Hani şu, babadan ya da eşten dolayı alınan maaşlar!

Dün bir okuyucu arayıp uyardı…

Demek ki Türkiye burada da bu işi çok sıkı tutuyor!

BRT’ye yazık ediyorlar!

Gelen hükümet salladı, giden hükümet salladı…

BRT sanki de devletin bir kurumu değil!

Aylardır çalışanların ek mesaileri ödenmiyor…

Vardiya tahsisatları da!

İlgili sendikalı takan yok…

Sağlam bir eylem yaparlar mı bilinmez ama!

Bu güzide kuruma gerçekten yazık ediyorlar…

Hani dün Başbakan Özgürgün makamında gazetecileri kabul edip onların istekleri için gerekli talimatları vereceğim dedi ya!

BRT çalışanlarına da bir el atsın lütfen…

Onlar da bu memleketin çalışanları!

Casino reklamları ne zaman serbest oldu…

Gazetelerde tam sayfa reklamlar…

Bilmem hangi sanatçıyı getireceklermiş!

Çarşaf çarşaf reklamını yapıyorlar…

Yasak unutuldu galiba!

Yollarda, Ercan’da bile tabelalarla ‘casino’ ibareleri silindi ama…

İşin ilginci casino reklamlarını yasaklayan ilgili mercilerin umurunda bile değil!

Kim kime dum duma bir memleket anlayacağınız…

Her yerde ikinci iş!

“Gazetelerin özellikle spor sayfalarını hazırlayan habercileri ve spor yazarlarına bakınız. Bu işten para kazanıyorlar. Büyük çoğunluğu yine devlette çalışıyor. Onlara iki işten birini seçin zorlaması yapabilecek misiniz? Ya da gazetelere "kamuda çalışanlara sayfanızda yer vermeyin" diye bilecek misiniz? Diye bilseniz işsiz bir çok iletişim fakültesi gencin istihdamına imkan yaratırsınız. Sosyal adalete bir adım atarsınız.

Okullarda bir çok öğretmen arkadaş doktora eğitimi yapmış durumda. Üniversitelerde "kaliteyi artıralım ve ülkemiz akademisyenlerine şans verelim" diyoruz. Şimdi bu doktoralı öğretmen arkadaşların ikinci işten dolayı üniversitelerde çalışmalarını engelleyelim. Peki o zaman üniversitelerde niteliği artırmaya ve yerli akademisyenlere sahip çıkmaya köstek olmayacak mıyız?

Devletten emekli olup maaş çeken bir çok insan bugün devlet daireleri ve okullarının kantinlerini işletiyor, temizlik şirketleri ile ihale alabiliyor. Bu alanlarda da sosyal adalet adına işsiz gençlere öncelik tanıyıp emeklilere bu kapılar kapanacak mı?...”

(Ahmet BİLLUROĞLU)

MESAJ KUTUSU

Sayın Mehmet HARMANCI, bazı UBP’li belediye meclis üyelerinin yeni bütçede maaşınızı 14 bin TL’ye yükselttiğinizden ötürü toplantıya katılmadığı iddiaları var! Bu maaş artışını asla kabul etmeyeceklerini söylüyorlarmış, haberiniz olsun istedik!

Sayın Faiz SUCUOĞLU, UBP’nin parti içinde yaptırdığı ankette Lefkoşa’da birinci sıradan çıktığınızı biliyor muydunuz! Demek ki partili yaptığınız icraatlardan bir halli memnun olsa gerek değil mi! Bu arada sizden sonraki listede genç isimlerin de epey fazla olduğu söyleniyor.

Sayın Erçin TEKAKPINAR, Çalışma Bakanlığı Müsteşarlığı için atama yazınız hala Cumhurbaşkanının masasında imza bekliyor! Acaba diyoruz Cumhurbaşkanı atamaları geciktirerek hükümete olan tepkisini böyle mi ortaya koyuyor dersiniz!

Sayın Hüseyin ÖZGÜRGÜN, bakanlıklardaki bir çok bürokrat işi olan partililer ile yeteri kadar ilgilenmeyince tepki de büyük oluyor! Gerekli talimatları vermezseniz bunun partiye yansıması olumsuz olacak gibi gözüküyor.

Sayın Tahsin ERTUĞRULOĞLU, Lefkoşa’da erkek çocuklarına cinsel istismarda bulunan ve sonra da Almanya’ya kaçan kişi için bir operasyon başlattığınızı memnuniyetle duyduk. Almanlar bu arkadaşı geri vermezler ama yine de denemekte yarar görüyoruz…

Sayın Tözün TUNALI, yeni kurulan TKP ile dirsek temaslarınız son günlerde epey yoğunlaştı ama bazı partilileriniz bu partiyle kimyanızın fazla uyuşmayacağı şeklinde yorumlarda bulunmaya başladılar. Karar vermeden çok daha fazla düşünmeniz isteniyor!

Sayın Emine DİZDARLI, Merkezi Cezaevi’nden gelen şikayetler üzerine burada dünden itibaren soruşturma başlattığınız ve bizzat mekana gidip mahkumlarla konuştuğunuzu öğrendik. Bu konudaki raporunuz heyecanlar bekleniyor…

Sayın İrfan GÜNSEL, sizin okulun bazı servis şoförleri Lefkoşa’nın caddelerinde resmen terör estiriyorlarmış. Onları ciddi bir şekilde uyarıp kulaklarını çekmezseniz büyük kazaların an meselesi olduğu yönünde şikayetler var!

Sayın Mustafa ERİŞMEN, Girne’de Roks Hotel’in deniz işgali konusunda hala bir açıklama yapmadınız! Her isteyen denize böyle uzun iskeleler inşa ederse yakında Anamur ile bile birleşebiliriz. Biraz icraat lütfen!

Sayın Mustafa AKINCI, dünkü görüşmede Trodos’da Türk araçlarına yapılan saldırıları görüştünüz ama kamuoyu da bu konuda bir tepki açıklaması bekliyor! Susmak hiçbir şeyi değiştirmez aksine çözüme engel olanları daha fazla teşvik eder!

Sayın Ali Çetin AMCAOĞLU, artık batan mı yoksa batırılan mı büyük tartışma konusu ama KTHY konusunda sizin bildiğiniz ama kamuoyunun bilmediği çok şey olduğu iddia ediliyor. Bunları bir basın toplantısı ile açıklamak iyi bir amme hizmeti olacaktır…

Sayın İbrahim BENTER, yerli ve yabancı yatırımcıların gözü artık tamamen Vakıf arazilerine çevrildi. Hani şu sizin Ankara’dan gelen desteğiniz olmasa ne olacak biliyor musunuz! Düşünmek bile insanın tüylerini ürpertiyor…

Sayın Bekir KILIÇ, fabrikanın temellerini atmak için artık sayısı günler kalmış ve heyecan da doruğa çıkmış. Temel atma töreninde 4 tane kurban keseceğiniz de söyleniyor…Göz haset olmasın değil mi! Şimdiden hayırlı uğurlu olsun deriz…

Sayın Hakkı ATUN, Girne İmar Planı görüşmelerindeki görüşleriniz ve heyecanınız dikkatlerden kaçmamış. Gençlere resmen taş çıkarttığınızı duyduk. Ne varsa eskilerde vardır diye bir söz vardır ya, tebrik ederiz…

Sayın Dilek Yavuz YANIK, müşavirlik konusunda ne yazık ki kurunun yanında yaş da yanıyor. Zira öyle müşavir arkadaşlar var ki özel sektörde milyonluk yatırımlar yaparak fena halde göze batıyorlar. Yine de sapla samanı karıştırmamak gerek…