UBP NEREDE ?


Sayın Başkan yeni yıl öncesi erkenden tatile gitmiş. Pes doğrusu.
Memlekette dünya kadar sorun varken kimin ne umurunda!
Düşünün ki CTP Genel Başkanı ‘’su’’ konusunda çok önemli bir açıklama yaparken, UBP Genel Başkanı tatil yapıyor. Ne memleket sevdası ve vatandaş sevdası ne de parti sevdası. Bence hiçbirini barındırmadığı bünyesinde tek dert sadece ‘’koltuk sevdası’’…
Üzülerek izliyoruz bugün memleketin geldiği durumu. Hükümetin küçük ortağı yani yaması olan UBP’de ‘’tık’’ yokken elbette ki memleketin sorunlarına çare üretilmesi beklenemez. Herkes bir dertte olunca vatandaş kimin umurunda Allah Aşkına.
UBP’nin Genel Başkanı memleketi terk-i diyar eğliyor ve hiç kimsenin umurunda olmuyor.
Üreticilerin yaşadığı son durum, ödenmeyen ürün bedelleri, ödenemeyen maaşlar, ödenemeyen 13.maaş, belediyelerin maddi çıkmazı, su krizi… ve bunlara benzer daha birçok sorun varken elini taşın altına koyacak siyasetçi ne kadar da azmış memleketimizde. Tüm bunları bir taraf bırakın; seçim zamanı ‘’kendine oy’’ toplayan vekillerin kaçı bu sorunlarla yakından ilgili?  Sağlıkta, eğitimde ve havacılık gibi önemli kurumlarımızda ciddi boyutta sorunlar almış başını gidiyorken, kimsenin bu sorunlara eğilmediğini görmek ne kadar üzücüdür.
Ülke ciddi anlamda krizde iken, kırmızı sinyal veren bir hükümet bu kadar rahat nasıl durabilir. Özellikle yapılan açıklamaların çok tatmin edici olmadığı, neyin neden kaynaklandığının bilinmediği bu dönemde birileri bu ülkenin kaderini değiştirmek adına çaba sarf etmelidir. Uzun zamandan beri çözüm umudu ile umutlandırılan halkın beklentisi yüksekken, ilerleyen dönemde yaşanacak olası bir çözüm halinde neler yaşayacağımızı ya da nelerle karşılaşacağımızı bilmeliyiz.
İşte tam da burada Genel Başkan sıfatını taşıyan isimlere büyük görevler düşmektedir. Henüz ortak hiçbir açıklama yapmayan Genel başkanların birçok konuda nasıl adım atacakları önemlidir. Krize yol açan ‘’su’’ konusunda Sayın Özgürgün’ün Sayın Talat ile hem fikir olup olmadığı ayrıca merak edilen diğer bir konu. Özellikle partinin vekilleri kapalı kapılar ardında hükümetin bozulması taraftarıyken bu konuda başkanın nasıl bir açıklama yapacağı da büyük önem arz etmektedir.
Hükümet olası bir sarsıntı yaşar ve terim yerindeyse ‘’devrilirse’’; bundan sonraki süreç ne olur? İşte tüm bunların yanıtını yeni yıl tatiline erken başlayan Sayın Özgürgün’ün adaya dönmesini bekleyip göreceğiz.