TÜRK AJANSI KIBRIS MI, HABER AJANSI MI, YOKSA?
Bir önceki yazımda T.A.K’ta siyasi erkin etkisini ve bağımsız ve özgür basın ilkeleri ile haber yapma zorluklarına ve gerek işlevsel gerekse yapısal sıkıntılarının nasıl aşılması gerektiği ile ilgili ayrıntıları bu yazımda yazacağımı belirtmiştim.
Özellikle bugün yurt içi ve yurt dışı bilgi alma ve verme misyonu ile hizmet vermesi gereken 2 dairemiz daha var ki bu devlet daireleri işlevsel olarak ne arzu edilen seviyede ne de yapıdadırlar. Dışişleri Bakanlığı uktesinde hizmet vermeye çalışan Tanıtma Dairesi ve Enformasyon Dairesi kanımca bir devlet için önem arz etmesi gereken dairelerin başında gelmesi gerekirken ne yazık iyi bir personel yapısına sahip olmalarına rağmen tabiri caizse atıl durumda bırakılmış ve işlevsizleştirilmiş . ( Aylardır Bakanlığın ve Dairelerinin web sayfaları hizmet vermiyor)
İşte tam da bu noktada aslında benzer konularda çalışmaları olan T.A.K , Tanıtma Dairesi ve Enformasyon Dairesi üçlemesinin yaptıkları işler konusunda dublikasyonun da yaşanmamasını için koordineli bir yapı oluşturulmalıdır.
İşin zor kısımlarından biri de devlet politikasının dönemsel ve konjonktürel olarak iki kutuplu olması ki bir taraf çözümde ısrar ederken diğer taraf “anlaşmama da anlaşmadır” söylemini tutturmuşken siyasi müdahaleden arınmış bir yapıya kavuşturulacak özerk bir T.A.K’ın misyonunu rahatlıkla sürdürebilmesi de aşılması gereken ayrı bir handikaptır.
Tabi süreç içerisinde özerk yapıya bağlı olarak henüz tamamlanmamış olan ve ivedilikle tamamlanması gereken yeni binanın çağa uygun teknolojik altyapısının oluşturulmasına bağlı olarak ihtiyaca ve çağın gereklerine uygun olan personel artırımının da yapılması elzemdir. Tabi alınacak olan personelin eğitimi ve kalitesi torpilden arındırılmış şekilde tarafsız sınava tabi tutulup istihdam edilmelidir.
Yukarıda da bahsettiğim gibi özerk yapıya kavuşacak olan T.A.K’ın özellikle misyonunu ayrıntılı bir şekilde belirleyip görev, yetki ve sorumluluklarını da buna göre oluşturması gerekir; şöyle ki,
Hizmet şemasında yeni oluşacak yapıda Kurumun başında bir Müdür ve Müdür Yardımcısı ve buna bağlı olarak günün ihtiyaçlarına da cevap verecek şekilde 3 olan amirlik sayısı daha da artırılmalıdır.
Bugün T.A.K’ın hizmetleri arasında olmayan fakat muhakkak olması gereken bir hizmet de talep edilmesi durumunda sivil halka, özel sektöre, kurum ve kuruluşlara hizmet karşılığının ücretinin ödenmesi ile farklı dillerde tercüme işleri yapılmasıdır. Bu hizmet ayrıca kuruma ek bir kazanç da sağlayacaktır. (Tabi yasal düzenlemeler yapıldıktan sonra)
Kıbrıslı Türkleri siyasi, sosyal ve ekonomik açıdan ilgilendiren ve Avrupa Birliği ve diğer ülkelerde çıkan haberlerin farklı dillerden Türkçeye çevrilerek ilgili kurum, kuruluş ve basına belirlenmiş bir ücret karşılığı servis edilmelidir. Ayrıca oluşturulacak olan görsel (KAMERA) haber takip ve fotoğraflı iç haberlerin de belli bir ücrete tabi tutulması ve bu şekilde abonelere servis edilmesi gerekir. (yurt dışında yaşayan Kıbrıslı Türklerin de haberlerle ilgili bilgilendirilmesi gerekmektedir.)
En kısa zamanda modern haberleşme unsurları olan mültimedya hizmetleri sunulmalı. Bu hizmetler, SMA, MMS, WAP ve WEB formatlarında haberleri içerecek.
Tabi sayacak daha çok şey var ve muhakkak hizmet anlayışının da güncellenmesi gerekir.
Ben şahsen artık T.A.K haberlerinde herhangi bir siyasi partinin kadın kolları etkinliğini, bilmem kimin doğum günü partisini, sünnetini, düğününü, bakkal açılışını, anlamsız ve içeriksiz ziyaretleri, kısacası aile muhabbetlerini görmek istemiyorum. Ben siyasilerin amaçlarına hizmet edecek bir kurum değil halkının genelinin beklentilerine demokratik olarak hizmet edecek ve sağlıklı bilgi alma hakkına uygun çalışan özerk bir T.A.K istiyorum.
NOT: Bugünlerde Türk Ajansı Kıbrıs’a aylardır atanamayan Müdür atamasıyla ilgili bazı aday isimler ağızlarda dolaşıyor ve bazı aklı selim göbekten bağlı “kendine demokrat” şahıslar yukarıda saydığım özelliklere haiz olmayan ve dini imanı kendi siyasi partisine hizmet etmesi gereken kukla bir Müdür’ün atanmasında ısrar ediyorlar. Anlamak namümkün.
Umarım en kısa zamanda habercilikten anlayan ve basın camiasında muteber olan bir şahıs bu mevkiye atanır ve siyasilerin taleplerine değil haberciliğin etik kurallarına bağlı, demokratik temayüllere uygun adil bir çalışma sürdürür.