Tatar, Avcı, Amca, Bürüncük ve peri masalı...

Yetkililer sağır sultanı oynayıp “aman sin da gülle geçecek” diye beklerken herkes bir köşe kapmacanın peşinde.

Siyasiler, üniversiteler, rektörler, üniversite sahipleri ve ne yazık ki inanmak istemesek de Cumhurbaşkanı Ersin Tatar da öyle.

Tufan Erhürman ise ellerini ovuşturarak oturduğu yerden oyları artırmanın ve Cumhurbaşkanlığı koltuğuna adım adım yaklaşmanın keyfini çıkardığına şüphe yok..

Yaşadın Tufan hoca. Nasıl ki Tatar’ın Cumhurbaşkanı seçilmesindeki en büyük şansı Akıncı idi, senin de bilesin ki bu sefer seçilebilecek olmanda en büyük şans yazmaktan her ne kadar utansak ve yakıştıramasak da Ersin Tatar’ın basiretsizliği ve acizliğidir desek yeridir.

Her şey ne güzel başlamıştı halbuki.

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, YÖDAK Başkanlığına Turgay Avcı’yı atarken kendisine kefil olmuş ve ÖRP kazığını unutmayan UBP’lileri ikna ederek Avcı’yı YÖDAK başkanlık koltuğuna oturtmuştu.

Ne yalan söyleyelim bizler de desteklemiş ve yükseköğretim alanı için bir şans olacağına inanmıştık.

Ancak kazın ayağının öyle olmadığı diploma krizi ile ortaya çıktı ve masal bitti.

Türkiye medyası konuyu  “Kıbrıs’ın YÖK’ünde Herkes Diplomasını Gösterdi, Bir Tek Başkan Gösteremedi: Kendi Kurumuyla Davalık Oldu”, “KKTC’de Sahte Diploma Skandalı”, “Diploma Diye Fotokopi Gösterdi”, “KKTC’de Diploma Krizi :

YÖDAK Başkanı’nın Diploması Yok mu?” başlık ve alt başlıkları ile gündeme taşıdı. Bunun elbette faturası üniversiteler açısından ne olacağını hep birlikte göreceğiz.

Turgay Avcı’nın diploması ile ilgili muamma ise 1 seneye aşkındır devam ediyor.

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ise konuya devlet adamlığı ciddiyeti ile yanaşmaktan neden kaçıyor diğer bir muamma.

Turgay Avcı’yı 1 buçuk sene sonraki seçimlerde karşısına almaktan mı korkuyor.

Buna Mağusa kargaları bile güler.

UBP aday adaylığından yeterli oyu bile alamayıp milletvekili adayı olamayan arkasından güçlü desteğe rağmen DAÜ Rektörü seçilemeyen Turgay Avcı’dan korkmak da neyin nesi Sayın Tatar.

YÖDAK Başkanı Turgay Avcı, diplomasının denklik işlemine girmesi gerekliliği ile ilgili karar alan kurulu diğer bir ifade ile YÖDAK ve karara imza atan Kurul üyelerine dava açtığı gün Cumhurbaşkanı Ersin Tatar gereğini yapmalıydı.

Maalesef yapmadı ve hala daha da yapmıyor.

Mahkeme tutanaklarını aslında fotoğrafı biraz daha netleştirmekte.

Turgay Avcı, YÖDAK avukatının daveti karşısında yeminli şahadet vermekten kaçıyor, avukatı belge sunmaya hazırız ancak fotokopisi yanımızda diyerek diploma ve benzeri hiçbir belgeyi mahkemede sunmuyor ya da sunamıyor.

YÖDAK avukatının yetki verin yasa ve tüzüklere göre araştıralım talebini de ret ediyorlar.

Diğer detayların hepsi mahkeme tutanaklarında mevcut.

Mahkeme tutanaklarını bile okuyarak Cumhurbaşkanı Ersin Tatar konuya dahil olmalı.

Amacımız elbette Sayın Tatar’a yüklenmek değil ancak sadece ve sadece kendi imzası ile bir gecede atadığı biri ile ilgili aylardır kamuoyunu meşgul eden böylesi ciddi iddiaların üzerini kapanmasına zemin hazırlamak yerine gerçeğin ortaya çıkması için ortaya irade koyması gerekmekte.

Cumhurbaşkanına yakışan budur.

Ne mi yapmalı sayın Cumhurbaşkanı?

Çağırır YÖDAK Başkanı ve YÖDAK Kurulunun denklik komisyonu üyelerini ve talimat vererek Turgay Avcı’nın diplomasının gerçekliği ve geçerliliği ile ilgili yasanın emrettiği şekilde araştırma süreci başlatıp denklik komisyonunu çalıştırarak iddiaların açıklığa kavuşmasını sağlar.

Bu kadar basit mi, ne yazık ki evet bu kadar basit...

Bunu bile yapmaktan neden kaçıyor Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, anlamakta zorluk çekiyoruz.

Denklik komisyonunu çalıştırmayarak görevini kötüye kullanmasını da ayrıca YÖDAK Başkanı Turgay Avcı’ya başka zeminde de sorabilir.

Şahitler ise hazır.

Üniversiteler programları geçsin diye memnunuz algısı yaratsalar bile onlar da biliyor ki kazın ayağı öyle değil işte.

Gelinen noktada Turgay Avcı’yı tamamen duygusal araçlarla çıkacağı TV programları ve o TV programlarında göstereceği diploma kurtaramaz.

Daha önce işe yaradı ama şimdi yaramayacaktır.

Mahkemede sunamayıp TV programlarında gösterdiğin diplomanın gerçekliği ve geçerliliğini denklik komisyonundan reddedilmiş ve konu ciddi ayrıntılı bir raporla Yüksek Adliye Kuruluna sevk edilmek üzere Cumhurbaşkanlığı’na 28 kasım 2022 tarihinde iletilmişti.

Turgay Avcı’nın diplomasının gerçekliği ve geçerliliğinin araştırılmasını engelleyerek, denklik komisyonunu çalıştırmaması görevini kötüye kullandığına dair yeterli değil mi Sayın Tatar?

Sayın Tatar, bir yüksek mahkeme yargıcı böylesi bir görevi kötüye kullanmayı yapabilir mi?

Turgay Avcı dönemi tarihe, YÖK ile ilişkilerin en asgari düzeyde olduğu , mobbing ve tek adamlık rejimi ile yükseköğretimin yöneltilmeye çalışıldığı , MEB ile sürekli kavga edilen, Cumhurbaşkanı, Başbakan ve tüm Bakanların tüm üniversitelere şikayet edilip hor görüldüğü, üniversiteler için bir arpa boyu yol alınmayan dönem olarak geçecektir. Sayın Tatar size sadece bir örnek vermek Avcı’nın durumunu anlamanıza yardımcı olacaktır: Bir önceki YÖDAK Başkanı’nı Akıncı atamış ve söz konusu Başkan görev süresince onlarca kez YÖK Başkanı ile görüşmüş ve bazı çabalar ortaya koymuştu. Sizin atadığınız Avcı YÖK Başkanı ile kurumsal düzeyde 3 yılını doldurmak üzere bir kez bile görüşememiştir.

Diploma ile ilgili iddialar da doğru çıkarsa eğer o da böylesi karanlık bir dönemin tuzu biberi olacaktır.

Son soru ise BTHK Başkanı Kadri Bürüncük ile eski BTHK üyesi yeni YÖDAK üyesi Prof. Dr. Hasan Amca’ya.

YÖDAK Kurul üyelerini töhmet altında bırakarak ve iftiralar atarak kendi makam odasında dinleme cihazı olup olmadığını BTHK personeli ve araç gereçleri ile araştırtması ve Kurul üyelerinin gözünün içine soka soka bunu yapmasını da açıklamalı Turgay avcı.

Neymiş kendisini atayan Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ı saygısızca eleştirmesi sonrası Tatar’dan yediği azardan sonra odasında dinleme cihazı olduğundan şüphelenmişmiş..

Böyle konuşmamalı bir yana elbette ama Turgay Avcı önce kimin yanında neyi konuştuğuna bakmalı, bir de her gün Cumhurbaşkanlığına bilgi taşıyan eski Saray çalışanlarına.

Soruyorum gizli dinleme cihazlarını bulmak için BTHK’da teknik altyapı var da bundan neden kamuoyunun haberi yok?

BTHK’da böylesi bir cihazın olmasının yasal zemini ve dayanağı var mı?

Peki bu altyapı özel işler için dışarıya da hizmet veriyor mu?

Kaç kişinin özel ricası ile bu aletler nerelerde kullanıldı?

Bunların cevabı ve hesabını da BTHK Başkanı Kadri Bürüncük ile Prof. Dr. Hasan Amca versin.

Turgay Avcı masalı biterken Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’da puan kaybetmeye devam etmekte.

MESAJ KUTUSU

Sayın Ünal ÜSTEL, dönüp dolaşıp yeniden kabine değişikliği söylemlerine geldik. Hem partiniz içinde hem de dışında Şubat ayının hemen başında kabinede 4 ismin değişeceği konuşulmaya başlandı, bu da demektir ki huzursuzluklar pek yakında kapınızı çalacaktır. Umarız bir bilgilendirme yaparsınız!

...

Sayın Dursun OĞUZ, Jasmine Court otelin akıbeti konusunda gazetelerde tam sayfa yayınlanan ilanlar kafalarda bir kez daha soru işaretleri ve kafa karışıklıkları yaratmaya başladı. Bu mekanın Rumlaştırılmak istendiği yönünde ilginç yorumlar yapılmaya başladı...

...

Sayın Ersin TATAR, YÖDAK’da işler bir kez daha karışmaya başladı, bir de şimdi ses dinleme böceği konuşuluyor, çalışanlar bir hayli huzursuz ve artık bu güzide kuruma el atmanın geldiğini düşünüyorlar. Kaos büyümeden müdahale etmekte yarar görüyoruz, sonra uyarmadı demeyin olur mu?

...

Sayın Metin FEYZİOĞLU, yarın ki cami açılışı için katılıp gösterip göstermeyeceğiniz hayli merak konusu olmuş ki bu konuda yoğun mesajlar gelmeye başladı. Yani bu tür sorular niye size değil de bize geliyor biz de onu anlamış değiliz. Sabah ola hayrola artık değil mi?

...

Sayın Hasan CURCİOĞLU, Mağusa limanı konusunda kaynak yetersizliği konusundaki açıklamanız kafalarda çeşitli soruları da beraberinde getirdi. Çok yakında özelleşecek olan hatta yeni sahibi de belirlenen liman için niye kaynağa gerek duyulsun ki?

...

Sayın Kudret ÖZERSAY, HP’nin 8’nci yaşını kutlar nice yıllar temenni ederiz. Genel seçimlere katılacağınızı açıkladınız ya şimdi vatandaş barajı geçip de meclise katılmanız halinde yine sine-i millete döner misiniz diye sormaya başladı. Bu süreçte kendinizi çok iyi anlatamazsanız bir takım zorluklar yaşayabilirsiniz...

...

Sayın Ali Özmen SAFA, Safaköy’deki yarım kalmış dev otelinizin Çinlilerle işbirliği yaparak turizme kazandırma projesindeki gecikmeler bölge insanı ve turizmcileri epey meraklandırmış diye duyduk. Bu iş artık yılan hikayesine döndü bina çürümeye yüz tutmadan bu işi bitirmeniz öneriliyor...

...

Sayın Kasım KUNİ, Lefke sivil toplum örgütleri ve bölge halkı polis teşkilatının burada da tam donanımlı polis teşkilatı kurulması için imza kampanyası başlattılar. Öğrenci olaylarının son günlerde artması bölge insanını korkutmaya başladı...

...

Sayın Ödül MUHTAROĞLU, tamamen tecrübelere dayalı köşe yazılarınızın okurlarınız tarafından hükümete ekonomik ders niteliğinde düşünülmeye başlandı. Hükümet bu tecrübelerden kendi payına düşeni alırsa ne ala, aksi halde elbette kendi bilecekleri bir durum...

...

Sayın Hüseyin KÖLE, Girne Boğazı’ndaki yeni mekanınızla pek yakında çok da iddialı bir şekilde eğlence dünyasına damga vurmak için artık gün saydığınız konuşulmaya başlandı. Bir de fiyatları uygun abartmazsanız müşteri akınına uğrayabilirsiniz. Hayırlı işler dileriz...

...