Yapılan ortak açıklamada, “Şans Oyunları Yasası’nda yapılması planlanan değişiklikler ve mevcut kumarhane kotasının dolu olmasına rağmen 4-5 yeni kumarhane izni verilmesi girişimi, sadece tüm turizm sektörü için değil, ada halkının sosyal, kültürel, toplumsal yapısına, ekonomik refahına ve de aynı zamanda çevremiz ve var olan alt yapı sorunumuz için de büyük bir tehdittir.” denildi.
Açıklamada, KKTC’de sürdürülebilir turizmin tehdit altında olduğu savunularak, bu kararların Turizm Bakanlığı ve mevcut hükümetin kendi belirttiği hedeflerle açıkça çelişmekte olduğunun belirtildi. Bu yaklaşımın turizm sektörünün sürdürülebilir gelişimini baltaladığı ve adanın geleceğini belirsizliğe sürüklediği ileri sürüldü.
- “Toplumda geri dönüşü olmayan sorunlara yol açacak”
Yeni casino izinleri ve Şans Oyunları Yasası’ndaki değişikliklerin adadaki sosyal dengesizlikleri daha da artıracağı ve toplumda geri dönüşü olmayan sorunlara yol açacağına dikkat çekilen açıklamada, “Yerel küçük işletmeleri rekabet edemez hale getirerek turizmdeki çeşitliliği ve sürdürülebilirliği yok edecektir.” ifadeleri kullanıldı.
İzlenen politikalara yönelik eleştirilerde bulunulan açıklamada şöyle denildi:
“Turizm Bakanlığı, her fırsatta ülkemizin yatak kapasitenin artması gerektiğini vurgularken, kapalı durumda can çekişen veya turizm yapamayan hali hazırda birçok küçük oteli tekrar turizme nasıl kazandırırız diye düşünüyor mudur? Bu kararlar alınmaya çalışılırken çevre faktörü, alt yapı yetersizliği, yerel halkın sosyal dokusu ve yaşam kalitesi neden göz ardı edilmiştir? Turizmin sadece ekonomik boyutunu ön plana çıkararak, çevresel, toplumsal ve kültürel sürdürülebilirliği yok saymak nasıl bir vizyonu temsil etmektedir? Sektör temsilcileri ve halkın görüşleri alınmadan yapılmaya çalışılan bu değişiklikler hangi adalet anlayışına dayanmaktadır?”
- Turizm Bakanlığı ile hükümete çağrı
Açıklamada, Turizm Bakanlığı ile hükümete çağrıda bulunularak, Şans Oyunları Yasası’ndaki değişiklik sürecinin derhal durdurulması istendi.
Örgütler ayrıca sektör temsilcileri ve halkın katılımıyla şeffaf bir istişare sürecinin başlatılması, yeni kumarhane izinleri verilmesi girişimlerinden vazgeçilmesi, küçük otellere yönelik teşvik politikalarının acilen uygulanması, yerel-küçük işletmelerin korunması, Turizm Master Planı’nın popülist yaklaşımlardan arındırılarak gerçekten sürdürülebilir bir vizyonla oluşturulması talebinde bulundu.
KKTC’nin turizmdeki geleceğini riske atmamak, doğal kaynakları ve toplumsal dokuyu korumak adına, sürdürülebilir turizm ilkelerine uygun hareket edilmesi gerektiğine işaret edilen açıklamada, KKTC’nin kısa vadeli kazançlar uğruna uluslararası itibarı zedelenmiş ve toplumsal dokusu zarar görmüş bir ada haline getirilmemesi gerektiği kaydedildi.