Sosyal medya kahramanları nerede!

Aslında birçoğu pissi kedi…
Ensesine tokat vurulup da ağzındaki lokma alınanlar!
Ama şu sosyal medya denen meret var ya işte birçoğunu aslan yapıyor…
Aslında birçoğu psikolojik vaka!
Onlar gerçek dışı duygularını klavyenin başına geçince ortaya döküyorlar…
Yazdıklarına kendileri bile inanmıyor ama durumu böyle idare ediyorlar!
Söylem var, icraat yok!
Sanki de hepsi memleketi kurtaracak birer kahraman…
Alakası bile yok!
Zekai Altan olayı;
Geçen ay hacizciler kapıya dayanınca gurur meselesi yaptı ve otel odasının içinde kendini yakmaya çalıştı…
Yaptığı elbette yanlıştı ama sabırların tükendiği noktaydı artık!
Ama her zaman keskin sirke küpüne zarardır ya yine aynısı oldu…
Borçlar bu yöntemle ödenmedi, kendisi de pişman oldu bu yaptığına…
Sosyal medya kalktı oturdu o günlerde!
Sosyal medya kahramanları yeri göğü bir birine kattı, en kısa zamanda Zekai Altan’ın borçlarını ödeyebilmesi için çağrılarda bulunuldu…
Hepimiz birimiz, birimiz hepimiz yönünde naralar da atıldı!
...
Avukatın alacağı para 33 bin TL idi…
Bu para birkaç kişi ve kuruluşun yardımlarıyla toplandı ve avukata ödendi!
Ama para yeterli değildi ve avukat hanım 11 bin TL’lik faizin de ödenmesi için geri adım atmadı…
İnsafsız avukat diyemeyeceğim çünkü herkesin geliri kendine!
Ve dün icradan telefon gitti Zekai Altan ve ailesine;
11 bin TL ödenmediği için icra memurları yola çıkmıştı bile!
Şimdi ikinci bir dalga geliyordu ailenin üstüne, bu kötü habere dayanamayan Zekai’nin eşi Kader hanım yığıldı kaldı yere, herkesin gözünün önünde…
Olayı yakından takip ettiğimiz için biliyoruz;
Mehmetçik Belediyesi Başkanı Cemil Sarıçizmeli bir basın toplantısı düzenleyerek hem haciz olayını eleştirdi hem de destek için Vakıflar Bankası’nda bir hesap numarası açtı…
Maksat Zekai’nin yaralarına biraz olsun merhem sürmekti…
Önceki gün aradım kendisini bu hesapta ne kadar toplandığını sordum;
O büzülerek 2 in küsur dedi, ben de üzülerek öğrendim bu rakamı!
Sosyal medyada attık tuttuk, yeri göğü inlettik topu topu Zekai için 2 bir küsur TL toplayabildik!
İnanın şimdi bile utanç içindeyim…
Onun için siz sosyal medyada atıp tutanlara sakın kanmayın!
Onların ipiyle de sakın kuyuya inmeye kalkmayın olur mu?
Sosyal medya sadece yalan dolandan ibaret…
Orada zaman zaman sırtınızı sıvazlarlar kimi zaman yerden yere vururlar ama sonuçta elde var sıfır!
Neymiş efendim Kıbrıs Türk kültürü için Zekai Altan’a destek tammış…
Hadi oradan sizde!
 
 
 
İnsanlar niçin intihar ediyor?
 
Bana göre Zekai Altan hem kendini hem de otelini yakmak isterken intihar teşebbüsünde bulunmuştur…
Önceki gün de Mağusalı bir vatandaşımız av tüfeği ile canına kıydı!
Birkaç gün önce kardeş kardeşi öldürdü…
Hepsi de korkunç olaylar elbet!
İyi de bu tür vakalarda devlet var mı yok mu işte onu bilemiyorum…
Bu tür durumlarda devlet insanına psikolojik destek veriyor mu, bilimsel araştırma yapıyor mu?
Ya da yapılsa bu durumlar yaşanır mıydı?
 
 
Devlete nöbetçi hekim yasal mı?
 
Rakam benim bildiğimden daha fazlaymış;
Köşeye sıkışan Sağlık Bakanlığı özelden destek istedi ve acil servislerde çalışacak olan özel doktorların nöbete gelmesi halinde kendilerine hafta içi günlük 800 TL hafta sonu da bin 500 TL ödeme yapacakmış!
Bunun yasal olup olmadığı yönünde endişelerim var;
Temizliktir, yemektir ya da güvenliktir hizmet alımı belki doğru olabilir ama sağlık konusunda hizmet alımı ters bir olay gibi sanki de…
Bir de başka bir ilginç durum ortaya çıkıyor burada:
Devlette işe başlayan yeni mezun hekime 3 küsur bin TL ödüyorlar!
Ama örneğin özelde çalışıyorsunuz ve hafta sonları devlette 4 gün nöbete kalıyorsunuz ve aldığınız para 6 bin TL.
İyi de mademki bütçede nöbetçi hekimlere ödenecek bu kadar para var devlet niçin kendi çalışan hekimine yüksek maaş vermiyor ki!
 
 
 
 
“Gidin grevciler baksın hastanıza!”
 
Dün hemen her yerde göç yasası diye adlandırılan yasaya karşı grev vardı…
Bundan en fazla da devlet hastaneleri etkilendi!
Bir dost aradı ve kızgınlığını dile getirdi;
Annesini ciddi bir rahatsızlığı nedeniyle hastaneye götürmüş ama grev nedeniyle bakmamışlar…
O kızgınlıkla Sağlık Bakanı Salih İzbul’u aramış aldığı cevap şu;
“Gidin hastanıza grevde olanlar baksın!”
Yorum yok…