SOSYAL HİZMETLER DAİRESİ’Nİ KANDIRDIM SAYANLARA…

Hatta web sitelerinden baktım da kelime anlamı şunu ifade ediyor; ‘SOSYAL HİZMET, günümüzde değişmekte olan toplumsal yapı içerisinde kişi, aile, grup ve toplulukların psiko-sosyal ve sosyo-ekonomik yönden ihtiyaçlarının karşılanmasına, sorunların çözümlenmesine, çevreleriyle karşılıklı uyumlarına yardımcı olmak amacıyla koruyucu-önleyici, eğitici-destekleyici ve tedavi-rehabilite edici düzeylerdeki mesleki müdahaleler ile, bireyin ve toplumun gelişip değişmesi için eşitsizliklerin, adaletsizliklerin ve çelişkilerin giderilmesi, ekonomik gelişmelerle sosyal gelişmelerin uyum içinde oluşması, toplumun ve insanların yaşam kalitesinin yükseltilmesi için çaba gösteren, sorun alanlarını kapsayan konularda sosyal politika, plan ve program geliştirerek devletin gelişmesine katkıda bulunan, demokratik toplum düzeninin oluşması için insan haklarına dayalı anlayışlarla hareket eden bir meslektir.

SOSYAL HİZMETLER DAİRESİ, bu mesleki kimlikle hareket ederek toplumsal refahı amaçlayan Sosyal Hizmet Metod ve Tekniklerini gereğine ve olanaklarına uygun olarak kullanarak bireysel problemleri, bireylerarası ilişkileri ve problemleri, grup ilişkilerini ve gruplar arası ilişkileri inceleyen, düzenleyen, koordine eden ve izleyen bir Daire olarak toplumdaki yerini almaktadır.

Ve bizde dairenin çalışmalarını uzaktan da olsa takdir ederek izliyoruz. Ama gel görün ki bu dairenin çalışmalarını kötü niyetle kullananlar var.

Nasıl mı?

Örneğin uzun süreden beri siyasi erkin bu yapıya müdahil olduğuna şahit olduk. Yani ihtiyacı olan olmayan kişiler Sosyal Hizmetlerden yardım almak adına çeşitli dalaverelere başvurmaktadır. Bu devleti dolandırmaktır. Hatta kendi kişiliğinizi dahi sorgulamanıza sebeptir.

Muhtarlardan alınan bir kağıtla kişiler işsiz ve yardıma muhtaç oldukları bahanesi ile bu yardımı alarak ihtiyacı olan ve çalışamayacak durumdaki kişilerin haklarına gasp etmektedir.

Derin bir araştırma gerektiren bu konu için yetkililer daha bir titiz çalışmalıdır.

Amacından sapan bu duruma birileri umarım dur diyebilir. Yoksa sembolik gibi görünen bir dairenin güvenirliği sorgulandığı an Sosyal Hizmetler Dairesi gerçek işlevini de yitirmiş olacaktır.

Özellikle muhtarlardan alınan kağıtla ihtiyaçlı olduğu ileri sürülen kişilerin daha bir titiz araştırmalardan geçmesi gerekir. Siyasilerin müdahil olmayacağı gibi, muhtarların da yalan beyanla kişilerden gelen böylesine bir talebi kabul etmemeleri gerekir.

Sosyal Hizmetler Dairesi işini sağlama almalıdır. Detaylı ve titiz çalışmalar yaparak, herhangi bir suiistimale engel olmalıdır. Muhtarın verdiği bilgiye dayanarak bu insanlara maaş bağlanıyorsa işte bu durum suiistimale açıktır. Malı mülkü olmaması şart koşulsa da gayrı yasal yoldan maaş almak uğruna muhtarlarla iş birliği yapanlar var. Birçok bölgede bulunan şube sorumluları o bölgenin muhtarına güvenerek hareket eder. Bu güveni sarsarak kendi çıkarlarını düşünen vatandaş muhtarı da kötü niyetine alet eder. Böylelikle güven duygusu ile yapılan yanlış hareketten devlet zarar görür.

Uzun zamandır tanıdığımız ve Sosyal Hizmetler Dairesi’nden destek alması gerektiğine inandığımız aileler var etrafımızda. Ama gel görün ki bu aileler tek kuruş dahi devletin kasasından hakkı olsa bile alamıyor. Diğer taraftan da ihtiyacı olmadığı halde ve sırf muhtarın ahbabı olan bazı kendini açıkgöz bilenler Sosyal Hizmetleri kandırdığını düşünerek yardım alıyor.

İşte devlet bu konuda daha bir farkındalık yaratan çalışmalar yürütmeli ve haksız yere kazanç sağlamak adına çeşit kılığa giren insanların bu yardımdan yararlanmasına engel olmalıdır.