Özgürgün’ünün önünde çok ciddi bir sınav var!
Eğer kabineyi parti içi dengeleri ve bölgelere göre kurarsa bunda sadece partisel menfaatler önde olacak…
Bu da UBP’nin hanesine eksi olarak yazılacak!
Ama toplumun menfaatleri göz önünde bulundurulursa ve memleketin inde bulunduğu kaos ortamından çıkılması için çözüm üreten isimlere yer verilirse elbette ki bu hem ülke hem de partilerinin menfaatlerine olacaktır…
…
UBP’nin şu anda 18 milletvekili var!
Ahmet Kaşif, Zorlu Töre, Ergün Serdaroğlu ve Hamit Bakırcı’nın gönüllerinden geçmesine rağmen bakanlık almayacağı kesin gibi…
Çünkü onlar DP’den transfer oldular ve bakanlık verilmesi halinde ciddi bir bunalım yaşanır!
Geriye kalan 14 vekilin 7’si bakan olacak, ama işte sorun burada başlıyor…
Hangileri bakan olacak hangileri olmayacak!
Kurultayda genel başkana karşı aday olan Ünal Üstel, Ersin Tatar, Ersan Saner, Nazım Çavuşoğlu’nun, dördünün birden bazı bakanlıklarda adı geçiyor…
Özgürgün bunları yanına çekmek için bakanlık verebilir ya da vermez elbette kendi bileceği bir iş…
…
Geriye 11 vekil kalıyor…
En çok rağbet gören bakanlık ise İçişleri Bakanlığı…
Bu bakanlıkta gözü olan vekiller çoktan deniz aşırı girişimlere başladı bile!
Bu konuda herkesin arkasında bir şekilde bir dayısı var ve rakiplerin bir adım önünde olmak için çaba sarf ediyor…
Hükümet kurulduktan sonra binlerce kişiye vatandaşlık verileceği için vekillerin siyasi geleceğini de etkileyecek bir durum!
Daha da samimi olmak gerekirse bu bakanlığı alan vekil partisinden daha çok kendisine siyasi rant elde etmeye çalışacaktır!
İyi de bundan toplum olarak ne yarar göreceğiz…
Onun için Hüseyin Özgürgün’e uyarımızdır;
UBP şimdiye kadar bireysel çıkarlara öncelik vererek bugünlere gelmiştir!
Ama bu konuda toplumun nabzı eskisinden çok farklıdır…
Parti içi dengeler ve kişisel çıkarlar değil de, toplumun çıkarların önde tutan bir kabine kurarsa ne ala…
Bu arada Özgürgün’ün yerinde olmayı hiç ama hiç istemezdim, çünkü işi hiç de kolay değil!
Kıbrıs Sigorta’da neler olmuş öyle!
“Sayın Levent Özadam,
CTP-BG ve UBP hükümette koalisyon ortağı olduktan sonra almış oldukları bakanlıklara bağlı olarak belli başlı kurum ve kuruluşlara da Yönetim Kurulu Üyeleri atmışlardır. Yıllardan beri gelen alışkanlıklara dayanarak hangi bakanlık kime aitse ilgili kurumlara da o partinin Yönetim Kurulu Üyeleri sayıca üstün olmuştur. Ta ki Kıbrıs Sigorta’daki anlaşmazlığa kadar.
CTP-BG Yetkilileri ile UBP etkilileri gizli kapılar arkasında sırf Hasan Basri Beycanlı inadı yüzünden bu anlaşmazlığı bozdu ve Kıbrıs Sigorta’da Hasan B. Beycanlı’nın Murahhas Aza olarak atanmasına karşı çıktığı düşünülen CTP-BG Tarafından atanmış genç avukat Hüseyin Kırsaç 21 Mart Pazartesi günü istifa ettirildi ve yerine İskele Belediyesi eski başkanı Halil İbrahim Orun UBP tarafından atandı. Yani artık sayısal üstünlük UBP’de.
Peki neydi Kıbrıs Sigorta’daki anlaşmazlık, neden UBP Hasan Basri Beycanlı’da inat ediyordu ve Mehmet Ali Talat kendi partililerini dinlemeyip de yasalara uygun olmadığı defalarca yazılmış olan Hasan B. Beycanlı’nın atanması için UBP’ye yol açtı, karşılığında UBP’den ne alacaktı?
Bütün bu soruların cevabını bulmak siz değerli arkadaşlarımızın işi ama ben size aşağıda Kıbrıs Sigorta konusunu kısaca anlatmaya çalışacağım.
Koalisyon Hükümeti kurulmadan önce Şeker Sigorta (Kıbrıs) Ltd. Genel Müdürü olan Hasan B. Beycanlı’nın sözleşmesi sona erdiğinden görevden alındı. Birkaç ay sonra kurulan koalisyon hükümeti ise Hasan B. Beycanlı’yı murahhas aza olarak Kıbrıs Sigorta’ya atamak istemiştir. Atanabilmesi için KKTC Maliye Bakanlığı’na bağlı Para Kambiyo ve İnkişaf Sandığı İşleri Dairesi’nin görüşüne başvurulmuştur.
Para Kambiyo ve İnkişaf Sandığı İşleri Dairesi Sigorta Yöneticisi ve Müdürü Sayın Şifa Karahasanoğlu tarafından gönderilen 12 Kasım 2015 tarihli yazıda ise; Sn. Hskkı Kale’nin murahhas aza olarak atanma şartlarını taşıdığı, Sn. Hasan B. Beycanlı’nın ise 60/2010 sayılı Sigorta Hizmetleri (düzenleme ve denetleme) Yasası’nın 18’inci maddesinin (3)’üncü fıkrası (B) bendinin (a) alt bendine göre murahhas aza olarak atanma şartlarını taşımadığı belirtilmiştir.
CTP-BG ve UBP hükümette koalisyon ortağı olduktan sonra almış oldukları bakanlıklara bağlı olarak belli başlı kurum ve kuruluşlara da Yönetim Kurulu Üyeleri atmışlardır. Yıllardan beri gelen alışkanlıklara dayanarak hangi bakanlık kime aitse ilgili kurumlara da o partinin Yönetim Kurulu Üyeleri sayıca üstün olmuştur. Ta ki Kıbrıs Sigorta’daki anlaşmazlığa kadar.
CTP-BG Yetkilileri ile UBP etkilileri gizli kapılar arkasında sırf Hasan Basri Beycanlı inadı yüzünden bu anlaşmazlığı bozdu ve Kıbrıs Sigorta’da Hasan B. Beycanlı’nın Murahhas Aza olarak atanmasına karşı çıktığı düşünülen CTP-BG Tarafından atanmış genç avukat Hüseyin Kırsaç 21 Mart Pazartesi günü istifa ettirildi ve yerine İskele Belediyesi eski başkanı Halil İbrahim Orun UBP tarafından atandı. Yani artık sayısal üstünlük UBP’de.
Peki neydi Kıbrıs Sigorta’daki anlaşmazlık, neden UBP Hasan Basri Beycanlı’da inat ediyordu ve Mehmet Ali Talat kendi partililerini dinlemeyip de yasalara uygun olmadığı defalarca yazılmış olan Hasan B. Beycanlı’nın atanması için UBP’ye yol açtı, karşılığında UBP’den ne alacaktı?
Bütün bu soruların cevabını bulmak siz değerli arkadaşlarımızın işi ama ben size aşağıda Kıbrıs Sigorta konusunu kısaca anlatmaya çalışacağım.
Koalisyon Hükümeti kurulmadan önce Şeker Sigorta (Kıbrıs) Ltd. Genel Müdürü olan Hasan B. Beycanlı’nın sözleşmesi sona erdiğinden görevden alındı. Birkaç ay sonra kurulan koalisyon hükümeti ise Hasan B. Beycanlı’yı murahhas aza olarak Kıbrıs Sigorta’ya atamak istemiştir. Atanabilmesi için KKTC Maliye Bakanlığı’na bağlı Para Kambiyo ve İnkişaf Sandığı İşleri Dairesi’nin görüşüne başvurulmuştur.
Para Kambiyo ve İnkişaf Sandığı İşleri Dairesi Sigorta Yöneticisi ve Müdürü Sayın Şifa Karahasanoğlu tarafından gönderilen 12 Kasım 2015 tarihli yazıda ise; Sn. Hskkı Kale’nin murahhas aza olarak atanma şartlarını taşıdığı, Sn. Hasan B. Beycanlı’nın ise 60/2010 sayılı Sigorta Hizmetleri (düzenleme ve denetleme) Yasası’nın 18’inci maddesinin (3)’üncü fıkrası (B) bendinin (a) alt bendine göre murahhas aza olarak atanma şartlarını taşımadığı belirtilmiştir.
Bunun üzerine Sn Hasan B. Beycanlı savcılığa başvurmuş ve görüş istemiştir. Savcılıktan gelen görüşte ise hukuken Hasan B. Beycanlı’nın Kıbrıs Sigorta’ya murahhas aza veya Genel Müdür olarak atanmasında bir engel bulunmadığı belirtilmiştir.
Savcılık görüşüne istinaden Kıbrıs Sigorta Yönetim Kurulu Üyeleri bir kez daha Para Kombiyo ve İnkişaf Sandığı İşleri Dairesi’nden görüş talebinde bulunmuşlardır.
Para Kambiyo ve İnkişaf Sandığı İşleri Dairesi’nden 17 Aralık 2015 tarihli cevap yazısında ise; bir önceki görüşlerinin aynen devam ettiğini ve Sn. Hasan B. Beycanlı’nın Kıbrıs Sigorta’ya murahhas aza olarak atanmasının uygun olmadığını belirtilmiştir.
İşte CTP-BG yetkilileri ile UBP yetkililerinin gizli kapılar arkasındaki görüşmeleri bu saatten sonra başladı ve en yetkili kurul olan Para Kambiyo ve İnkişaf Sandığı İşleri Dairesi’nin olumsuz görüşüne rağmen Sn. Hasan B. Beycanlı’nın Kıbrıs Sigorta’ya atanabilmesi için ellerinden geleni yapmaya başlamışlardır.
Sizlere aşağıda sorduğum soruların cevaplarını sizlerin daha iyi bulacağınızdan eminim. Benim işim sade bir vatandaş olarak bu konuda sizleri sadece bilgilendirmek.
Gerisi size kalmış, ister bunları yayınlar, ister yayınlamazsınız. İster gazetenizde ve sosyal medyada değerlendirirsiniz ya da yapmazsınız. İster her iki sigorta şirketi ile alakalı bir kamuoyu oluşturur isterseniz de oluşturmazsınız.
Benden sadece bu kadar, sizleri takip edecek ve gerekirse gelişmeler konusunda da sizleri bilgilendireceğim.”
Para Kambiyo ve İnkişaf Sandığı İşleri Dairesi’nden 17 Aralık 2015 tarihli cevap yazısında ise; bir önceki görüşlerinin aynen devam ettiğini ve Sn. Hasan B. Beycanlı’nın Kıbrıs Sigorta’ya murahhas aza olarak atanmasının uygun olmadığını belirtilmiştir.
İşte CTP-BG yetkilileri ile UBP yetkililerinin gizli kapılar arkasındaki görüşmeleri bu saatten sonra başladı ve en yetkili kurul olan Para Kambiyo ve İnkişaf Sandığı İşleri Dairesi’nin olumsuz görüşüne rağmen Sn. Hasan B. Beycanlı’nın Kıbrıs Sigorta’ya atanabilmesi için ellerinden geleni yapmaya başlamışlardır.
Sizlere aşağıda sorduğum soruların cevaplarını sizlerin daha iyi bulacağınızdan eminim. Benim işim sade bir vatandaş olarak bu konuda sizleri sadece bilgilendirmek.
Gerisi size kalmış, ister bunları yayınlar, ister yayınlamazsınız. İster gazetenizde ve sosyal medyada değerlendirirsiniz ya da yapmazsınız. İster her iki sigorta şirketi ile alakalı bir kamuoyu oluşturur isterseniz de oluşturmazsınız.
Benden sadece bu kadar, sizleri takip edecek ve gerekirse gelişmeler konusunda da sizleri bilgilendireceğim.”
MESAJ KUTUSU
Sayın Hüseyin ÖZGÜRGÜN, bazı vekiller hatta bağımsızlar kafalarına göre bir kabine kurulmadığı taktirde sizi güvenoyu vermemekle tehdit ediyorlarmış! Aman dikkat elinizi verirseniz kolunuzu bile kaptırabilirsiniz!
…
Sayın Dursun OĞUZ, Mağusa ve İskele’de bazı örgütler bir bakanlığın başına getirilmeniz için imza kampanyası başlatacaklarını söylemeye başladılar! Genel başkanınızın bu konudaki hassasiyeti nedir şimdilik bilinmez ama olumsuz bir icraat beraberinde partiye de sallayabilir…
…
Sayın Ali PİLLİ, genel başkanınızla çok ciddi bir toplantı yapıp bazı bakanların ismi üzerinde durduğunuz ve biraz tehdit yollu görüşme yaptığınız söyleniyor. Sorun sadece sizin bölgede değil diğerlerinde de hayati önem taşıyor! Gazanız mübarek olsun artık!
…
Sayın İzlem GÜRÇAĞ, UBP Girne İlçe Başkanı olarak bazı örgütler ‘kadın bakan’ istemiyle genel merkeze baskı yapmaya başlamışlar…Kabineye bir kadın bakan yakışır ama rakipleriniz de az güçlü değiller yani…
…
Sayın Asım AKANSOY, yeni KKTC kimliklerinin Merkez Bankası tarafından tanınmadığını biliyor muydunuz! Gitmeden önce vatandaşa bir iyilik yapın ve bu saçmalığa bir son verilmesini sağlayın lütfen!
…
Sayın Ünal ÜSTEL, partiye ağabeylik yapmanız düşüncesiyle yeni kabinede büyük ihtimalle olacağınız konuşuluyor. Hatta sizi Meclis Başkanlığı’na değer biçenler bile var! Hadi bakalım o zaman şimdiden hayırlı uğurlu olsun…
…
Sayın Erdal ÖZCENK, Sağlık Bakanlığı göreviniz şimdiden hayırlara vesile olsun! Benim hiç Sağlık Bakanları ile aram iyi olmamıştır ama bekleyip hep birlikte göreceğiz değil mi? Ama sizin gibi bir isme de yakışacaktır doğrusu…
…
Sayın Kemal DÜRÜST, kayınvalidenizi kaybettiğinizi üzülerek öğrendik. Merhumeye Tanrıdan rahmet size ve eşinize sabır ve başsağlığı dileriz. Allah geride kalanlara sağlıklı uzun ömürler versin. Bu arada ne mutlu ki sizin gibi hayırlı bir damadı varmış…
…
Sayın Ersin TATAR, ciddi sayıda bir partili bakanlık koltuğuna oturmanız için öncelikle de sosyal medyada kulislere başladı bile…Acaba diyoruz yoğun ziyaretlerinizin semeresini bu süreçte görecek misiniz! Hadi hayırlı artık…
…
Sayın Özer KANLI, son iki gündür BRT’de konuşulan tek isimsiniz…Çalışanların bir bölümü tedirgin, bir bölümü muhteşem bir karşılama yapmaya hazırlanıyor. Bu arada ilk genel seçimlerde milletvekili adayı olacağınıza da söyleyenler yok değil. Son karar sizin tabi ki…
…
Sayın Erol VARDAR, fabrika bacası gibi sigara tüketen birisinin günde sadece birkaç taneyle yetinmesi mucize gibi bir şey değil mi! Doğrusunu yapıyorsunuz umarız gün gelir tek bir tane bile içmezsiniz…
…
Sayın Kıvanç BUHARA, yeni gazeteniz hayırlı olsun, kaleminize güç kuvvet ama eski gazetedeki dostlarınızı sanırız biraz kırdınız. Ha keşke bu işi gizli kapaklı yapmasaydınız. Yine gönüllerini alabilirsiniz inşallah!
…
Sayın Özay ÖYKÜN, Yeni Erenköy halk plajının Menteş Gündüz döneminde şahsınıza verildiği yönündeki haberlere bir açıklamanız olacak mı? Dobracı bir insan olarak bunu mutlaka yapmalısınız diye düşünüyoruz!
…
Sayın Reşat AKAR, çok yakında gazete basımı için matbaa makinesi alacağınızı duyduk. İr kaç gazeteyi de matbaaya bağlarsanız şirkete ciddi bir gelir kaynağı yaratabilirsiniz. Hayırlı uğurlu olsun diyoruz…
…
Sayın Cemil SARIÇİZMELİ, Bursa ziyaretinde kestane şekerleriyle fazla haşır neşir olmamışsınızdır umarız. Bu arada yakın dostlarınız elinizin boş dönmemesini istiyorlar. Aksi halde yandığınız gündür. Bu arada Kutlay beye de bir paket unutmayın olur mu…
…
Sayın Ahmet KAŞİF, partili bir eski bir bakana öyle bir takmışsınız ki bakan olmaması için yoğun kulislere yaptığınız gözlemleniyormuş. Son sözü genel başkanınız söyleyecek ama sanki de bakanlığı kapacak gibi geldi bize!