Organ bağışı yapacak devlet erkanı aranıyor!

Hafta sonu Sağlık Bakanlığı’ndan çok önemli bir açıklama yapıldı;

“Organ nakilleri, hayatları değiştirebilecek tıbbi bir mucizedir”

Meğerse 3-9 Kasım tarihleri arası Organ ve Doku Bağışı haftasıymış...

İnsanların kaderini değiştiren hayati bir öneme sahiptir böyle bağışlar!

Gitti gidiyor denilen insanları geri döndürmek...

Onlara yeni hayatlar sağlamak!

Elbette tamamen insani ve vicdani bir konudur bu...

Kimse kimseye de organlarını bağışla diye talepte bulunamaz!

Bunun elbette bilincindeyiz de insanlar tamamen insani bir olay karşısında niye duyarlı olmuyorlar, olamıyorlar o da tabi ki bambaşka bir tartışma konusudur...

...

Haberde bir istatistiki rakamlar da verilmiş...

2015 Yılından beri organ bağışı yapanların sayısı sadece 920 kişi gönüllü olmuş!

Hepsi o kadar...

Bu yolla 60 böbrek 4 de kalp nakli yapılmış!

İnsanların hayatı kurtarılmış...

Mucize gibi bir olaydır bu!

İyi de neden bu kadar az organ bağışı yapılıyor asıl bu konuyu irdelemek gerek...

Geçtiğimiz yollarda en az 5 Sağlık Bakanı arkadaşa sürekli bu köşeden çağrıda bulunduk!

Madem ki hem vekil hem de bakansınız gelin vatandaşa çağrıda bulununuz...

Ama ilk bağışı da siz yapınız, diye!

Hatta organ bağışı yapacak olan bakan ile birlikte biz de organlarımızı birlikte bağışlayacağız diye de kendilerini teşvik etmeye çalıştık...

Yok nafile!

Tek bir tane Allahın kulu bile ortaya çıkıp hadi bağışlayalım demedi...

Bu kez de Sağlık Bakanı Hakan Dinçyürek’e buradan çağrıda bulunuyoruz;

Var mısın sevgili Dinçyürek bakanlıkta buluşup birlikte bağış yapalım...

Sözünden dönen namerttir!

...

Sevgili okurlar bizde kutlanan özel gün ve haftalar tamamen safsatadan ibarettir...

Bu günlerde güzel sözler söylenir, temenniler yapılır, vaatler verilir ama bunlar sadece o gün haftalarda kalır!

Ta ki yeni bir gün ve hafta gelinceye kadar...

Hele de organ bağışı gibi hayati bir konu ülkede aslında birlik ve dayanışma için çok büyük bir fırsattır!

Tabi ki bu konuda ki çağrımız sadece bakan arkadaşa değil, tüm milletin vekillerinedir...

Vekil oldukları için de devletin kaymağını yiyen, menfaatlerinden yararlanan herkese!

Kimse gelip de senin organlarını söküp gitmeyecek...

Zamanı gelince ne olacaksa olacak, hepsi bu!

...

Devlet kendi malına kira öderse...

Lapta Huzurevi...

Onlarca yaşlının barındığı zor imkan ve özverili çalışanlarla ayakta kalan tarihi binada hizmet veriyor!

Doğuş Derya bir kez daha uyardı ve iyi de yaptı...

Devlet bu binayı 12 yıl önce kiralamış ve sonra huzurevi yapılsın diye kiraladığı kişiden kendisi kiralamış!

Ayda 5 Bin 800 Sterlin kira ödüyor...

Devlet toplamda şimdiye kadar 800 Bin Sterlin kadar para ödemiş kendi malına!

Adam 12 yıl içinde devletin ensesinden 28 Milyon TL para kazanmış...

Kazanmaya da devam edecek!

Tabi ki birileri dur demezse...

Hele de şu anda okullarda konteynır sınıfları düşününce kızmamak mümkün değil!

Doğuş hanım bir de kiracının adını deşifre etsin lütfen...

Dudaklarınız uçuklayacak!

Öğrenciler kime emanet!

Geçen haftada iki gün tam gün eğitim veren okulların velilerine gönderilen mesajda şöyle deniliyor;

“Pazartesi ve Salı öğlen arası okul dışına çıkan öğrencilerin sorumluluğu okula ait değildir.

Okul İdaresi.”

...

Öğlen arası çocuklar niye okul dışına çıkıyor;

Karınlarını doyurmak için tabi ki...

Yani okul yönetimleri diyor ki dışarı çıkmasınlar!

Çıkmasınlar da ne yiyecekler çocuklar...

Aç mı kalsınlar?

İlgili bakanlık şu sözde tam gün eğitim meselesini bir kez daha masaya yatırsın...

Bu işler çocuk oyuncağı değil ya!

...

MESAJ KUTUSU

Sayın Ünal ÜSTEL, devlet kendi malı olan Lapta Huzur Evi binası için 12 yıldır kendi kiracısına şimdiye kadar 800 bin Sterlin kira parası ödemişse burada büyük bir sakatlık var demektir. Çok büyük bir yanlışa dur demek için bürokratlarınıza talimat vermeniz bekleniyor, böyle bir şey dünyanın hiçbir yerinde yaşanmaz...

...

Sayın Hakan DİNÇYÜREK, hazır Dünya Organ Bağışı Haftası’ndayken gelin birlikte buluşup bağışımızı yapalım ki vatandaşa da iyi bir örnek teşkil etsin. Zira siyasiler bu konularda duyarsız olunca vatandaşın da doğal olarak umurunda bile olmuyor, umarız çağrımıza olumlu yanıt verirsiniz...

...

Sayın Hasan KILIÇ, DAÜ akademisyen ve çalışanları 13’üncü maaşların akıbeti ve gelecekleri için endişe duyduklarını belirten mesajlar göndermeye başladılar. Mali konular hakkında detaylı bir açıklama yapmanızı beklediklerini ifade ediyorlar zira şu sıralar moral ve motivasyon sorunu yaşamaya başladılar...

...

Sayın Dursun OĞUZ, Tatlısu bölgesinin doğal yapısının korunacağı yönündeki açıklamalarınıza bakılınca belli ki uzun zamandır bölgeye gitmediğiniz anlaşılıyor. Bölgede betonlaşma hat safhada ayrıca bazı müteahhitler tarafından resmen ağaç katliamları yaşanıyor...

...

Sayın Metin FEYZİOĞLU, Türkiye’ye giriş yasağı konusunda devlet erkanı çekimser karşılanırken bu görev de sizin omuzlarınızda hala duruyor. Olaya açıklama getirmeniz artık şart oldu zira iki ülke insanı arasında huzursuzluk başlaması da artık an meselesi oldu...

...

Sayın Mahmut ÖZÇINAR, Güzelyurt ve çevresinde sokak hayvanları konusunda bölgeli vatandaşlar artık modern bir barınak konusunda zamanın geldiği yönünde mesajlar göndermeye başladılar. İyi bir sayvan sever olarak konuya duyarlılık göstermeniz bekleniyor...

...

Sayın Tanya KİLİTKAYALI, devlet erkanı bir sözde sunucunun şivenizle dalga geçmesini yeteri kadar protesto edemiyor ama inanın ki on binlerce Kıbrıs Türkü kesinlikle yanınızda her safhada size tam destek beyan ediyor, bu da hepimize yeter de artır bile...

...

Sayın Deren OYGAR, Devlet Laboratuarı binası ile imha edilmesi gereken ilaçlar konusu sanki de unutuldu gibi geldi bize. Kamuoyunu bilgilendirmek için detaylı bir açıklama yaparsanız en azından yanlış bilgilendirmelerin de önüne geçmiş olacaksınız...

...

Sayın Biray DELİCEIRMAK, hararetle destek verdiğiniz iki takım haftayı kötü kapatınca gündemi değiştirmek için CHP kurultayını gündeme taşımaya çalışmanız dikkatlerden kaçmadı. İki takımın da aynı skorla yenilmesi çok manidar olsa gerek değil mi?

...

Sayın Fikri ATAOĞLU, partinizin Mağusa’daki son istifalarını masaya yatırmanız öneriliyor zira perde gerisinde hükümet ortağı olduğunuz bir partinin kurmayları oldu konuşuluyor. Çorap söküğü gibi devamı gelirse bölgede hayli zorlanabilirsiniz...

...