Müdahale mi? siyasi kazık mı?

Dün meclis olağanüstü saatler yaşadı. en mühimi ise meclise yapılan “Bomba” ihbarıydı. Ancak günün sonunda yapılan pazarlıklar, yapılan toıplantılar ve en sonunda gelinen nokta: CTP ile UBP antlaştı ve seçimlerin 28 Temmuz’da yapılması için Meclis Hukuk ve Siyasi İşler Komitesi erken seçim tarihi oybirliği ile geçti. 28 Temmuz tarihi konusunda meclisteki TDP ile DP’nin fikri ise alınmadı. (İki partinin de komitede üyesi olmamasına karşın görüşlerini komite ile paylaşıyor)
Peki, bu sürece nasıl gelinmişti kısaca bir hatırlayalım.
Geçtiğimiz Cuma günü Lefkoşa’da DP Genel Başkanı Serdar Denktaş’ın evinde muhalefet zirvesi gerçekleşmişt. O zirveye UBP’li muhalifleri temsilen Ahmet Kaşif ve Hasan Taçoy, mecliste bulunan 3 muhalfet partisinin genel başkanları katılmıştı.Yapılan görüşmelerde ortak bir noktada buluşulmuş ve iki önemli kararda mutabakat sağlanmıştı. Neydi üzerinde antlaşılan konular;
BİRİNİCİSİ: Ülkenin biran önce erken seçime götürülmesi.Bunun içinde en uygun tarih 29 Eylül 2013. (CTP Genel Başkanı Özkan Yorgancıoğlu –eğer hükümet bize daha yakın bir erken tarih verirse o tarihide görüşürüz- demiş ve bu şartını varılan mutabakata koydurtmuştu.)
İKİNCİSİ: Erken seçime İrsen Küçük hükümetinden ayrı teknokratlardan kurulu bir seçim hükümeti ile gitmek.
Tüm bunlar Ada’nın gündemini oluştururken ABD’de olan Başbakan gezisini planlanandan birgün önce çekip Pazar günü ülkeye dönmesine neden oldu. Başbakan İrsen Küçük ayağının tozu ile parti kurmayları ile toplantılar yaptı ve bir yol haritası belirledi. Bu arada partinin yetkili kurullarını da ihraç istemi ile toplantıya çağırdı ve ihraç yetkisini eline aldı.
Gece boyu yapılan toplantılardan sonra pazarlıklar başladı. Önce Ahmet Kaşif ile hareket eden 8 vekilin enazından yarısının geri kazanılması için bir çaba harcandı. Ancak bu tutmadı. Bu saatten sonra ise anamuhalefet partisi ile kontak kuruldu ve Pazartesi sabahına mecliste randevu alındı.
Pazartesi yani dün gün hızlı başladı. Önce Başbakan İrsen Küçük kabine üyeleri ile başbakanlıkta buluştu ve son kez yol haritasının üzerinden geçildi. Sonra mecliste grup toplandı ve orada da yol haritası vekillere anlatıldı. Bu arada Ana muhalefet partisi de aynı dakikalarda mecliste grubunu toplandı ve onlarda yol haritalarının üzerinden geçitiler. Ahmet Kaşif ise aynı dakikalarda DP ve TDP lideri ile son bir kez daha görüştü.
Tüm bunlardan sonra meclise güvensizlik önergesi verilmesi kararlaştırıldı ve meclis oturumu açıldı. İlk başta herkes muhalefetin Cuma günü Serdar Denktaş’’ın evinde varılan mutabakata uyacağını düşünürken, bunun tam tersinin olacağı sinyali meclis genel kuruluna hitap eden TDP lideri Çakıcı’ya laf atan CTP Genel başkan adayı Ömer Kalyoncu’dan geldi. Kalyoncu, Çakıcı’ya “benim adıma sen konuşma” dedi. Yani CTP’nin çark edeceğinin ilk sinyalini Çakıcı kürsüden öğrenmiş oldu.
Mecliste ikinci şok ise hükümetin muhalefet ile birlilte “güvensizlik önergesine “ oy vermesi ve önergenin “oybilirliği” ile geçmesi oldu. Düşünsenize bir, bir hükümetin üyeleri ve vekilleri o hükümetin düşmesi için EVET’dedi. Siyasi tarihimizde bir “ilk” oldu.
Cumhuriyet Meclisi Hukuk ve Siyasi İşler Komitesi, UBP'nin 21 Temmuz'da; muhalefet partileri ve UBP'nin muhalif grubu milletvekillerinin ise 29 Eylül'de yapılması için Meclis Genel Kurulu'na karar önerisi sunduğu erken seçim için, 28 Temmuz 2013 Pazar gününü belirledi.
Hemen akabinde ise meclise Bomba ihbarı yapıldı ve Meclis genel kurulu sona erdi. Şimdi haftaya hem “güvensizlik önergesi”nin gündeme gelmesi hemde erken seçimin oylaması var. Ancak şu kritik soruyu da sormak gerekiyor?
BİRİNİCİSİ: Eğer seçimler gerçekten de 28 Temmuz’da yapılırsa CTP kurultayı ne olacak? (Yapılmaması gündemede)
İKİNCİSİ: Seçime kadar hükümeti kim yönetecek?

Tüm bu yazdıklarımı okursanız satır aralarında CTP Yönetiminin hem muhalefet partierine hem Ahmet Kaşif ve ekibine hemde CTP’nin içindeki muhalefet gurubuna bir Goooollll attığını görürsünüz.
Peki Pazar gecesinden Pazartesi sabahına ne olduda CTP çark etti. Yoksa –Deniz aşırı bir yerlerden CTP içinde muteber birisine bir telefon mu geldi? ve bu telefondan sonra CTP Genel başkanı Yorgancıoğlu ve onunla birlikte hareket edenler yol haritalarını değiştirmek zorunda mı kaldılar?
Gelelim diğer meseleye, CTP bir süre önce yapılan Lefkoşa Türk Belediyesi seçimlerinde de benzer bir oyunu sergilemişti. Önce muhalet partileri ile tek aday üzerinde görüşmeler yapmış sonrada kendi adayını açıklayıp diğer partileri zor durumda bırakmıştı. 5 ay içerisinde CTP’nin ikinici siyasi kazığıda dün gerçekleşmiş oldu.


Ömer KALYONCU: Erken seçimin CTP Kurultayı'nı etkilememesini temenni ederim. Ama sırf 'ben başkan olayım' diye de erken gelecek seçimin önünde durmak gibi bir niyetim yoktur. Esas olması gereken şey, kurultayımızdan sonra bir erken seçimin gerçekleşmesidir" (Havadis, 19 Mayıs Pazar, sürmanşet 2. spot)

Özkan YORGANCIOĞLU: Öyle bir manevra yaptınınz ki bir taşla havada vurulmadık kuş bıraktınız. Avcılık literatüründe buna sertme diyorlar...

Hasan BOZER:Bak aksiliğe, tamda bugün Ankara’ya gidecekken Cumhurbaşkanı Meclisi olağanüstü toplantıya çağırdı.

Nejdet NUMAN: İlkay Kamil’in bir süre gözüne gözükmeyin. Zira okuduğunu anlamaz kısmına çok fena bozulmuş.

Mete ÖZMERTER: Sizin mangal partisi oldukça neşeli geçmiş ama basınının şikayeti var. Bize yeterince ikram yapmadılar diyorlar. Birde basın çalışanları için artık bir mangal daha yakarsınız değil mi?

Ahmet KARAVELİOĞLU: Şu davetiye listelerini bir daha gözden geçirmekte fayda var. Davet edilmeyen bazı isimler fena halde bozulmuşlar, haberiniz olsun.

Çelebi ILIK: Ankara dönüşü sizde milletvekili aday adaylığınızı açıklamışsınız. Güzelyurt’tan milletvekili adaylığı için DP’ye ön başvuru yapmışsınız.

Gökhan GÜLER: Ben sana demedim mi bu meclise bugün bomba koyacaklar diye. Aha görün ben ne dersem çıkar. Acaba falcılağa mı başlasam.

Gözde AKBEN: Bir ay geçmeden makam aracınızı değiştirmişsiniz. Seçim öncesi nereden geliyor bu derenin suyu diye sormazlar mı?

Ahmet BAŞTAŞ: Mütehaitler Birliği başkanlığı adaylığınız hayırlı ve uğurlu olsun. Umarız birlik mafyalardan kurtulur ve kurumsal bir birlik olur.

Reha ARAR: Kaşla göz arasında İskele Boğaz’daki otelin Gazino iznini yenilemişsiniz. Desenize çok yakında Garden yeniden açılacak. Hadi hayırlısı...

Ramazan ÖZÇELİK: 1 Haziran’da sen ülkeye dönünceye kadar bekle bakalım daha neler neler olacak. ABD’den dönüşünde sende aradığını bulamayabilirsin.

Güvenç CANTAŞ: Havuz sezonunu bu yıl daha açmamışsınız. Ee şimdi bir de erken seçim gündemde. Demek ki size bu yıl havuz keyfi yok. Ee artık gelen seneye.

Ahmet ZAİM: Komiserim, geçtiğimiz Cuma öğleden sonra RHA 3299 plakalı polis aracı Haspolat cemberine öyle bir girdiki az kalsın çemberin üzerine çıkıyorduk. Arkadaşların acelesi mi vardı?

Ertan BİRİNCİ: Gelecek hafta Genç TV’nin yaş gününü kutlamak için büyük bir resepsiyon hazırlıyormuşsunuz. Geceye süpriz konuklarda davet edilmiş öyle mi?

Nihat BERKAN: Bekarlığa veda etmeye hazırlanıyormuşsunuz ve önümüzdeki hafta Kaya Artemis’te düğün yapacakmışsınız. Şimdiden hayırlı ve uğurlu olsun.

Turgay AVCI: UBP Grup başkan vekilliğiniz hayırlı ve uğurlu olsun. En azından bir tittle verildi size de...


GÜNÜN SÖZÜ
"Çünkü CTP, partimize karşı oynanmak istenen tarihsel oyunu UBP ile birlikte hareket ederek bozmuştur. Bu tezgahın akıl hocaları var. Çok teşekkür ediyorum CTP'ye duyarlılığı için. Birlikte oyunu bozduk. Bu tarihi bir olay."
Başbakan İrsen KÜÇÜK
BİZİM TEMEL
Dursun sormuş Temel'e:
- Ula Temel, sen kaç dua biliyorsun;
Temel:
- Dört adet dua pileyrum demiş.
Dursun:
- Hangilerini pileysun demiş.
Temel:
- Üç ihlas bir Elham'i pileyrum daaa