Kulleteyn, genel seçim ve 6 Şubat!

Turan Dursun’un Kulleteyn kitabını kaç kişi okudu diye sorsam acaba kimler elini kaldırır?
Bana göre çoğunuz okumadı…
Ben de okumadım ama bir dostun sayesinde yıllar önce böyle bir kitabın yayınlandığını öğrendim…
Kitabı bulup en kısa zamanda inşallah okuyacağım!
Ama kitabın ismi bir hayli ilginç geldi ve en azından ne demek istediğini öğrenmek için biraz karıştırdım…
Tam da bize göre uyarlanmış bir kelimenin olduğuna kanaat getirdim!
Şaman dini inancına göre ‘kulleteyn’ ne kadar kirli olursa olsun bu dine inanlar tarafından temiz olarak kabul edilmiş!
Herkes bu suya giriyor su artık su olmaktan çıkmış bataklık haline gelmiş ama inanç o ya tertemiz ve kutsanmış bir su işte…
Turan Dursun bunu dini konular için yazmış ama bize uyarlaması da hiç fena durmuyor!
Memleketi yönettiğini sanan 50 kişilik bir meclis ve kirlendikçe nedense hep kutsal olarak görülüp bazı siyasetçi doğduklarını sananların temiz sandıkları kirli bir balçık!
Bunun içindekiler yaptıkları hatalı icraatların doğru olduğuna o kadar inanmışlar ki neredeyse madalya bekliyorlar!
Memleketin durumu da farklı değil…
Tel tel dökülen çirkefe batmış bir görünüm hem de fena halde kokuyor!
Neresinden tutsanız elinizde kalıyor…
Mevcut siyasiler durumun ilk suçlusu ama görmemezlikten geliyorlar!
Düzeleceği de yok çünkü zihniyette bir değişiklik yok…
Şimdiye kadar hep ‘bir genel seçim olsa durum değişir mi?’ diye kendi kendime soruyorum ama bu soru beynime daha fazla baskı yapmaya başladı…
Ve sonuç;
Evet artık erken bir genel seçim şarttır!
İnancım o ki, son üç seçimde vatandaş belki yeterli olmasa da ülkede artık değişimden ana olduğunu gösterdi…
Belki yeterli değildir ama inancım o ki artık erken bir genel seçim şarttır, hem de çok kosa bir süre içinde…
Ve yine inancık odur ki şu anda Meclis’te boy gösteren 50 isimden en az 30 tanesi belki de 40 tanesi gidecek ve yerlerine yeni yüzler gelecektir…
En azından batağa basmamışlar!
Hem ayrıca şu anki siyasi partilerin boylarının ölçüsünü görmek açısından şarttır diyorum…
Bugün akşam CTP parti meclisi yarın akşam da UBP parti meclisi toplanarak sözde kendilerince çok önemli kararlar alacaklarmış…
Herkesin sorusu şu;
Bu hükümet yıkılır mı yıkılmaz mı?
Ya da yıkılsa ne olur yıkılmasa ne olur!
Belki de erken bir genel seçim…
Bence en önemlisi erken bir genel seçim!
Halkın son iradesini görmek iyi olur, madem ki ülke geleceği için tarihi günlerden geçiyoruz genel bir seçimden niye korksunlar ki…
Peki ne zaman olsun bu erken genel seçim?
İddialar şu;
Halkın Partisi her ne kadar şu anda kapalı bir kutu olsa da korkmayan yok!
Yüzde 20’lerin üzerinde bir oy alırlarsa ülkedeki siyasi dengeler tamamen değişir…
Hatta yüzde 30 ve yüzde 40 alacak diye düşünenler var!
Özersay’ın kara kaşı kara gözleri için mi?
Elbette değil…
Kulleteyn’i kutsal olarak görenleri sepetlemek için!
Bu yüzden 6 Şubat 2016 tarihi çok önemli…
Hükümet bu tarihte bir erken genel seçim kararı alırsa 6 Nisan’da seçim olur…
Ve Kudret hoca yaya kalır seçimlere giremez!
Ama 6 şubat’tan sonra alınacak bir erken genel seçim kararında Halkın Partisi de artık oy pusulalarında yerini alacak…
Varın gerisini de artık siz düşünün!
 
 
CTP’nin piyangosu AKSA’ya mı vurdu!
 
Hiç çekinmeden ‘yok artık’ diyebilirsiniz…
Dün sabahın ilk saatlerinden sonra gelen telefonların bir çoğu CTP biletleri ile ilgiliydi!
Bir tane Mercedes talihlisi gazetelerde yayınlandı ve aracını teslim aldı…
Ama diğer ikisi için bir haber yok!
Demeleri şu;
CTP, bu biletlerden AKSA’ya 500 bin TL’lik bilet sattı ve iki araç da bu şirkete çıktı!
Onun için açıklayamıyorlar…
Mali sekreter Ali Karavezirler’i aradım;
Toplamda 290 bine yakın bilet satıldığını ve bir aracın sahibinin belli olduğunu ama diğer iki aracın sahibinin ortaya çıkmadığını açıkladı.
İki araç ise İskele’de satılan biletlere çıkmış…
AKSA’ya da 500 bin TL tutarında bilet satıldığı iddialarının doğru olmadığını ifade etti!
 
 
 
O şimdi 18 bin TL alıyor!
 
İsim vermeyeceğim…
Ama çok kısa bir süreye kadar Lefkoşa Devlet Hastanesi’nde radyoloji uzmanı olarak çalışıyordu…
Maaşı da 4 bin TL civarındaydı!
Bastı istifayı devletten çıktı…
Bir hekim arkadaşını aramış ve son durumunu bildirmiş…
Şu anda Soma Devlet Hastanesi’nde çalışıyor.
Maaşı da net 18 bin TL.
Mesajı olan arsın artık!
 
 
Türkiye Belediyeler Birliği de burada üniversite kuruyor!
 
Bu işte muhakkak bir iş var…
Önüne gelen KKTC’de üniversite kuruyor!
Karlı iş olsa gerek…
Şu anda irili ufaklı 13 üniversite var ülkede!
14 iştirakçi ise izin bekliyor…
Bunlara Türkiye Belediyeler Birliği de dahil oldu ve bize gelen bilgilere göre izinlerini de almışlar…
Hem de Güzelyurt yolundaki renkli tabelaların çok yakınında!
Üniversiteler çöplüğü böyle bir şey olsa gerek değil mi?
 
 
MESAJ KUTUSU
 
 
 
Sayın Ömer GÜR, uzun bir süredir Sağlık Bakanlığı bahçesinde duran iki adet beyaz su deposunun şu anda orada çalışan bir kişinin bahçesinde olduğu mesajı aldık. Bunların yerine 5 tonluk yeni bir su deposu alındı diyorlar. Acaba diyoruz emir nereden geldi, bir bilginiz var mı?
Sayın Börke KAŞİF, elektrik işi yaptırdığınız bir taşeron firma kendisine ödeme yapılmadığı için battı diye duyduk. Kesilen çekler birer birer patlıyormuş! Bir arayın bakalım kendisini ne yer ne içer nasıl maaş öder! Çocuklarına nasıl harçlık verir!
Sayın Hasan SADIKOĞLU, TC Yardım Heyeti tarafından verilen ve asfaltlama işinde kullanılacak olan 500 bin TL’nin keşif yapılmadığı için projelendirilmediği söyleniyor. Acaba diyoruz sizin pek bilmiş danışmanlar sizi bilerek mi zora sokuyor. Bu günlerde sağlam basmakta yarar görüyoruz!
Sayın Erkut ŞAHALİ, geçmiş hükümetler döneminde Su İşleri Dairesi’nde öyle alangirli işler yapılmış ki hepsine de mercek altına aldık bilesiniz. Detaylı bilgi isterseniz hiç itirazımız olmaz. İnanın dudaklarınız uçuklayacak!
Sayın Mehmet ADAHAN, sizin kızın da kısa bir süre önce DAÜ’de istihdam edildiğini örendik. Kararı VYK aldı ama okul yönetimi ateş püskürüyor haberiniz olsun istedik.  Bu arada şu su deposu konusunu bir konuşmamız lazım!
Sayın Erdal ÖZCENK, DAÜ’ye yeni yasa hazırlıklarında komite başkanı olarak okulun yönetimin görüşlerinin çok da dikkate alınmadığı yönünde şikayet mesajları almaya başladık. Umarız yeni yasa eskisini aratmaz!
Sayın Ahmet SENNAROĞLU, BESKİ konusunda yapılan itiraz dilekçesinde sizin de imzanızın olması çok yakında partiden yolcu olduğunuz yönde değerlendirildi. Bu konuda bir açıklama yapmak ister misiniz yoksa biraz zamana mı ihtiyacınız var!
Sayın Mehmet ÖZİŞLEK, şu araç içinde köpeklerle birlikte yatma işinden artık bir vaz geçseniz diyoruz! Veliler ve öğrencilere örnek olma durumunda bulunduğunuzu biliyorsunuz değil mi? Koskoca okul müdürüne hiç yakıyor mu?
Sayın Savaş GERÇEK, devlet kurumları için ihale sonucunda yaptığınız bir işte 100 bin TL’lik bir aracı hala temin etmediğinizi öğendik. Konu Sayıştay’ın da önünde ve umarız en kısa zamanda bu eksikliği tamamlarsınız!
Sayın Erhan BERKSEL, hastanedeki kanser ilaçları konusunda gösterdiğiniz hassasiyet nedeniyle teşekkür ederiz. Madem ki konu polise de aktarıldı ve her hangi bir suç unsuru bulunmadı bizce de olay kapanmıştır.
Sayın Serhat AKPINAR, Ankara’da Başbakan Yardımcısı Tuğrul Türkeş ile görüşmeniz bazı rakipler arasında huzursuzluk yaratmış.  Yani sevineceklerine kıskanıyorlar değil mi? Tüm üniversiteler adına görüştüğünüzden hiç kuşkumuz yoktur…
Sayın Ali PİLLİ, Güzelyurt ve çevresinde kimsenin çözüme inanmadığını açıkladınız ama sizin bölgelilerin o kadar çok sorunu var ki artık sabır taşı da çatladı ve tuzla buz oldu! Acaba size karşı mı böyle davranıyorlar!
Sayın Metin BİLMEM, bir gardiyanın senelerdir tuttuğu günlükler elime ulaştı. Sizi pek ilgilendirmiyor ama öyle konular var ki bunun için kitap bile yazılır. Bu arada cezaevine giren portakalların içine aman daha dikkatli bakın!
Sayın Halil ORUN, ağır ateş teşhisi ile iki gün hastanede gözetim altında tutulduğunuzu öğrendik. Büyük geçmiş olsun. Yenge hanıma söyleyelim de sizi güzel bir bakıma alsın, Sıçak çorbayı önünüzden eksik etmesin!