Kral çıplak ama polis de çıplak!

Kelle koltukta, güneşin altında motosikletin üstünde Türkiye’den gelen protokole eskortluk yapan bir polis…

Kamyonların ağırlığıyla otomobillerin bile geçerken direksiyon hâkimiyetini kaybettiği başkentin göbeğindeki yolda arka tekerinin çukura düşmesi sonucu kontrolü kaybediyor ve ölümle burun buruna geliyor!

Türkiye Cumhuriyeti Büyükelçisinin gözleri önünde hem de…

Kaburga kemikleri, köprücük kemiği kırılarak bu kazayı atlatıyor!

Üstünde parçalanmış sade bir tişört…

Koruyucu dirseklikleri yok, koruyucu yeleği yok…

Neden?

Çünkü devlet babanın onu ölümden koruyacak ekipmana verecek parası yok.

Kaza olduktan sonra devlet erkanı geçmiş olsun ziyaretine gitmek için kuyruğa girdi.

Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Yardımcısı yaralı polisi ziyaret etti.

Ayağının tozuyla bu adadaki çarpık düzene şahit oldu.

Yaralı polisi hastanede KKTC Cumhurbaşkanı, Meclis Başkanı, Başbakan, Bakan, Büyükelçi ve Polis Genel Müdürü de ziyaret etti.

Hepsi de geçmiş olsun dediler!

Haberler fotoğraflar havada uçuştu…

Hadi desenize yolda bir sorun yoktu yol jilet gibiydi.

Desenize tüm motosikletli polislerimizin yazlık koruyucu ekipmanları var, onların can güvenliği bizim için çok önemli…

Diyemezsiniz çünkü kral çıplak, polisimiz de çıplak…

Polis haftası diyerek koşu, yarış, kutlama yapana kadar önce personelinizin can güvenliğini düşünün.

Polisimizin bu kazasında birinci derece suçlu bu yolu asfaltlamayandır, polisinin üstüne koruyucu kıyafet alamayanlardır ve bunun bedelini ödeyeceklerdir diyemedi.

Çünkü hepiniz oradaydınız ve hepiniz suçlusunuz.

Herkes kafasını kuma gömdü!

Hadi bakalım o çukur yolları yine asfaltlamayın, o karanlık yolları yine aydınlatmayın!

İlla bir insanımızın ölmesi mi gerekiyor harekete geçmeniz için.

Maalesef ölen de olsa bir şey değişmeyecek bunu da biliyoruz.

Ankara Kulisleri…

“Mansur Yavaş CHP’ye oy vermedi…”

CHP Konya Milletvekili Abdüllatif Şener’in, Kılıçdaroğlu'na oy vermediği itirafı gündemdeki yerini koruyor.

Eleştirilere karşı "kafa bulmak için söyledim" diyerek yeni bir açıklama yapan Şener ile ilgili tartışmalar sürerken bomba bir gelişme daha yaşandı.

"Mansur Bey CHP'ye değil İYİ Parti'ye verdi"

Seçim öncesi adı cumhurbaşkanı adayları arasında geçen CHP'li Mansur Yavaş hakkında çarpıcı bir kulisi, AK Parti Ankara Büyükşehir Belediye Meclis Üyesi Sinan Burhan, Yeni Akit'teki yazısında paylaştı:

"İYİ Partili bir dostum dedi ki, Mansur Bey 14 Mayıs seçimlerinde oyunu CHP’ye değil İYİ Parti’ye verdi. Emin misin dedim ?” Elbette” dedi. “İYİ Parti zaten Millet İttifakının bir parçası. O nedenle oy vermesinde mahsur yok” dedi. Ayrıca eski Özel Kalem Müdürü Yüksel Aslan ve Ankara Büyükşehir Belediye Meclisi eski İYİ Parti Grup Başkanvekili Adnan Beker’i İYİ Parti’den vekil yapan ya da katkı sağlayan Mansur Yavaş’tır. O nedenle oyunu İYİ Parti’ye verdi. Şeklinde açıklama yaptı. Cumhurbaşkanlığı adaylığında oyunu elbette Kemal Bey’e vermiştir. Ancak parti oyu CHP’ye değil İYİ Parti’ye gitti” diye konuştu. Bu bilgi yanlış ise Mansur Bey açıklama yapsın. Biz de düzeltelim. Ben kaynağıma güveniyorum. Bakalım CHP yanlısı yazarlar bu konuda ne söyleyecek?"

Süleyman Soylu'nun İçişleri Bakanlığı, 7 yılın ardından sona erdi. Yerine Ali Yerlikaya atandı. Gazeteci Tolga Şardan, Emniyet teşkilatında gerçekleşmesi beklenen 'tayin fırtınası' öncesinde Soylu'nun kadrosunda yer alanların bugünlerde fazlasıyla 'tedirgin' olduğunu söyledi.

t24'ten Tolga Şardan "İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın göreve gelmesiyle birlikte Emniyet teşkilatında tayin fırtınası bekleyişi başladı" diye yazdı.

Şardan'ın yazısının illgili bölümü şöyle:

"Soylu’nun yedi yıla yakın süredir "ilmek ilmek dokuduğu" kadrosu için artık uzatmalar oynanıyor.

Eski bakanın kadrosunda yer alanlar fazlasıyla tedirginler bugünlerde.

Erdoğan’ın bakan yardımcıları üzerinde yaptığı çalışmanın uzaması, Emniyet Genel Müdürü olarak görevlendirilecek kişinin de atanmasını geciktiriyor. Çünkü, mevcut Genel Müdür Aktaş’ın Bakan Yardımcısı olması gündemde. Aktaş, makamı boşaltamayınca yeniş genel müdürün atanması da uzuyor.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eski bakanlarının tamamına yakınından vazgeçerek başlattığı planını parti ve bürokraside de sürdüreceği öğrenildi.

Gazete Pencere'den Nuray Babacan'ın haberinde aktardığı kulis bilgisine göre Erdoğan, yeni dönemde Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) Başkanı olarak atadığı eski sözcüsü İbrahim Kalın'ın yerine atama yapmayacak.

"ERDOĞAN İHTİYAÇ DUYANA KADAR..."

İktidar kanadında, kapalı kapılar ardında, oldukça önemli makamlar için yarışın sürdüğü belirtilen haberde şöyle denildi:

"Öncelikle Cumhurbaşkanlığı kadrolarından başlayalım. Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu kez bir sözcülük makamı oluşturmamaya karar verdi. İletişim Başkanı Fahrettin Altun ile son atanan başdanışman Çağatay Kılıç'ın çok istedikleri bu makam ikisine de yar olmayacak. Gerekli açıklamalar Cumhurbaşkanı’nın bizzat kendisi tarafından yapılacak. En azından Erdoğan yeniden ihtiyaç duyana kadar böyle."

Buna göre İletişim Ofisi de sadece 'bilgilendirme' görevini sürdürecek. Çağatay Kılıç ise İbrahim Kalın'ın geri kalan görevlerini yapacak. Örneğin, Cumhurbaşkanı’na yurt dışı gezilerinde eşlik edecek, gerektiğinde çevirmenlik yapacak.

MESAJ KUTUSU

Sayın Alişan ŞAN, hazır maliyenin ödemeleri bir hayli hız kazanmışken yılan hikayesine dönen şu öğrenci burslarını da sıraya koyarsanız büyük bir amme hizmeti yapmış olacaksınız. Gençler bari okurken değil tatil yaparken parasız kalmasınlar zira iki aydır bu konuda ses seda yok!

Sayın Kasım KUNİ, polis teşkilatı çalışanları büyük özverilerle çalışırken onların bir takım eksikliklerinin olması kesinlikle kabul edilemez. Konuyla ilgili detaylı bir çalışma başlatmanız ve en kısa zamanda eksikliklerin giderilmesi artık şart oldu gibi gözüküyor değil mi?

Sayın Cafer GÜRCAFER, depremde risk teşkil eden binaların karot testleri yapıldığı halde binaların güçlendirilmesi konusunda nedense bir gelişme yaşanmıyor. Hükümet nezdinde baskı unsuru oluşturmanız ve daha fazla gecikmeden çalışmalara başlanması için inisiyatif üstlenmeniz bekleniyor…

Sayın Serhan AKTUNÇ, dün öğlen çok özel bir mekanda kilit isimlerle bir strateji yemeğinde görülmüşsünüz. Yemekte kendi partiniz dışında diğer partilerden nasıl oy toplayacağınız konusunda yeni bir çalışma başlattığınız söyleniyor. Hadi bakalım hayırlara vesile olsun…

Sayın Hasan SERTOĞLU, ara seçimlerde partinizin adayı için çalışma temponuzu bir hayli artırmış ve çok sayıda seçmeni etkilediğiniz konuşulmaya başlandı. Bakalım parti vekil ve bakanlarınız da sizin gibi seçime asılacaklar mı yoksa asılıyor gibi mi gözüküyorlar…

Sayın Hasan TAÇOY, Türkiye’de asgari ücrete yüzde 34 zam yapılınca şimdi tüm gözler buradaki komisyon toplantısına çevrildi. Bu arada patronlar bu oranı kesinlikle ödeyemeyeceklerini aksi halde bazı çalışanları durdurmak zorunda kalacakları yönünde mesajlar göndermeye başladı, gazanız mübarek olsun, zorlu pazarlık sizi bekliyor…

Sayın Turan BÜYÜKYILMAZ, ara seçimlerin hemen ertesinde yeni bir oluşum için düğmeye basacağınız iddia edilmeye başlandı. Konuyla ilgili uzun bir sessizlik döneminden sonra köy ziyaretlerine başlayacağınız söyleniyor, bakalım yeni bir oluşum ne kadar başarılı olacak hep birlikte göreceğiz artık değil mi?

Sayın Sami ÖZUSLU, siyasi kulislerde kent merkezlerinde hiç de fena değilsiniz ama kırsalda da tempoyu yükseltmeniz konuşulmaya başlandı. Bu arada boşta kalan TDP seçmenini de kesinlikle ihmal etmemeniz öneriliyor, haberiniz olsun istedik…

Sayın Selim SAYARI, Dış Basın Birliği’ne ait binada kiracı arkadaş uzun zamandır kira ödemeyince kendisini eleştiri bombardımanına tuttuğunuz söyleniyor. Hele de arkadaş paralı pullu olunca ne deseniz haklısınız. Siz yine de yargı yolunu seçin deriz…

Sayın Suphi COŞKUN, inşaat işlerinden sonra yeni sektörlere de el attığınız ve hayli de başarılı olduğunuz söyleniyor. Özellikle çocuklara yapılan yatırım geleceğe yapılan yatırımdır değil mi? Hayırlı işler bol kazançlar temenni ederiz…