Erciyes Üniversitesi tarafından İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü Kültür Merkezi'nde düzenlenen panelde konuşan Yoshinori, Kuzey Anadolu Fay Hattı'nın dünyadaki büyük fay hatlarından biri olduğunu, Endonezya ve Malezya'dan başlayarak Hindistan, Afganistan, Irak, Azerbaycan, Türkiye, Yunanistan, İtalya ve İspanya'ya gittiğini söyledi.
TSUNAMİ VE KIBRIS UYARISI
Olası bir depremin ardından tsunaminin de meydana gelebileceğini belirten Yoshinori, şunları kaydetti:
"Deprem nerede olabilir, diye soracak olursanız, öncelikle Kıbrıs'ın güneyinde olabilir. Denizin içinde bir deprem olursa tsunami de olabilir. Mesela bir bardağı salladığınızda küçük bir dalga meydana gelir ama büyük bir kovayı salladığınızda dalga daha büyük olur. Bunun için Japonya'da meydana gelen depremlerde tsunami büyük olur. Dünyanın en büyük depremi Şili'de oldu. O anda Japonya'da bir şey yoktu ama 23 saat sonra bize 5-7 metre yüksekliğinde tsunami geldi. Akdeniz, Ege ve Marmara Denizi'nde genel olarak bir metre yüksekliğinde tsunaminin meydana gelebileceğini söyleyebiliriz. Denizin bazı derin yerlerinde depremle birlikte kayma da olursa bu 3 metre yüksekliğinde olabilir."
Kayseri'de yaşanan depremlere de değinen Yoshinori, 3. derecede deprem bölgesi olan kentte 1717 ve 1835 yıllarında depremler olduğunu anımsattı. Yoshinori, fay hattı olan Kayseri'nin İstanbul ve İzmir gibi şehirlere oranla daha şanslı olduğunu kaydetti.
Erciyes Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fatih Altun ise depremi sadece yıl dönümünde değil, her zaman göz önünde bulundurmak gerektiğini ifade etti.
Deprem anında nasıl davranılması gerektiğinin önemine dikkati çeken Altun, şöyle konuştu:
"Bizim mutlaka deprem anında nasıl davranmamız gerektiğiyle ilgili ilkokuldan hatta anaokulundan itibaren tatbikatlar yaparak, çocuklarımızı gençlerimizi muhtemel bir deprem senaryosu için geliştirmemiz ve acil durumda ne yapacaklarıyla ilgili bilgilendirmemiz gerekiyor. Bunları her zaman sıcak tutmamız gerekiyor. İmkan varsa ayda bir bu provalar yapılabilir. Biz üniversite olarak yeni bir hastane projesi hayata geçirmek istiyoruz. İzolatörlü bir hastane yapacağız. Bunun en büyük avantajlarından bir tanesi depremden korktuğumuzdan değil, deprem anında muhtemel bir ameliyat hizmetinin aksamadan devam etmesini sağlamaktır."