İçteki sıkıntılar elbette yansıyacak!

Bizim bazı siyasiler hep işin kolay yolunu seçiyor…
Şimdi ortada bir müzakere süreci var ya!
Bazıları epey tedirgin olmuş ki gençleri bu konuda örgütlemeye çalışıyor…
Dikkat etsinlermiş!
Ülkeye sahip çıksınlarmış…
Dolduruşa gelmesinlermiş!
Bir sürü öğüt veriyorlar…
Sanki de gençlerin aklı fikri yokmuş gibi!
Akılları sıra onları yönlendirecekler…
Kendi çizgilerine sokacaklar!
En etkili konuşmaları da şu;
“İçteki sıkıntılar Kıbrıs sorununun çözüm sürecine yansımasın” diye tutturdular…
Tamamen şark kurnazlığıdır bu!
Kamuoyu genelde bilmiyor ama…
Bize bilgiler bir şekilde geliyor işte!
Hele de istihdamlar konusunda…
Örgütlerde kıran kırana savaşlar yaşanıyor!
Ortak çıkar şu;
İlla ki bizim partiden olacak, illaki yapılacak olan istihdamlar iki parti tarafından eşitçe paylaşılacak!
Kasaba politikasına devam…
Başka partili olursa olmaz!
Komşunun çocuğu hiç olmaz…
Sadece bizim gençler istihdam edilecek!
Diğerleri ötekileştirilecek…
Gerekçe de şu;
O parti yaptı, şimdi sıra bizde!
Sonra da içteki sıkıntılar yansımasın değil mi…
Çünkü gençler ahmak, gençler siyasilerin aklına muhtaç!
Yok efendim hiç öyle değil…
Kıbrıs müzakerelerinde şu anda net hiçbir şey yoktur!
Onun için kimse kimsenin aklını çelmeye çalışmasın…
Zamanı gelir, eğer ortaya bir plan konursa her kes elini vicdanına koyar, kararını verir!
Devletin kaynaklarını dağıtırken onlara bir şey yok…
Ama iş siyasete geldi mi, hele de Kıbrıs sorunu oldu mu gençler bizim gençler oluveriyor!
Yok öyle yağma…
Bu ülkede herkesin hür bir iradesi var, herkesin aklı çalışır, kimseye empoze fikirler dayatmayın!
İçte elbette sıkıntılar yaşanır, her ülkede olduğu gibi bizde de var…
Ama bizim farkımız ülkede yanana sıkıntıların sebebi tamamen siyasiler!
Patronaj sistemi ile yönetilirse de geldiğimiz nokta bundan daha iyi olamazdı zaten…
Partizanlık devam, popülizm devam, adam kayırma ve rozete göre muamele devam!
Sanki bu ülkede iç sıkıntıları uzaydan gelen siyasetçiler yaratıyormuş gibi bir hava yaratmaya çalışıyorlar…
Kimse kusura bakmasın bundan böyle!
İç sıkıntılar sizin eserinizdir ve bu elbette bir yerlere de yansıyacaktır…
Ahkam kesmeye bir son verin artık!
 
 
TDP-TKP sidik yarışı!
 
Önce TKP,
Sonra BDH,
Sonra TDP,
Ve bölünme!
TDP bir yanda, TKP diğer yanda…
Sadece yazık ediyorlar, ben onu bilirim!
Ayrılıklar doğaldır, her partinin başına gelebilir…
Ama böylesi hoş değil!
Yıllarca birbirlerine omuz verenlerin şimdi bireysel çıkarlar için hakarete varan suçlamalarından iki parti de kaybeder hepsi o…
Lütfen bu sidik yarışına bir son verin artık!
En önemlisi de siz bu çirkin yarışı sürdürdüğünüz müddetçe toplum kaybedecek…
 
 
Dikmen çöplüğü kime veriliyor!
 
Daha doğrusu eski Dikmen çöplüğü…
Hani şu patlama oldu mu sadece Lefkoşa’yı değil bütün çevreyi duman altı eden çöplük!
Buranın ıslahı başarıyla gerçekleştirildi,ağaçlandırıldı resmen piknik alanı haline getirildi…
Ama gelin görün ki meğerse birileri buraya fena halde takmış!
İlla ki alacak ve koca binaları oraya oturtacak…
Çünkü bu ülke vatandaşının nefes alacağı yeşil alanlara ihtiyacı yok!
Hükümet yetkililerini uyarıyoruz…
Halkın tepkisi büyük olur!
 
 
 
En fazla restoranlar istiyor!
 
Önceki gün kaleme aldığımız yazı…
“Sosyal medya kahramanlarına kötü haber” başlıklı!
İki gündür bu konuda çok sayıda telefon ve mesaj alıyoruz…
Çünkü sosyal medyada bu konuda en fazla mağdur olan kesim restoran işletmecileri!
Yalan dolan haberlerle kamuoyu yanıltılıyor ve karalama kampanyaları yapılıyor!
Bilişim Yasası olmadığı için de yapanın yanına kar kalıyor…
Bu yüzden buradan hükümet yetkililerine seslendiler!
Yasanın bir an önce uygulamaya geçmesini istediler…
Mesajı olan alsın artık!
 
 
Ne yaptın Pavlikkas!
 
Adam Güney’den geldi Mağusa’da kuyumcu soygunu gerçekleştirdi…
Pavlikkas şimdi yasalar önünde hesap veriyor!
Yani çalan Rum, çalınan Kıbrıslı Türk…
Oysa şimdiye kadar bütün imaj tam tersiydi!
Kıbrıslı Türkler hırsız, barbar ve çağ dışı olarak yazılıp çizilirdi Rum basınında…
Bakalım şimdi ne yazacaklar doğrusu çok merak ediyorum!
Pavlikkas bütün dengeleri değiştirecek bir suça karıştı…
Beceremedi de!
 
 
Akıncı’dan YÖDAK’a jest!
 
YÖDAK’ın bina sorunu olduğunu geçenlerde kaleme almıştık…
O harabe binadan çıkması için yetkililere seslenmiştik!
Cumhurbaşkanı Akıncı duymuş…
Hatta YÖDAK için yeni bir bina bile bulmuş!
Devlete ait bir bina ve boş…
Umarız olur!
Ama neresi olduğunu yazamayız çünkü söz verdik…
Devletin başka kurumları balıklama dalmasın diye!
 
 
MESAJ KUTUSU
 
Sayın Teberrüken ULUÇAY, bütçe görüşmeleri sırasında yaptığınız konuşmalarda devlet arazilerinin yağmalanması konusunda ciddi bilgiler verdiniz ama bir türlü detaya inemediniz! Hem de muhalefetteyken bundan daha iyi fırsat mı olurdu!
Sayın Katip DEMİR, belediyeniz sınırları içinde bulunan sahile sıfır arazide çok derin bir inşaat çukuru açıldı ama duyduğumuza göre bölgeye belediyeden tek bir yetkili bile gitmemiş! İnsan bir merak eder de bir iki görevli gönderir değil mi ama!
Sayın Mehmet HARMANCI, dikkatli okurlar soruyor Lefkoşa sınırları içinde yer alan üç gece kulübü konusunda işlem başlattınız mı diye! İnsanın başına gelirse meraktan gelirmiş ama işte vatandaş şu sıralar tıpkı hafiye gibi!
Sayın Akıle BÜKE, Cumhurbaşkanı Akıncı sizi YÖDAK’a atadı ama yeni bina arayışlarını da ihmal etmedi! Çok yakında o derme çatma yerden çıkıp çok daha modern bir binaya taşınıyorsunuz, sevildiğinizi bilin olur mu!
Sayın Gürkan KARA, Türkiye’den hibe edilen ve yakında gelecek olan kamyonların sağ direksiyonlu olduklarını memnuniyetle öğrendik. Zira tersi olsaydı o kamyonları bu adaya kolay sokamazdınız değil mi!
Sayın Bülent ARKIN, Çevre işlerinden de sorumlu bakanlık koordinatörü olarak Kumyalı’daki sahil yağması konusunda bir şeyler yapıyor musunuz yoksa siz de sessiz kalmayı mı yeğleyeceksiniz! Şu eski evrakları bir karıştırıverin bir zahmet!
Sayın Bülent DİZDARLI, yaşam ile ölüm arasında gidip gelen Batuhan’ın yeniden hayata dönmesinde başta siz olmak üzere bütün ekibinizin büyük payı var! Bu zor günlerde bu haber vatandaşlar için de iyi bir doping oldu, başarılarınızın devamını dileriz!
Sayın Yusuf KISA, şirket olarak gıda yardımlarına Karpaz bölgelerinden başladığınıza göre acaba gelecekte aktif siyaset olabilir mi! Bizde siyasette bu bir gelenektir zira! Şaka bir yana gazetenizin yeni yaşını kutlar uzun ömürlü olmasını temenni ederiz!
Sayın İsmail ARTER, Mağusa halkı kentin en işlek merkezine hem de çok büyük bir karga heykeli dikilmesi için imza kampanyası başlatmaya hazırlanıyor! Kolları şimdiden sıvayın deriz. Bu hem dünyada bir ilk olacak diyorlar…
Sayın Hişam TERAZİ, muhterem validenizin vefatını üzüntü ile öğrendik. Merhumeye Tanrı’dan rahmet size ve aileye sabırlar dileriz. Allah geride kalanlara sağlıklı uzun ömürler nasip etsin artık…
Sayın Ahmet LATİF, yani sizin de şanssızlığınız hep gazetecilerle ters düşüp sonra da manşetlerde boy göstermek her halde! Acaba arayı biraz sıcak tutsanız da biraz hoşgörülü davransanız fena mı olurdu yani!
Sayın Erhan ARIKLI, siz artık bir parti genel başkanısınız ve basın bildirileri ile birlikte yeni çekilmiş fotoğrafları da servis ederseniz medya için çok iyi olur değil mi! Bu arada Lefkoşa dışında ilçe binalarını ne zaman açacağınız da merak konusu olmuş…
Sayın Hüda HÜDAVERDİ, siz tam siyasetin göbeğindeyken oğlanı da aktif siyasete bulaştırmak artık tamamen bir genetik konu değil mi! Bu uzun yolda kendisine başarılarla dolu bir siyasi dönem dileriz, artık ne varsa gençlerde var…
Sayın Emir ERSOY, avda siftah dahi yapamayınca bahçedeki ev tavşanlarına rağbet ettiğiniz söyleniyor! Demek ki bu karda kışta hiç zahmet etmeden bu işe çare buldunuz desenize! Aklın yolu elbette birdir…
Sayın Mehmet EŞ, TKP’ye günlük bir gazete kazandırmak için yoğun bir çalışma temposu içinde olduğunuz söyleniyor! Zor ve yorucu hem de masraflı olacak ama artık bu bir gelenek oldu değil mi! Hayırlara vesile olsun artık…
Sayın Nazım ÇAVUŞOĞLU, iyide birisi çıktı da bundan sonra performansı yüksek ürünler yetiştirme kararı aldı ya ne mutlu bize! Umarız artık bundan böyle devlet haybeden kuraklık parası filan ödemeyip bu paralar daha iyi değerlendirilir…