“Hedefsiz, vizyonsuz ve başıboş…”

Bugün Ercan fiyaskosundan filan bahsetmeyeceğiz…

Orada acele işe şeytan karıştı ve devlet erkanı Reis’in talimatını yerine getirsin diye apar topar, fazlasıyla aceleye getirerek kurdela dualarla kesildi uçaklar inmeye başladı!

Neyi anladık, öyle dualarla, inşallah ve maşallahlarla olmuyor bu işler…

Bilgi ister, beceri ister, çalışma ister!

Turizm ülkesinde turiste rezil olduk, bunu bilir bunu söyleriz biz…

Konu yine turizm!

5 Yıldızlı kumarhanesi olan otellerin tümü dolu…

Hem de uçuk fiyatlarla!

Peki ya beş yıldızlı ve kumarhanesi olmayanlar…

İşte burada da işin uzmanı bize uzman mektubu göndererek duygularını paylaşmış!

Geçmişte Turizm Bakanlığı Müsteşarlığı da yapmış İsmet Esenyel kardeşimizin gönderisini noktasına virgülüne dokunmayan paylaşıyoruz, zira kulağa küpe olacak çok şey var:

Acaba Turizm Sektörünü yöneten hükümet yetkilileri aşağıdaki hedefler ile ilgili son bir buçuk yılda TEK BİR açıklama yaptılar mı?

Turizm sektörü ve ekonomisi siyasi ve ekonomik günlük yaşamın getirdiği sebep ve sonuçlardan dolayı etkileniyor. Döviz yükseliyor, maliyetler çoğalıyor, doğrudan ulaşımın olmadığı Kuzey Kıbrıs tek kelime ile kan ağlıyor.

Bu etkileşimin doğrudan bertaraf edilmesinin yegane koşulu, siyasi kaygılardan ayrıştırılmış, ülkenin önünü açmaya yönelik geliştirilen orta ve uzun vadeli stratejik hedefler.

Getireceksin meclise beş yıllık orta vadeli planı, hükümetler değişse bile bu plan işleyecek ve ülke turizmi doğru bir istikamete doğru yol almasını sağlayacaksın. Daha sonraki beş yıl ise uzun vade yani stratejik plan adını alacak.

Bazen bu stratejilerin içerisinde, tıpkı bir futbol maçının oynandığı ve o anı kazanmaya yönelik geliştirilen taktiksel hamleler de olabiliyor . Bu taktiklerin yine de stratejinin getirdiği bir bütünün parçası gibi düşünülmesi de gerekmekte.

Bu bakış açısı ile TC Kalkınma Ekonomik İşbirliği ( KEİ ) Ofisince desteklenen, Turizmde toplumsal kalkınmayı hedeflerini geçmişte ortaya koymuştuk. Sevgili Tufan Erhürman Başbakanlığındaki Hükümet ; o dönemde gerçek turizm vizyon ve hedefleri ortaya koymuştu. Biz bu hükümet programına giren planları TC yetkilileri ile değil, biz yazmıştık ve programa konmuştu. Bunlar öyle kolay işler değildi açıkçası.

Bu amaçla OVP ( Orta Vadeli Planın ) gerçekleşmesine önemli katkıları olan o dönemin Turizm sektörümüzün tüm sivil toplum kuruluşların, birliklerin, turizm sektörünü etkileyen ve uygulayan yerel yönetimlerin ve turizm akademisyenleri ile açıkça çok özverili çalışmalar yapmıştık.

Bu stratejik plan ana hatları ile hangi başlıklardan oluşmalı içerisinde neler vardı?

1-Çalışmanın Nedenselliği

2-Çalışmanın Akışı

3-Turizmde Gelecek Trendleri  

4-SWOT Çalışması Sonuçları

5- Turizmde Öne Çıkan Alanlar İçin Eylem Planlaması

6- Turizmin Misyonu

Genel özet ve ana esaslar

Yukarıdaki altı ana başlığın tüm detayları şimdiki yetkililer tarafından devam ettirilmedi. Ettirilmediği gibi, ortaya şimdi ( son hükümetin turizmde hiç bir hedefi yok.)

  1. görüyorsunuz Lale devri gibi ülke uçuruma sürüklenirken ortaya bir vizyon , planlama , açıklama yok. Sektör kendi kaderi ile baş başa bırakıldı. Lapta, Alsancak, Karpaz bölgesinde küçük tesislerin bir çoğu kapandı. İlgilenen yok, turizm sektörü ile ilgili ortaya konan bir açıklama yok. Hiç bu kadar kötü olmamıştı.
  2. koyduğum turizm destinasyon yönetimi ve Kuzey Kıbrıs turizm planından nelerin beklendiğini ve nasıl beklentilere cevap vereceğini ana hatları ile kendi görüşümü aktarıyorum. Belki birileri okur da “Show business “ den uzaklaşılır diye . Açıkçası daha önceki yapılan benzer çalışmalardan da harmanlayarak yaptığım bu saptamaların ve hamlelerin; turizm sektörümüzde önemli mihenk taşlarını oluşturacağına inanmaktayım.

1. Dünyanın tartışmasız turizm destinasyonlarına koyduğu multiplier effect ( çarpan etkisi ) ve ayrıca doğrudan ve dolaylı faydaları ile turizm endüstrisi ve ekonomileri , özellikle artık turizm sektöründe zirveye yerleşmiş ülkeler yerine; turizm sektöründe gelişimini tamamlamamış ülkeler için hizmetler sektörü ve teknoloji dünyası krizlerden çıkış yolları olarak bilinmektedir. Bugün Türkiye Cumhuriyetinin dış ticaret açığının nerede ise bir yılda yarısını kapatan 50 milyar USD gelir ile Turizm Endüstrisinin kendisidir.

2.Kuzey Kıbrıs’ın genel ekonomisi içerisinde olan ortak hedefimiz ; ülkemizin refah seviyesini yükselterek planlı ve istikrarlı ve sürdürülebilir bir kalkınmanın hedeflenmesidir. Esasta Turizm Sektörü öncelikli ve sürükleyici endüstri olarak belirlenerek ülkenin lokomotif sektörü haline getirmek olmalıdır.

  1. kendi nev-i şahsına münhasır siyasi ve ekonomik şartları turizm sektörünü artık tüm devlet mekanizmaları sahip çıkmaya başlamalıdır. Kuzey Kıbrıs turizm siyaseti bir hükümet politikası olmak yerine devlet politikası olma yönünde hükümetler üstü bir konumda olmalıdır.

4-Kuzey Kıbrıs Turizm endüstrisi son yıllarda turizm ürünün neler olması gerekliliği yönünde bizlere önemli gelişimler sunmuştur. Bu amaçla; Turizm ürünü, bir misafirin gideceği destinasyonda kendisine sunulan herhangi bir şey olabilir. Turizm ürünü; doğal, kültürel ve tabiat güzellikleri ile misafir memnuniyetini gerekli kılacak olan her şey ve sunulan üründeki orijinallik ve farklılık bu ürünün gelişimine yardımcı olacaktır.

5- Ülkemizin kurulduğu yıllardan beri ( 1983 yılı ) esasen beş önemli ekonomik aşamadan geçmiş, son yıllarda ekonomik gelişme ve turizm gelirlerimizde çok önemli mesafeler kat edilmiştir. Bu özellikleri ile , gittikçe deniz ,kum , güneş turizmi yanında SIT dediğimiz (Special interest toursim ) özel ilgi turizmi ve alternatif turizm modelleri de önemini artırmaktadır. ( spor turizmi, inanç turizmi, kültür turizmi, eko-agro turizm, sağlık turizmi, eğlence turizmi )

6-.Kuzey Kıbrıs bir ada ülkesi olduğundan mevcut doğal kaynaklarımızın dikkatli ve verimli kullanımı büyük önem arz etmektedir. Bu sebeple, ülkemiz turizm sektöründe sürdürülebilirlik esasları çerçevesinde hareket edilerek sürdürülebilirlik ilkelerinin benimsendiği turizm politikaları geliştirilmesine özen gösterilmelidir.

Diğer yandan, kitle turizmi, genellikle ürün kalitesinden çok fiyat yönü ile uluslararası piyasalarda yerini alan turizm şeklidir. Yatak kapasitesi ve diğer seçenekler ele alındığı ve bir de fiyat yönünden değerlendirildiği zaman, Kuzey Kıbrıs’ın siyasi konjektürel yapısından dolayı nispeten daha maliyetli ulaşım ve uzun zaman gerektiren ulaşım olanakları ülkemizde bu tür turizm modelinin istenilen seviyeye ulaşmasına olumsuz etki yapmaktadır. Yeni açılan Ercan Havalimanı ile ulaşımda fiyat politikası ve ülkeye maliyeti düşük fiyat politikaları bu anlamda benimsenmelidir. Ülkeye uçan uçak şirketlerine taban fiyat, tavan fiyat şartı ve ilkeleri getirilmelidir.

7-KKTC insan kaynaklarının sürekli olarak turizm sektöründe istihdam edilmesi ve turizm sektörünün daha verimli olması için turizm sektörünün tüm yıla yayılması adına yerli ürün kullanımlarının da kaçınılmaz olduğundan dolayı ülkemizde alternatif turizm modelleri geliştirilerek turizm ürünü daha güçlü bir hale getirilmesi sağlanmalıdır. Antik liman bu anlamda ivedilikle renovasyon ve restorasyon süreçleri tamamlanmalı, ülkenin en büyük turizm marka değeri sektörün hizmetine sunulmalıdır.

8-Turizm Strateji Planı’nın amacı KKTC’nin kendine has koşulları ve kısıtlamaları düşünüldüğünde; bölgesel farklılıkları göz önüne alan; doğal çevreye, tarihi mirasa ve kültürel dokuya duyarlı ve sahip çıkan; sürdürülebilir niteliğinin yanı sıra yerel kaynak kullanımına uygun, yaratılan ekonomik katkının ülke içinde kalması ile ülke ekonomisine katkıda bulunan; toplam kalite anlayışını benimseyen ve sürekliliğini koruyacak bir devlet politikası olarak turizm yapılanmasını gerçekleştirecek planlar ortaya ivedilikle konulmalıdır.

9- Hizmet kalitesinin özellikle turizm ürünümüzün dış dünyada daha olumlu algılanmasına ve saygı duyulmasına başlandığının bir sürece girilmelidir. İnsan kaynakları eksiği “ Turizm Örgütleri, Üniversiteler ve Turizm Bakanlığınca” yapılacak olan bienal veya turizm şuralarınca karara bağlanmalı ve kaliteli yetişmiş eleman açığı bu anlamda ele alınmalıdır. Bu sürecin olumlu anlamda etkilemesine sebep olan yeni açılan oteller, çalışan kesimlerin daha eğitimli olması, tur operatörlerinin daha etkin çalışması ve özellikle Turizm ve Çevre Bakanlığının ilgili sektörlere olası destekleri sonucunda adamıza gelen turist memnuniyetinin de aynı oranda artması gerektiğini stratejik planın önemli bir parçası olacaktır.

Yerel ürünlerin kullanmanın ön sıralara çıkarıldığı, tesislerimizin uluslararası standartlarda kurumsallaştığı, turizm ürünümüzün bir marka haline getirildiği, bunlara ek olarak son yıllarda çevresel faktörlerin; hem kamu hem de özel sektör hassasiyetleri düşünüldüğünde çevresel faktörlerin korunması ve geliştirilmesi de ayrıca bu stratejik planın önceliklerindendir.

10. Turizm Strateji Planı’nın ana hedefleri;

1 - Ürün geliştirmede bölgesel farklılıkların ön plana çıkarılması,

2- Sürdürülebilir turizm modelinin oluşturulması,

3- Turizm endüstrisinin tüm ülkeye yayılması ve 12 ay boyunca canlı tutulması,

4- Turizmde destinasyon imajını yükselterek, genel turizm kalitesinin gelişimine katkıda bulunarak Kuzey Kıbrıs Turizm ürününün pazarlanmasına katkıda bulunulması

5- Mevcut sosyal ve kültürel yaşam şekli erozyona uğratılmadan, turizmde yerel halka dayalı bir gelişim modeli benimsenmesi.

6- Turizm bilincinin artırılması için turizm eğitimine yardımcı olacak şekilde bölgesel turizm eğitimi veren okullarının arttırılması.

7- Turizm ürünlerinin yerli ürünlerden oluşacak şekilde bölgesel üretimin ilgili turizm örgütleri, bölgesel üreticiler birlikleri aracılığı ile turizm endüstrisinde kullanımlarını çoğaltılması.

8- Çevre ve doğa koşullarını turizm sektörünün hak ettiği standartlara çekerek bu alanlarda stratejik plan çerçevesinde iyileştirmeler yapılması ve sürdürülebilir ayrıca çevreye duyarlı turizmcilerin yetiştirilmesine katkı konulmasını sağlaması.

9- Genel hedefler saptandıktan sonra bunları gerçekleştirmek için genel ve bölgesel stratejiler geliştirilmelidir. Tüm bunların tam anlamıyla gerçekleştirilebilmesi ve ülkemiz turizminde süreklilik sağlanabilmesi için

a- Fiziki Planlama ve bölgesel taşıma kapasitesi

b- Turizm Gelişim Planı ve tanıtıma yönelik planlamanın oluşturulup en kısa sürede sonuçlandırılması gerekmektedir.

Türkiye’de olduğu gibi hızlıca “ Turizm Tanıtma ve Pazarlama özerk ajansı “ kurulmalıdır

c- Turizm ve Çevre Bakanlığı Stratejik turizm planı hazırlarken öncelikli hedefler orta vade planları düşünüldüğü zaman; 2025 yılına kadar 35 bin yatak, 1.5 milyon turist, 1.5 milyar dolar gelir, 2028 yılı sonunda 40 bin yatak 2 milyon turist ve 2 milyar dolar gelir hedeflenmelidir. Pandemi münasebeti ile 2025 hedefleri 2027 yılına kaydı. Bu hedeflere ulaşmak için ülkemizdeki turizm sektöründe hızla artan ve gelişen inşaat sektörü ve kiralanan ev, konut ve villaların yatak kapasitesi olarak görülmesi ve devlete vergi anlamında katma değer getirmelerinin sağlanması.

d- Girne bölgesinde inşaatları başlamış ama henüz bitmeyen, ayrıca Bafra kıyı şeridindeki tesislerin ve oradaki turizm alanlarının potansiyelin de artan bir ivme ile sektöre kazandırılmaya başlamaları Batı Bölgemizin (Akdeniz Köyü –Güzelyurt, Lefke Bölgesi ) neticesinde bu turizm strateji planındaki hedeflere ulaşmasına yardımcı olacaktır.

Samimi iseler Levent Abi gelsinler hiçbir maddi kazanç beklentisi olmadan; Popülist yaklaşım göstermeden, bu güzel ülke uğruna bizlerden yardım istesinler. Tek kelime ile gerçekten de neyin nasıl yapılacağını bilmiyorlar. Çok geç oluyor artık gerçekten. Hem de çok.

Kaybeden, eriyip biten bir turizm dünyamız oluyor . Yazık oluyor bu ülkeye Levent Abi.

Genç meslektaşları bu konuda eğitsinler diye çağrı yapmışsın Levent Abim. Turizmi bilmek, yönetmek, içinden gelmek, otelcilik sektöründe yıllarca çalışmak ve o dinamizmi bilmek ve koklamak gerekir. Bunlar uzmanlık isteyen konular, siyasi popülizm yaparak kimi ve veya kimleri yetiştireceksin ki abi ?

İşte böyle hedefsiz, vizyonsuz başı boş, kaderine terk edilmiş bir sektör.

Siyasi güç zehirlenmesine yakalanan insanlar; kendilerini dev aynasında görür. Kimseden bırak bir görüş yardım almayı, kendisini bu uğurda yetiştirmiş insanları harcamak için, kendilerine rakip görürler ve etraflarından uzaklaştırırlar.

Bu siyasetin her bakanlığında var olan günlük Sarayönü zihniyeti. Keşke doğru bir icraat yapılsa ve biz de alkışlayalım, övelim Levent Abi

Sevgi ve Saygılarımla

Prof. Dr. İsmet Esenyel

GAU Rektör Yardımcısı

MESAJ KUTUSU

Sayın Emrullah TURANLI, Yeni Ercan sorunlarla olsa da açıldı ama sadece sizden tek bir açıklama bile gelmedi, bu sessizlik iyiye alamet değil. Yaşanan elektrik kesintileri konusunda herkes birbirini suçlarken konuyla ilgili sizden detaylı bir açıklama bekliyoruz!

Sayın İzlem Gürçağ ALTUĞRA, devlet hastanelerinde özellikle yabancıların oluşturduğu refakatçı ve bakıcı çeteleri oluştuğunu biliyor muydunuz? Hasta ve yakınlarından bu konuda yoğun şikayet mesajları gelmeye başladı, haberiniz olsun istedik!

Sayın Ahmet ÜNSAL, sosyal medyada yoğun tepkilere neden olan Apastolos Andreas manastırının bulunduğu yere cami projesi konusunda detaylı bir açıklama yaparsanız yanlış yorum ve değerlendirmelerin de önüne geçmiş olursunuz. Umarız da söylentiler doğru değildir…

Sayın Serdar DENKTAŞ, Ankara’ya çağrılarak Cumhurbaşkanı Cevdet Yılmaz’la yaptığınız görüşmenin çok ama çok özel olduğu konuşulmaya başlandı. Bu konuda bahse tutuşanlar da bile yok değil, kimi Cumhurbaşkanlığı seçimleri nedeniyle diyor kimi de yeni bir oluşumdan bahsediyor…

Sayın Erhan ARIKLI, Yeni Ercan’ın elektrik akımını hem de alçakça sabote edenleri emniyet güçlerine ihbar ettiniz mi? Bu konularda sosyal medya paylaşımlarından önce resmi kurumlarla işbirliği yapmanız çok daha doğru olacak görüşündeyiz…

Sayın Mehmet KIRAL, pek kıymetli ağabeyinizin zamansız kaybını üzüntü ile öğrendik. Merhuma tanrıdan rahmet size ve tüm sevenlerine sabırlar dileriz. Allah geride kalanlara sağlıklı uzun ömürler nasip etsin…

Sayın İsmet ESENSEL, yılların turizm tecrübesiyle kaleme aldığınız yazınız umarız turizmde yaşanan perde gerisi gerçekleri de gün yüzüne çıkaracaktır. Tecrübelerinizden yararlanıp da dikkate alırlarsa ne ala, aksi halde Allah’a havaleyiz artık değil mi?

Sayın Sümer AYGIN, kardeşinizin vefatını üzüntü ile öğrendik, merhuma tanrıdan rahmet size ve tüm aileye başsağlığı dileriz. Allah geride kalanlara sağılıklı uzun ömürler nasip etsin…

Sayın Kemal BAŞAT, elektrik kesintilerinden dolaya yaşanan ev ve iş elektrikli araçları arızalarını eğer kuruma ispat edip dilekçe verirseniz çok büyük ihtimalle zararınız karşılanacaktır. Tabi ki kurumda sağlam bir torpiliniz varsa, en azından denemekte yarar var değil mi?

Sayın Bilbay EMİNOĞLU, dün bir iş insanının sosyal medyada yaptığı suçlamalar nedeniyle cevap hakkınız doğdu ve kesinlikle de bu suçlamalara yanıt vermek gibi bir sorumluluğunuz var, temiz medya için bu hayati önem taşıyor, bilmem anlatabildik mi?