Etik değerler çok duyduğumuz ve de artık çağımızda neredeyse yok denebilecek kadar az olan, belki de insanlığın en önemli değeri veya yazılı olmayan en güçlü yasası. Etiklik sosyal kültürel ve temelinde aile bireyleri ile öğrenilen bir olgu. Anlaması zor değildir, etik değerler ya da ahlaki bütünlük, tüm yaşayan varlıkların temel haklarına, saygı ile birlikte güven aşılayan bir bilgeliktir.
* * *
Dedik ya yazılı değildir, ancak yazılan her yasadan daha güçlüdür. En temelinde senin olmayana el sürmezsin, senin olanı sarar sarmalar sahiplenir ve korursun. Ve bunun dini veya hukuki bir yasası yoktur, bireyin kendini en temel yaşamsal bilgi ile donatması yeterlidir.
* * *
Etik değer yalnızca sizde olması yeterli değildir, ancak kendi vicdan muhakemenizde sizin rahat uyumanızı sağlar, eğer ki kendinizi doğru ahlakla donatmışsanız tabi ki. Eğer ahlaki etik değerlere sahipseniz, karşınızda ki bireylerin de bu doğrultuda olması gerekir. Dedik ya sizin olmaya el sürmezsiniz, sizin olan tüm her şey, ki bunlar isminizden daha büyük olan, karakterinizi tamamlayan, ruhunuzu huzurla dolduran şeyler sizindir gerisi değil.
* * *
Sizin olmayana el sürmediğiniz gibi bir başkası da sizin etik değerlerinizi korumak zorundadır. Peki nedir insanın tamamen kendine ait olan, koruması gereken değerler? kişi birey yapan her şey diyebiliriz, yani para, mal mülk değil söylediğimiz daha karakteristik olanlar. Ancak dış etkenler de etikliği belirleyen faktördür.
* * *
Diyelim ki bir şirket çalışanısınız, orada gelişen etik değerler, yine kendi kişiliğinizin yansıması olacaktır. Şirket içi olan biteni kendinize saklamak da bir etik değer görülebilir, yalnız çok belirgin bir çizgi vardır, şirket içinde bile olsa en belirgin adaletsizliğe sesiz kalmak ettik değildir, çalışan haklarını gasp eden bir işvereni koruma ta etik değildir. Sırf şirket içerisinde ki tüm etik dışı tavrı, birileri yazar söylerse ona karşı koymak ta ettik olmayacaktır.
* * *
Bu durum devlet dairelerinde, kamu hizmetlerinde de geçerlidir, bireyi sevmeniz gerekmez ona hizmet götürürken, siz işinizin etik değerlerini yerine getirirsiniz, o insan olmanın değerlerini yüceltir.
* * *
Herhangi bir makama gelmeniz, hatta seçimler kazanıp hükümetler kurmanız, cumhurbaşkanı olmanız, başbakan olmanız, daha da dikkati olmanızı gerektirir. Etik olabilmek dedik ya bilgelik ister, eğer o düşünme tarzına sahip değilseniz o makam seviyesinde aslında siz bir hiçsiniz. Halkına hizmet etmekten uzak, sizi besleyen odaklara dayanır ve etik dışı veya daha net söylemek gerekirse ahlaksız bir yönetici olursunuz.
* * *
Dedik ya etik olmak en temel sosyal yaşantı biçimidir, ve en belirgin özelliği adaletsizliğe, eşitsizliğe, hukuk dışılığa vs sesiz kalamamasıdır, eğer ki bunlara sesi kalınırsa, değim yerinde ise tam bir ahlaksız olursunuz. Etik olabilmek çok ince bir iştir bu birazda iki böcekten biri olan kelebeğe kıyamazken, hamam böceğini nasıl yok edeceğinizi, planlamaya benzer. Oysa ki ikisi de böcektir, görsel olarak size ne kadar farklı görünse de böcektirler. Bu ayrımı iyi analiz edip, kendinize kaliteli ve de etik bir yaşam bicimi edinin.
Behiç Anibal