Çok ilginç geldi bana…
Sağ partilerde Eroğlu faktörü çok güçlü iken, neden yaşanan olumsuzluklara müdahil olmuyor diye.
Yani bugün baktığımız zaman DP-UG’nin de UBP’nin de tek yön verici gücü Eroğlu’dur. Bu da gün gibi ortadadır.
Belediyeler ile ilgili yaşanan krizde de Cumhurbaşkanı Eroğlu’nun uzlaşıcı rol üstlenmesini beklerdim.
Cumhurbaşkanlığı seçimlerine hazırlanan Eroğlu için yaşananlar elbette ki önümüzdeki Cumhurbaşkanlığı seçimlerine olumlu yansımayacaktır. Hatta ve hatta iddia edebilirim ki Belediye seçimleri Eroğlu için büyük bir handikap olacaktır. Ama işin ilginç yanı Eroğlu’nun her iki parti ile olan samimiyeti ve iletişimi ortada iken neden tüm bunlara müdahil olmadığıdır.
Geçtiğimiz günlerde sanal ortamda yayınlanan ve tepki ile karşılanan fotoğraf şuan Eroğlu’nun neden müdahil olmadığını sorgulatıyor. UBP’nin Lefkoşa adayı olan Sertoğlu belediye başkanlığı için teşvik edilmiş, daha sonra adaylıktan bir anda çekilmesi kafalarda birçok soru işareti bırakmıştır.
UBP Genel Başkanı Özgürgün’ün de daha önceleri Sertoğlu ile olan uzlaşmazlıkları gündem olmuş ama kısa süre sonra bu durum örtbas edilmişti. O dönem yaşananlar, bugün her şeyi daha net ortaya koymuştur.
Sertoğlu’nun adaylıktan çekilmesinin akabinde Faiz Sucuoğlu’nun Deniz Dana’ya verdiği destek bir anda yaşanan bu olayların sanki önceden planladığının işaretiydi.
Tüm bunlar yaşanırken UBP kendi içinde yaşadığı çelişkilerle nasıl toparlanacak bilemiyorum ama umarım seçime yaklaşırken bu sorunlar çözümlenir ve halk da kararını sandıkta rahatça verir.
28 belediye’nin yarısı şuan UBP’nin elindeyken bu sayının altına inmeleri UBP için büyük bir zarardır. Ama görünen o ki yaşanan olumsuzluklar ve halen bazı bölgelerde adayların belirlenmemesi bu rakamı aşağıya indirecektir.
Önceden yola çıkan ve bölgedeki en güçlü isimleri öne atan CTP için yarış çok da zorlu geçmeyecektir. Büyük ve geliri iyi olan belediyeler yine CTP’nin elinde kalacak, hatta buna ilaveten yeni belediyeler eklenecektir.
Tüm bunların yaşanmasında en büyük etken elbette ki Serdar Denktaş’ın tutumudur. Bu tutum UBP’ye zarar vermekle kalmayacak, DP-UG için de yıkım olacaktır.
Elinde olan 5-6 belediyeyi de kaybetmekle karşı karşıya olan DP-UG, bu savaşı kazanamayacaktır. Her ne kadar DP-UG’nin gelecekti planı UBP ile birleşme diye düşünülse de unutmasınlar ki CTP buna izin vermeyecektir.
DP-UG, Meclisteki sayısal rakam yönünden eksildiği takdirde UBP ile kuracağı ortaklık da suya düşecektir. CTP’nin de bunu düşünerek hareket edeceği ortadır. İskele şu an CTP’nin hedefindedir. DP-UG için milletvekili sayısı azaldığı takdirde Sayın Denktaş’ın gelecekteki partisi acaba ne olacaktır?