Mungan’a göre Türkiye ile protokol imzalanmazsa bu ay sonu maaşların ancak yüzde 40’ı ödenecek!
Bazıları bu açıklamadan şunu çıkardı;
Zeren Mungan birileri tarafından kullanılıyor ve maaş konusu gerekçe gösterilerek kamuoyuna psikolojik baskı uygulanıyor!
Zeren Mungan kim olursa olsun kendini böyle kullandırır mı?
Hiç zannetmem!
Aksine Mungan çok da basının önüne çıkmayı sevmeyen bir karaktere sahip…
Bana göre şu anda yaptığı ülke maliyesini iyi bilen için basının sorularını yanıtlıyor hepsi bu!
…
Aslında şu anda tek derdimiz kamu çalışanlarının ve emeklisinin maaşları gaylesi olduğu için çok da hoş değil…
Ama işte bizde artık bir gelenek oldu;
Çalışanın maaşları gününde ödenirse o hükümet başarılıdır…
Ya da başka bir deyişle;
Türkiye’den en fazla parayı kim koparırsa en iyi hükümet odur!
Sığ bir düşünce tarzı ama gerçek de bu…
Tamamen maaşlara endeksli tedirginlikler!
Tek bir haklılığı var o da çalışana ödenecek olan maaşların piyasaya akacağı için genelde yaşanacak olan geçici bir rahatlama!
Yanlış da olsa bizim ülkenin doğrusu bunlar…
…
Bu arada merak da etmiyor değilim…
Bugün ayın 20’si olduğuna göre çalışan ve emekliye ödeme günü yaklaşıyor!
Hükümet 26’sında bir yol kazası yaşanmazsa güven oyu alacak ve 27’sinde de ödemeler başlayacak…
İyi de elde avuçta yok nasıl olacak bu ödemeler!
Serdar Denktaş’ın elinde sihirli değnek de yok…
Ayrıca kapıda sadece çalışanların ödemeleri değil hemen her sektöre ödeme yapılması gerekiyor!
Az buz bir para değil tam 68.5 Milyon TL bu…
Dile kolay!
…
Aynı soruyu dün halen güven oyu almamış hükümetin Maliye Bakanı Serdar Denktaş’a sordum…
Hatta daha ileri gidip ‘protokolü imzalayacak mısınız’ diye de sordum!
Doğrusu da bu değil miydi, zira artık maaşların bile protokole bağlanıp, aciz günlerden geçtiğimiz…
Denktaş’tan çok net bir cevap beklemiyordum ve öyle de oldu…
Ama kesin olarak da şöyle dedi:
“Türkiye ile ilişkilerimiz eskisinden daha seviyeli olmalı ve işi yaramaz, sadece para isteyen bir devlet olarak karşılarına çıkmamamız lazım…”
Sonra da ekledi:
“Uğraşıyoruz…”
Maaşların ödenmesi için nasıl bir formül bulacak bilmiyorum…
Hissettiğim kadarıyla da kafasında bir formül var ve maaşlar bir şekilde ödenecek…
Zaten ödenmezse de ilk icraat olarak çok kötü bir başlangıç olacak!
Zira düğmeye basılmak üzere ve sokak eylemleri için geri sayım başladı…
İnancım şudur ki;
Şu anda Ankara hükümetinin elinde kolay yönlendirebileceği bir hükümet modeli var…
Bir omuz vereceklerdir muhakkak!
Bir ağabeyin isyanı!
“Yarım saat önce benim bir küçüğüm Ahmet Çevikel intihar etmiş.
Bir insana verilebilecek en büyük cezayı kendi eliyle kendisine vermiş.. Değerlerimiz açısından insanın böyle bir hakkı yok.. Kendi tercihimizle gelmedik ki, istediğimiz zaman ya da ağır geldiğinde "benden buraya kadar" diyebilelim. Kendisinin en büyük zaafiyeti zaten, bu değerlerimizden ve dayanak noktalarımızdan yeterince nasiplenememiş olmasıydı.
Kendi eliyle kendi hayat şartlarını biraz zorlaştırınca dayanamadı.
Kaldıramadı..
Bir insana verilebilecek en büyük cezayı kendi eliyle kendisine vermiş.. Değerlerimiz açısından insanın böyle bir hakkı yok.. Kendi tercihimizle gelmedik ki, istediğimiz zaman ya da ağır geldiğinde "benden buraya kadar" diyebilelim. Kendisinin en büyük zaafiyeti zaten, bu değerlerimizden ve dayanak noktalarımızdan yeterince nasiplenememiş olmasıydı.
Kendi eliyle kendi hayat şartlarını biraz zorlaştırınca dayanamadı.
Kaldıramadı..
Zahiren bakılsa her şeyi vardı, maneviyatı zayıftı ve kurtulamadığı ya da kurtulmak istemediği bağımlılıkları söz konusuydu. Yaşadığı hayat hayat değildi; hem kendisine hem de çevresine yazık etti, gitti. Hayattan nasibi bu kadarmış. Lâkin bir hayat bu kadar basit şekilde harcanıp gitmemeliydi..
Allah taksiratını affetsin, merhamet etsin. İçkiyi, kumarı bu memlekette serbest bırakana, yayana, teşvik edip, destekleyene binlerce kez lanet olsun!
Ölüm hayatın en büyük gerçeklerinden..
Şairin dediği gibi "hiç ölüm güzel olmasaydı ölür müydü peygamber"..
Evet, ölüm güzel şey, hepimiz tadacağız da, onun da hayırlısı var. Allah herkese hayırlısını nasip etsin…”
Şairin dediği gibi "hiç ölüm güzel olmasaydı ölür müydü peygamber"..
Evet, ölüm güzel şey, hepimiz tadacağız da, onun da hayırlısı var. Allah herkese hayırlısını nasip etsin…”
(Nuri ÇEVİKEL)
Eski hükümetten Kaya Artemis’e hediye mi!
Dün Karaoğlanoğlu’nda muhteşem bir eylem vardı…
Bölgeli bölgesiz yüzlerce insan güneşin ortasında ‘Ayorgi bizimdir bizim kalacak’ sloganları attı…
Kıbrıs Türkü bu eylemle bir uyanışın da dayanışmasını gösteriyordu!
Ama burada kafama takılanlar var;
Önceki gün Kaya Holding bu yatırımla ilgili bir açıklama yaparak özellikle de Mete Adanır futbol sahasını talep etmediklerini açıkladı…
Bu ne demek şimdi!
Ben şunu anlarım;
Kaya Artemis burasını talep etmedi ama hükümet burasını ilgili şirkete hediye etti!
Dahası var mı bunun…
Ziyaretler gırla!
Bazıları gücenmesin ama..
Bizde yalakalığın sınırı yok!
Yeni bakanlar daha koltuğa oturduğu ilk saatlerden itibaren kapılarda ziyaret kuyrukları oluştu…
İyi temenniler, sırt sıvazlamalar ve makamda sırıtan pişmiş kelleler!
Neyin kutlaması bu anlamıyorum…
Aynı şekilde makama oturan bakanları da!
Lütfen bir an önce son verin bu çirkin görüntüye…
MESAJ KUTUSU
Sayın Hüseyin ÖZGÜRGÜN, eski ve yeni bakanlara bir zahmet tembihleyin de artık ziyaret komedisinden vazgeçsinler. Bazıları sanırız koltuğu deden miras kaldı gibi yanlış düşünceler içine girmişler. Vatandaş bakanları artık sadece icraatları ile basında görmek istiyorlar…
…
Sayın Serdar DENKTAŞ, normal şartlarda bu ay sonu kamu çalışanı ve emeklilerin maaşları ödenmez ama acaba diyoruz Tuğrul Türkeş çocukluk arkadaşınız olarak size bir defaya mahsus bir kıyak geçebilir mi! Aksi felaket olur değil mi!
…
Sayın Gürkan KARA, İçişleri Bakanlığı müsteşarlığınız hayırlı ve uğurlu olsun. Eski bir kaymakam olarak muhakkak ki verimli bir çalışma dönemi yaşayacaksınız. Bu arada kilolara da dikkat etmek gerek değil mi!
…
Sayın Kemal Deniz DANA, Sağlık Bakanlığı müsteşarlığınız hayırlı ve uğurlu olsun. Sıkıntılı bir bakanlıkta görev yapacaksınız ama bakan ile iyi bir ikili oluşturacaksınız. Gazanız mübarek olsun...
…
Sayın Mete TÜMERKAN, BRTK müdürlüğü için UBP safları ile arayı sıklaştırdığınız gözleniyormuş. Kurum çalışanları bütün işi gücü bıraktı müdürlük bahisleri oynamaya başladı. Ne merak değil mi ama!
…
Sayın Ahmet HAVUTÇU, Serdar Denktaş’ın ısrarları sonucunda bir süre daha makamda kalma kararı aldığınızı memnuniyetle öğrendik. Doğru karar aldınız çünkü bakanlığın sisteminde büyük payınız var…
…
Sayın Sunat ATUN, Kıb-Tek de size bağlandığına göre şimdi sorumluluğunuz daha büyük demektir. Bu arada kurumda işini ehliyle yapanları umarız iyi değerlendirirsiniz. Belki Süperman değilsiniz ama süper olmak zorundasınız…
…
Sayın Ümit ÖZKIRAN, Sağlık Bakanlığı müdürlüğünüz hayırlı ve uğurlu olsun. Zaten geldiğiniz yerdi çok fazla yabancılık çekmeyeceksiniz. Bu arada kulağımıza bazı şeyler fısıldandı onu da yüz yüze görüşeceğiz…
…
Sayın Ömer KÖSEOĞLU, sizin Başbakanlık Müsteşarlığı en azından protokol imzalanıncaya kadar kalacak gibi gözüküyor. Protokolü ezbere bildiğiniz için tatil planlarını biraz daha ileri atmak zorunda kalabilirsiniz…
…
Sayın Mustafa ARABACIOĞLU, sizin partililer UBP’nin süper bakanı varsa bizim de süper vekilimiz var diye slogan icat ettiler. Yani şu anda tek kişilik ordu vazifesi yapıyorsunuz. Vitamin yüklemesi yapmakta yarar görüyoruz…
…
Sayın Faiz SUCUOĞLU, yeni bakanlık döneminizde özellikle de sabahları erken saatlerde hastane önlerine ekip gönderip, hastaların şikayetlerini tespit ederseniz iyi bir başlangıç yapmış olacaksınız. Zira buralarda ciddi sıkıntılar yaşanıyor…
…
Sayın Hasan Nihat ERDURAN, Karayolları Dairesi içinde ciddi bir huzursuzluk yaşandığı yönünde şikayet mesajları almaya başladık. Hele de bakanlık dağılımından sonra bazı çalışanlar fazla iddialı konuşmaya başlamışlar. Takipteyiz haberleri olsun!
…
Sayın Özdemir BEROVA, eski bakanlık döneminizde proje olmaması nedeniyle çok büyük paralar Türkiye’ye geri gitti. Bu tecrübe ile şimdi yapacağınız tek şey proje üretip sendikalarla iyi geçinmektir. Bunu başarırsanız sırtınız yere gelmez!
…
Sayın Hasan BAŞOĞLU, eğer bu hükümet akıllıysa Kıb-Tek’te size hiç dokunmaz ve yararlanmasını bilir. Aksi büyük bir felaket getirir ve eski kötü günler çok yakındır. Umarız küsüp d ekendiniz kaçmazsınız!
…
Sayın Ahmet ÇALUDA, bakanlık dağılımından bölgede en fazla sizin memnuniyet duyduğunuz söyleniyor. Bu arada seçim sistemi değişti artık bölgeden çıkıp ada geneline uzanmak zorunda olduğunuzu biliyorsunuz değil mi?
…
Sayın Nidai GÜNGÖRDÜ, Girne Polisinin led ışıklı tabelalar konusundaki uyarısına kulak tıkayınca mahkemelik olduğunuzu duyduk. Büyük geçmiş olsun, bu konuda kadroya takviyelerde yapmanız şar oldu gibi geldi bize!
…
Sayın Arif Salih KIRDAĞ bir daha seçimlere katılmama gibi bir kararınız var ama yeni seçim sistemi ile bir kez daha denemekte fayda var! Zira bu kez tepki oyları eskisine göre çok daha fazla olacak diyorlar…