CTP-DP-TDP seçeneği de var!

Geniş tabanlı reform hükümetinin ömrü bu kadarmış…
Oysa CTP-UP hükümeti gerçekten de ülkenin kötü gidişatına dur demek için iyi bir fırsattı!
Pek ala ki sağın ve solun iki büyüğü isteseydi bu kötü gidişe dur diyecek formülleri üretebilir siyasete ve devlete olan güven eksikliğini olumlu yöne çevirebilirdi…
Hatta başlangıçta gayet de iyi gidiyorlardı…
Örneğin bir partiler yasası geçmiş, particilik evcilik oyunu olmaktan çıkmıştı!
Bunun meyveleri DP’de gerçekleşen istifalarda ilk meyvelerini aldı…
Yasa geçmezden önce DP’den ayrılan 4 vekil UBP’ye transfer olurken yasa geçtikten sonra istifa eden vekiller ortada kaldı!
Kim bilir belki de bu operasyon sırf  DP’nin yeni hükümette elinin zayıflatmak içindi…
Hükümet bozulmadan bu senaryo devreye konulmuş, yeni kurulacak olan hükümette DP’den bir bakanlık bu yolla ellerinden alınmıştı…
İyi de DP Genel Başkanı Serdar Denktaş bu kadar mı kolay bir lokma görülüyor acaba!
Genel kanı şu;
Bu operasyon DP için son şanstır!
Serdar Denktaş kendisine önerilecek en kötü senaryoyu bile kabul edecek ve genel seçimlere hükümette girecek!
Aksi halde Serdar Denktaş da partisi DP de siyaset sahnesinden silinecekmiş…
Böyle düşünenler eminim ki Serdar Denktaş’ı çok iyi tanımayanlardır!
Evet, Serdar Denktaş başkanlığındaki DP kurulduğu günden bu yana hep dört ayak üstüne düşmüş ve anahtar parti konumunda olmuştur ama o kadar da ucuz siyaset güdeceklerini hiç zannetmiyorum!
Bir kere;
UBP bu süreçte hem başbakanlığı alacak hem de bakanlık sayısını 7’ye çıkarıp hükümette çok etkin bir konuma yükselecektir…
Bu konumda olan bir partinin erken genel seçime gitmesi düşünülebilir mi?
Bu aşamada genel seçim UBP için ancak intihar olacaktır…
Belki genel seçimde UBP birinci parti çıkacaktır ama şu an sahip olduğu milletvekili sayısına çok büyük ihtimalle ulaşamayacaktır!
Çünkü ülkede bir Kudret Özersay gerçeği vardır…
Her ne kadar Özersay’ın eski gücü olmadığını düşünenler ya da şu anda inişte olduğunu zannedenler büyük bir yanılgı içindedirler…
Kudret Özersay da çok iyi bilmektedir ki partisine gösterilen ilgi kendinden daha ziyade mevcut sisteme ve siyasetçilere bir tepki niteliğindedir!
Kimse Halkın Partisi’ne Kudret Özersay’ın kara kaşı kara gözü için oy vermeyecektir…
UBP’de aklı selim insanlar da kabul etmektedir ki tek seçenek UBP-DP hükümeti değildir…
Hatta ilk olarak CTP-DP-TDP seçeneğinin gündeme geleceğini en fanatik UBP’liler bile büyük ihtimal olarak göstermektedirler…
Burada yine kilit isim Serdar Denktaş’tır!
DP bitti gözüyle Serdar Denktaş’ı köşeye sıkıştırmaya hazırlananlar CTP-DP-TDP seçeneğinin olduğunu da sakın göz ardı etmesinler…
Zira 7 bakanlık ve Başbakanlığı alacak olan bir UBP’nin büyük ortak olduğu bir hükümetin erken genel seçime gitmesi olanaksızdır!
Hangi hükümet modeli olursa olsun çok önemli değil…
Bu ülkenin erken bir genel seçime ihtiyacı vardır!
Türkiye ile su konusunda anlaşmaya varıldığı halde su henüz sisteme açılmamıştır…
Mali protokol imzalanmadığı diye maaşlar ödenemez noktadadır…
Devletin mali sistemi çökmüş ve bütün ödemeler neredeyse durma noktasına gelmiştir!
Bize göre KKTC’de yeni ve sağlıklı bir sistem kurmanın ilk yolu erken genel seçimden geçmektedir…
Erken seçim halk iradesinin meclise yansıması olacağından artık olmazsa olmazımızdır!
Aksi formüller yaşayamaz, başarılı olamaz!
 
 
Yemek ihale şartnamesi niçin değiştirildi!
 
Malum devletin hastanelerinde artık özel yemek şirketleri görev alıyor…
Dışarıdan özel şirketler ihaleye giriyor ve en uygun olanına ihale veriliyor!
Onlarda hastane içinde ekipleri ile birlikte diyetisyenler denetiminde hastalara yemek servisi sunuyor…
Ama Mağusa Devlet Hastanesi’nde ilginç bir son dakika değişikliği yapıldı!
CTP’li olduğu bir yemek şirketi ihale tüzüğünde bir değişiklik yaptırarak ihalenin kendi lehine sonuçlanmasını istiyor!
İlk büyük tepki yine hastane yönetiminden geldi…
Hastane içinden bazı yetkili isimler bizzat arayarak tüzüğün son dakika değiştirilmesine anlam veremediklerini ifade ettiler!
Böyle bir yöntemin tamamen belli bir kişiye ‘kıyak’ olduğunu iddia ettiler…
Bakanlık yetkililerinin umarız bu tüzük değişikliğiyle ilgili geçerli bir açıklamaları vardır!
 
 
Altınbaş’a tepki!
 
Turizm sezonu 1 Nisan’da açıldı ve bir de resepsiyon düzenlendi…
Ama genelde turizmcilerin bir tepkisi oldu bu açılışa!
Turizmciler açılış resepsiyonunda Vakkas Altınbaş’ın konuşmacı olarak katılmasına epey tepkiliydiler…
Aynı zamanda bakanlık yetkililerine de!
Bir turizm sezonunun açılışında sadece bir tek turizmciye konuşma fırsatı verilmesini ve onun reklamını yapmasına fırsat tanınması diğerleri ciddi şekilde üzdü…
Vakkas Altınbaş’a da böyle bir resepsiyonda ülkenin en büyük otellerini yapacağını söylemek yakışmadı doğrusu!
 
 
“Burada sadece kumar var!”
 
Türkiye’den gelen bir turist kafilesi yan masada değerlendirmede bulunuyor…
Bir kadın belli ki ilk kez gelmiş olsa gerek sitem ederek ‘hayal kırıklığı yaşadım’ diyor!
Demesine göre böyle bir Kıbrıs beklemiyormuş…
Geniş caddeler, marka dükkanlar ve doğa harikası bir ülke bekliyormuş!
Sonra da ekliyor;
“Belli ki burada sadece kumar var ve insanlar kumardan kalkmıyorlar…”
Yerden göğe kadar da hakkı var!
 
 
 
MESAJ KUTUSU
 
 
Sayın Serdar DENKTAŞ, yeni hükümet modelinde operasyon sizi 4 vekile düşürmekti ama başarılı olamayınca yine anahtar parti konumundasınız. Kimileri kadir gecesinde doğduğunuza inanmaya başladı. Yeni hükümeti de erken seçim kararını da artık sadece siz belirleyeceksiniz!
Sayın Salih İZBUL, Mağusa Hastanesi yemek ihalesi şartnamesinde son dakika değişikliği hastane içinde büyük huzursuzluk yarattı. Bu şartname geçerli olursa sizin partiye lakın olan bir işletme dışında kimsenin ihaleye kazanması mümkün değilmiş. Mutlak bilginiz vardır değil mi!
Sayın Savaş ATAKAN, yeni koalisyon hükümetinde bir bakanlığa talip olduğunuz yönündeki söylentiler hem vekil hem de bakanlar arasında tepki ile karşılanıyor. Olursa da ortalık fena halde karışacak şimdiden hazırlıklı olun!
Sayın Hüseyin ÖZGÜRGÜN, UBP de birden fazla görüşmeci hükümet kurma aşamasında sıkıntı yaratabilir. Gerçek ve resmi görüşmecinizi açıklarsanız hem her kafadan ses çıkmaz hem de daha sağlıklı bir pazarlık masası kurulmuş olur…
Sayın Mehmet Ali TALAT, sizin partide de bazı bakan ve vekiller DP ile seçim hükümeti kurulması için dün gün boyunca telefonları elden bırakmadılar. Bu işi aracılarla götürmek çok doğru olmasa gerek değil mi!
Sayın Cemal ÖZYİĞİT, DP’den sonra ikinci kilit parti siz olacaksınız gibi gözüküyor. Bu arada 1.5 yıllık seçim hükümeti önerisi yapılacak, zaten iki sene sonra seçim olacağına göre teklifleri çok iyi değerlendirmek zorundasınız…
Sayın Fatih YARIMBAŞ, son yılların en etkileyici tatbikatına imza atarak özellikle de Mağusa halkının büyük taktirini aldınız. Vatandaş sanki de temsili değil de gerçek olayların yaşandığı bir tatbikat izledi, tebrik ederiz…
Sayın Kemal DÜRÜST, yeni hükümette İçişleri Bakanlığı’na getirileceğiniz söylentileri var. İyi de Milli Eğitim Bakanlığı’nı her hangi bir bakanın kabul edeceğini düşünüyor musunuz? Bizce siz oradan hiç kıpırdamayın deriz!
Sayın Hüseyin Avkıran ALANLI, kötü niyetli bir vatandaş sosyal medyada sizin resminizle sahte bir sayfa açınca ciddi bir sıkıntı yaşamışsınız. Bu arkadaş bize de istek gönderdi ama sorumuza cevap vermeyince fazla ısrarcı olmadı. Büyük geçmiş olsun!
Sayın Özdemir BEROVA, DP içinde bakanlığı garanti olanların başında geldiğiniz söyleniyor. Doğrusu bunu da hak ediyorsunuz değil mi? Acaba diyoruz istifa eden arkadaşlarınız pişmanlık duymuşlar mıdır?
Sayın Birikim ÖZGÜR, hükümetten gider ya da gitmezsiniz ama bazı öğretmen arkadaşlar aradı hazırlık ödeneklerinin 3. ve 4. Taksitlerinin de ödenmesi gerektiğini belirten mesajlar gönderiyor. Haberiniz olsun istedik!
Sayın Ödül MUHTAROĞLU, DPÖ’nün kapatılması kararını gazetelerden öğrenmenin üzüntü ve şaşkınlığını yaşadığınız söyleniyor! Yani böylesi de dünyanın başka bir ülkesinde olur mu acaba! Sizi acaba bostan korkuluğu olarak mı görüyorlardı dersiniz!
Sayın Fikri ATAOĞLU,  eh artık bu yeni hükümette de bakanlık alamazsanız bir daha ki sefere hiç göremezsiniz. Özellikle DP’nin Mağusa örgütleri bu konuda girişimlere başladılar bile. Hayırlı olacaksa olsun deriz…
Sayın Mehmet Ali YÜKSELEN, LAÜ’nün çifte diploma atağına beklemediğiniz bir rağbet olduğunu öğrendik. Desenize seneye şimdiki öğrenci sayısını ikiye katlayacağınız kesinleşti bile…Tebrik eder başarılarınızın devamını dileriz…
Sayın Raziye KOCAİSMAİL, geçen yıllarda olduğu gibi anti propagandanın yine başladığını görüyoruz. Birileri sizi o koltuktan indirmek için sanırız büyük bir çaba sarf ediyor. Haberiniz olsun istedik!