BU SEÇİM, POPÜLİSTLERİ SANDIKTAN ÇIKARMAYACAK

Kıbrıs’ın kuzeyinde siyasetin renginin giderek karalandığını biliyorduk da; seçimlere yaklaştığımız 7 Ocak’a doğru son düzlükte siyasi partiler, seçmenin gözüne girmek için denemedikleri yöntem kalmıyor. Adaylar zaten ayrı bir alem.. 

Bir “tik”çik alabilmek kapı kapı dolaşıp oy avcılığı yapıyorlar. Şu siyaset ne menem bir şeymiş kardeşim. Şu kışta yağmurda yaşlarına başlarına bakmayan bazı yaşlı delikanlılar, çocuklarına oy toplamak için kapı çalıyorlar. Yazık üzülüyorum bu hallerine. Onların yerinde ben olsam herhalde o kapı benim şu kapı senin gezerken yollarda düşüp bayılırdım yorgunluktan. Neyse nazarımız değmesin maşallah diyelim yine de. İşleri kolay değil.
Ne diyordum.. seçime sayılı günler kala enterasan söylemler ortaya atılıyor parti başkanları tarafından. Kimileri hodri meydan çekerken, bazıları da gizemli açıklamalar yaparak merakları artırma yoluna gidiyorlar. Mesela bu tuhaf karşıladığımız en son açıklama YDP Genel Başkanı Erhan Arıklı’dan geldi. 
Arıklı ‘dış güçlerin’ (!) CTP /HP/ TDP taviz hükümeti istedikleri iddiasında bulunarak her üç partide verdikleri demeçlerde böyle bir koalisyona hazır olduklarını söyleyerek “Atlantik ötesine ve AB ye selam yolluyorlar. UBP’ nin ayağına genel başkan prangası var. İflah olmaz. DP baraj mücadelesi veriyor. Dolayısı ile bu oyunu bozacak yegane parti YDP’dir” dedi.
Arıklı’nın bu okyanus öte’li açıklaması sosyal medyada açık söylemek gerekiyorsa ti’ye alındı. Alınmayacak gibi de değil ki. Bakın twitter ortamında yakalayabildiğim kadarıyla kimler ne yazmış
F. SABİT SOYER
“Arıklı " dış güçler CTP-HP- TDP taviz hükümeti istiyor " dedi ne itti ne bitti. Bu solu demokratik güçleri dış mihrak ilan etmek 11 Şubat 2014 Ortak Belgesini imzalayan Eroğlu, Türkiye de destekliyordu. Bunlar dış mihrak mı taviz mi yeter artık bu ucuz sözde milliyetçilikler.”
MÜNÜR ORDALI
“15 yıl serdarın yanında dolanacan menfaatler bitince vatan naralarıyla nutuk atacan...Vay be. Bu ne lahana ne pehriz derler.”
NEVZAT ANAYASA 
Kendi de dış güç başkanı. Hem ona ne? Gitsin ülkesi TC’yi kurtarsın bu Serdar’ın turizm fon elçisi.. 
Peki sadece YDP mi? Bugün bir çok aday resmen popülist yapıyor seçimlerde seçmenin gözüne girmek için.. Kimi adaylar ve yılların siyasetçileri, mezarlıklarda ölen yakınlarına oy avcılığına soyunuyor; insanlar huzur için cenazelerini bile defnedemiyor. Kimi parti adayları bilmem ne dayanışma kültürleşme kaynaşma derneklerinin düzenlediği etkinliklere katılıp; seçmenden oy istemenin türlü yollarını arıyorlar.
Kimileri de kolay yolun vatandaşın din ve inançlarının kod ayarlarına girerek, güya vatandaşı oradan etkileyeceğine ‘inandırmış’ kendilerini. Kimi dini alet ederek seçmeni aklınca sömürmeye çalışıyor, kimi hamaset yoluyla.. 
Kuzey Kıbrıs’ın siyasal zemini anlamak kolay ancak bırakılması elzem olan şey; iktidara gelen her partinin bir süre sonra devletin tüm olanaklarından yararlanarak, kendi merkeziyetini ilan ederek, bu yolla toplumun ihtiyaçlarına cevaz veremeyecek halde olması.
Dikkat ediniz; gerek iktidarın, gerekse muhalefetin söylemlerindeki ana hat; ‘demokrasi.’ Halbuki iktidardaki partiler, orada oldukları süre içinde demokrasinin kurallarını işletebilmiş olsalar, muhalefet kanadı ise iktidarın hüküm sürdüğü süre içinde daha rekabetçi politikalar üretebilirler idi. 
O da olmayınca, ortaya devlet olanaklarını kullanarak, giderek kaygıları artıran popülist yaklaşımlarla günü kurtarmaya yeltenen ve bu orta ve uzun vadede toplumda giderek kutuplaştırıcı etkisi olan nahoş bir durum ortaya çıkıyor.
Günün Sözü
Popülizm artı ampirizm eşittir köylü kurnazlığı.
-Yalçın KÜÇÜK