Bir kurultay faciası daha!

Üye yazılımı hariç gerçekten de bir demokrasi şöleni olarak geçiyordu kurultay!
Hele de 6 binden fazla üyenin oy kullanmak için ülkenin dört bir yanından Lefkoşa’ya akın etmesi UBP için yeşeren umutlar demekti!
Çoğuna göre UBP’nin kötü kaderi bu kurultaydan sonra sona erecek ve eski günlerine dönecekti!
Kolay değil, bazı adayların da sürekli vurguladığı gibi son üç seçimde UBP başarı gösterememiş, kamuoyunun gözünde eriyen bir parti durumuna düşmüştü!
Ne yalan söyleyeyim ben de Pazar günü hem dışarıda hem de salonda gezerken o coşkulu havayı gözlemledim ve bu kadar çok üyenin katılımını UBP için bir şans olarak gördüm…
Özgürgün hem parti başkanı olmanın hem de genel merkeze hakimiyetin avantajlarıyla sayımda hep ön sırada oldu…
Küçük fark dün sabahın ilk saatlerinde büyük bir farka dönüştü ve ben bile tam da ‘Özgürgün bu işi ikinci turda götürür’ demeye başlarken bir parti meclisi üyesi adayının telefonuyla skandal patladı ve süt liman giden kurultay süreci ansızın skandala dönüştü!
UBP Genel Merkezi’nden parti meclisi adaylar için liste yapıldığı daha bir gece önceden dışarı sızmıştı ve kendisini listede görmeyen adaylar kesilip biçildiklerini anlamışlardı…
170’e yakın aday vardı ve bunların büyük bir bölümü liste dışı kalacak ve istenilen adaylar parti meclisine seçilecekti…
Olay patlayıp da genel merkezin liste kepazeliği ortaya dökülünce dün sabahın ilk ışıklarında genel merkezden salondaki divan başkanlığına bir talimat gitti ve parti meclisi sayımlarının şimdi yapılmaması emredildi!
Divan başkanı İlker Edip ve üyeler çaresizdi çünkü emir demiri her zaman kesmişti…
Onlar da öyle yaptı zaten ve PM sayımının yapılmayacağını haftaya yapılacak olan genel başkanlık ikinci turundan sonra yapılacağını açıkladılar…
Çünkü listenin patlaması genel başkana çok büyük bir ihtimalle zarar verecek ve bu da Ersin Tatar’ı ön plana çıkaracaktı!
Divan başkanlığına bu talimatı Özgürgün mü verdi bunu bilmiyorum!
Ama ya o verdi ya da yayındaki yalaka takımından bir sivri zekalı başkanına şirin gözüksün diye skandalın mimarlığını üstlendi ve böylelikle UBP tarihinde bir ilk gerçekleşti ve parti meclisi sayımı bir sonraki ikinci tura bırakıldı!
Öncelikle bu karara imzasını attığı için divan başkanı İlker Edip’i kendisini çok seven ve sayan bir basın mensubu olarak ayıplıyorum…
Divan başkanı olacağını öğrenince sevinmiş ve dürüst bir yönetim göstereceğini zannetmiştim…
Ama o bildiğimiz güzel insan da tepeden gelen emirlere boyun eğdi ve emir kulu olduğunu göstererek kurultayın skandala dönüşmesinde pay sahibi oldu…
Oysa bu kara tepki gösterip, optik okuyucu ile parti meclisi üyelerini bir-iki saatte belirleyip bu işten alnının akı ile çıkabilirdi!
Açık ve net yazayım;
Hüseyin Özgürgün, eğer böyle bir operasyon yapmasaydı ya da onun yerine birileri böyle bir karar verip 6 bin üyeyi ahmak yerine koymasaydı çok büyük ihtimalle ikinci turu göğüsleyecek olan adaydı…
Çünkü ilk turda kaybeden adaylara oy verenler ikinci turda büyük ihtimalle kendi adayları olmadığı için salona gelmeyecekti ve Özgürgün’ün böylelikle önü açılacaktı!
Şimdi Cumartesi günü nefes nefese ve baş başa bir yarış olacağı aşikardır, bekleyip hep birlikte göreceğiz.
 
 
 
Gezici çuvalladı!
 
Gezici Araştırma Şirketi sahibi Murat Gezici, ‘tehdit ediliyorum’ deyince biraz garipsemiştim…
Sanırım da bun da haklıydım!
Zira ilgili şirket ikinci anketi de yapmıştı ama bunu açıklamamıştı…
Burada tehdit filan olduğunu da sanmıyorum!
Bir yerlerden gelen talimat ile Gezici bu araştırmayı yayınlamaktan vazgeçti ve adını da ‘tehdit’ koydu!
Zaten geçen hafta yayınladığı anket de tutmamış ve kim bilir belki de çok fazla rezil rüsva olmamak için böyle bir yöntemi seçmişlerdi!
 
 
Şimdi gözler Eroğlu’nda!
 
Geçenlerde Derviş Eroğlu ile bir sohbetimizde UBP kurultayında kimi desteklediğini sormuştum…
İlk turda kimseyi desteklemeyeceğini söylemişti, ben de ikinci turda ne yapacaklarını öğrenmek istedim!
“Hele bir ikinci tura kimler kalacak görelim” dedi!
İkinci tur önümüzde ve Hüseyin Özgürgün’ün rakibi Ersin Tatar oldu…
Bana göre Eroğlu ikinci turda çok sahada gözükmese de Tatar’a dolaylı destek olur!
Ama kafamı karıştıran bir şey daha var;
Birinci turda Özgürgün’e destek veren bazı bakanlar, belki Eroğlu ile değil ama yakın çevresiyle dirsek temasındaydılar…
Yani hem Özgürgün’e çalıştılar ya da çalışır gibi gözüktüler ya da ikinci tur sonuçları ne olarsa olsun koltuğu sağlama almayı yeğlediler!
İşte bunu çelişkili ilişkileri çözemedim…
 
 
Saner’in hesabı tutmadı!
 
UBP Mağusa milletvekili Ersan Saner kurultay sonunda 497 oy alarak seçimi dördüncü tamamladı…
Sandıkların ilk açıldığı saatlerde neredeyse sonuncu sıralarda gezerken bölge sandıkları açılınca oylarında artış yaşandı.
Saner ile kurultay sürecinde zaman sohbet ettik ve çalışmalarını anlattı.
Onun hedefi Mağusa’daki 2 bin oyun en az yarısını alıp diğer bölgelerden alacağı oylarla ikinci tura kalmaktı.
Saner epey umutluydu çünkü Mağusa’daki belli güçler de kendisine ciddi destek veriyordu!
Ama olmadı, Saner kendi bölgesindeki 2 bin oyun yarısını alamayınca hesaplar tutmadı ve dördüncülükle yetinmek zorunda kaldı…
Bu arada bir çok aday kurultayda ciddi masraflar yaparken Ersan’ın sadece projelerini anlatması da gözlerden kaçmadı!
 
 
Bankada saklayacaklarmış!
 
Pazar günü UBP kurultayında 6 bin küsur oy kullanıldı ve parti meclisi seçimi Cumartesi gününe bırakıldı.
Karar elbette çok tuhaf ama daha da tuhaf olanı seçimde kullanılan oy pusulalarının bir banka kasasında saklanması kararı alınmış!
Soru şu;
Bankada ki pusulalara ne kadar faiz uygulanacak?
Umarız pusulaların başına bir şeyler gelmez!