KKTC Bakanlar Kurulu; görevden ayrılmış ,emekli olmuş bir Müdürü daha önce görevli olduğu bir kuruldan bakanlar kurulu kararı ile görevden almış olmasına rağmen bunu fark etmeden tekrar ikinci defa görevden almıştır.(06/03/2018 tarih ve 4260 kararı ile görevden almış),(07/08/2019 tarih ve 64855 kararı ile tekrar görevden almıştır.)Bu yapılan basit bir hata değildir.
Bu aslında Bakanlar Kurulunun içinde bulunduğu acizliğin bir göstergesidir.
Bu husus konuşulmalı,tartışılmalıdır.Çünkü daha önceleri de bazı bakanlar kendi imzalarının da bulunduğu bazı kararlar için bilgim yok, bilmiyorum demişlerdir.Bu tür yanlışlar,eksiklikler ilk değil.Ne yapılabilir? sorun nedir? diye kimse düşünüp bu konuda fikir ortaya koyamıyor.Birileri ,birbirlerinin sorunu çözmesini bekliyor ve sorun daha da karmaşıklaşarak artarak devam ediyor.
KKTC de Bakanlar Kurulu Başbakan'ın başkanlığında ve tüm bakanların bir araya gelerek kararlar aldığı çok önemli bir kuruldur.
Burada hata olmamalıdır.
Alınan önemli kararlar hepimizi yakından ilgilendirir.
KKTC gibi küçük ölçekli bir ülkede Bakanlar Kurulunun rol ve işlevi fazladır.
Bakanlıklar hemen,hemen her konuda bakanlar kurulu kararı alır ve uygular.Bu da aşırı bir yoğunluk yaratır.
Bu ciddi bir sorundur. Sorunun kaynağı Kurulun gündeminin aşırı yoğun olması ve toplantı sayısının haftada bir gün olmasıdır.
Yani gündem yoğun ,toplantı bir gün yetersizdir.
Gündemi azaltmak için çare üretmek veya haftada bir olan toplantı sayısını arttırmak gerekmektedir.
Haftada bir gün olan toplantı süresinin yetersiz olması yanında aşırı yoğunluk olduğu gibi,toplantı süresinin genel politikalardan ziyade rutin bireysel işlerin işgal etmesi ayrı bir sorundur.
Halbuki siyasal süreçte verilecek kararlar,oluşturulacak politikalar ve koordinasyon mekanizmalarının etkinliği kamu yönetimi içinde etkin bir idari mekanizmanın ve alınacak önemli kararlara bağlıdır.
Sektörel ve kurumsal alanda etkili kararlar alınamıyor, tartışılamıyor.
Ülkemiz için hayati önemi olan ulusal düzeyde politika ve koordinasyon mekanizmaları işlemiyor.Bakanlar Kurulundan beklenilen verilerin toplanıp analiz edilebileceği,sorunların temel dinamiklerinin belirlenip buna göre seçenekler üretilip ,önerilebildiği yapı maalesef yoktur.
Hükümetin 100 gününde göremediğimiz en önemlisi sorunun ne olduğunun bilinmediği bu yapı umarım hükümetin planladığı 300 gün içerisinde ele alınıp tartışılır.
Bakanlar Kurulu bu hali ile sadece ismi gibi bakıyor.
Bu önemli kurulun işlevi yeniden düzenlemezse onlar bakmaya biz çekmeye devam edeceğiz