Koronavirüs belasına karşı elimizde gözle görülür bir silahımız var..
Maske, mesafe, hijyen dışında tabi..
O da ‘aşı’…
Nüfusu yüz binlerle ifade edilen Cebelitarık, Seyşeller, Butan ve Falkland Adaları gibi küçük devlet ve yönetim birimleri halkın çoğunluğunu ya da tamamını aşılamış.
Bizim gibi küçük ülkeler bu işi bitirmiş yani…
Aşı istatistiklerini günlük derleyen Our World In Data verilerine göre dünya nüfusunun yaklaşık üçte biri en az bir doz aşı oldu. Avrupa ve Kuzey Amerika'da her iki kişiden biri aşı yaptırma imkanı bulurken, Afrika'da ise bu sayısı 100 kişide sadece 4,5.
Türkiye’de ikinci doz aşı yapılanların oranı yüzde 60’lara dayanmış.
Peki KKTC’de durum ne…
Durum tek kelimeyle vahim!
Aşılanma oranı yüzde 30’larda geziyor.
Aşı bolluğu olduğu halde hemde…
Özellikle gençler aşılanmaktan kaçıyor.
Aşıya ulaşımda büyük sıkıntı yaşayan Afrika’dan biraz daha iyi durumdayız…
Bilim insanlarının dilinde tüy bitti. Aşı olmazsanız işiniz zor diyorlar.
Eğer bilime inanıyorsak bu çağrıya kulak vermeliyiz.
Kıbrıs Türkü eğitimli ve kültürlüdür.
Aşı konusunda neden böyle bir direnç var anlamış değiliz.
Aşı, bireysel olduğu kadar da toplumsal bir konudur. Bağışıklık seviyesini toplu bir şekilde artırmamız için aşılanma oranının yüzde 90’lara ulaşmasından bahsediyor bilim insanları.
Bakın Acil durum hastanesi Başhekmi Erol Uçaner dün resmen isyan etti ve çok önemli şeyler söyledi.
Uçaner, ‘100 yatak kapasiteli Acil Durum Hastanesi’nde 74 hasta ve 40 yatak kapasiteli Göğüs Hastalıkları Karantina Bölümü’nde 17 hasta var’diyor..
Yani tünelin ucu karanlık.
Yoğun bakımda ciddi bir sıkıntı var. Yoğun bakımda 24 yatak var, 19 hasta oldu. 5 hastalık kapasite kaldı.
19 hastanın da 7’si entübe…
Bu tabloyu aklınızda tutun ve dikkatinizi şimdi buraya verin.
Yaşları 29 – 90 arasında olan 19 yoğun bakım hastasından sadece 6’sı tam doz aşılı.
Entübe olan 7 hastadan ise 2’sinin tam doz aşılı.
Uçaner, özellikle aşısız hastalarda ciddi semptomların görüldüğüne ve tedavi süreçlerinin de çok uzun sürdüğüne dikkat çekiyor.
Altınız çizelim konunun tekrar…
Aşısız hastalar ciddi semptomlar görüyor.
Ve Azrail aşısız hastaların ensesinde…
Daha ne diyelim?
İki yıldır bu bela ile uğraşıyoruz ve hala aşı olmamayı düşünenler var.
Eğer bu tabloyu değiştiremezsek işimiz çok zor.
Şimdi hükümete burada büyük görev düşüyor.
Aşı olmayanlara hayatı dar etmemiz gerekiyor.
Aşı olmayanları aforoz edelim!
Kimse kusura bakmasın.
Dünyada bunun örnekleri hızla çoğalıyor.
Yunanistan ülkesinde aşı olmayan 4 Milyon kişiye PCR testi olsa da restoran ve cafe gibi yerlere girmeyi yasakladı.
Bu örnekler artırılabilir.
Aşısızlara PCR testi dahi olsa çeşitli kısıtlamalar getirilsin.
Devlet daireleri ve tüm toplu alanlara girişleri yasaklansın.
Sağlık Bakanlığının bu konuda bir çalışma yapıp bir an önce harekete geçmesi gerekiyor.
Yoksa sonumuz pek hayra alamet görülmüyor…
***
Bakanlar kurulu dün yine sağ gösterip sol vurdu.
Koronavirüs testleri aşısızlara ücretsiz olacak dedi ama herkese ücretli yaptı.
Yani aşı olmayana bir caydırıcılık da kalmadı ortada…
Ücretli test kararı Sağlık Bakanı Ünal Üstel’in haberi olmadan alınmış.
Parasızlık bu kadar mı gözünüzü döndürdü ey yetkililer…?
Halkın canı bu kadar mı değersiz…
100 TL olduğu söyleniyor PCR testinin. Dar gelirli bir aile bu ücreti nasıl karşılasın.
Sizler ne zaman bu kadar insafsız ve düşüncesiz oldunuz.
İnsan sağlığı bu kadar mı ucuz…
Yani kaynak yaratmak için insanların sağlığını heba etmeniz gerçekten pes dedirtti…
Bu yazının mürekkebi kurumadan bu kararınızdan vazgeçeceğinizi umut ediyoruz.
Yoksa bu halk sizden sonsuza kadar vazgeçecek…
MESAJ KUTUSU
Sayın Koral BOZKURT, uzun süre bakanlıkta yapmış bir G.Mağusa milletvekilinin önümüzdeki genel seçimlerde seçilmemesi için fazlasıyla bilendiğiniz konuşuluyor. İyi de neyin intikamı olacak bu işte orada çeşitli söylentiler var. Hadi bakalım gazanız mübarek olsun!
…
Sayın Erhan ARIKLI, parti tabanından DP’den gelenlerin tekrar geri dönmek için fırsat kolladığı pek yakında da kalabalık gruplar halinde dönecekleri söyleniyor. Şimdiden önlem almakta yarar görüyoruz, zira bu operasyonun ardında başka güçler de var…
…
Sayın Ersin TATAR, atılan adımlar sonrasında Rum lider sıkışınca Kıbrıs Türkünü yeniden ortaklığa çağırmaya başladı. Bir de burada o çağrıyı samimi bulanlar var ya Allah hepsine akıl ve izan nasip etsin artık!
…
Sayın Cafer GÜRCAFER, Kıbrıs Cumhuriyeti pasaportu ve kimliğinizin iptali konusunda sizi Güney Kıbrıs’a kimin gammazladığını biliyor muydunuz? Şimdilik bizde saklı kalsın zira büyük kavgaya şahit olmak istemiyoruz!
…
Sayın Hasan UZUN, UBP Girne İlçe başkanlığına aday olacağınız söylentilerinin gerçeğe dönüştüğü ve şimdiden siyasi kulislere başladığınız gözleniyormuş. Bölgenin önemli iş insanlarından birisi olarak niye olmasın ki. Hadi bakalım hayırlara vesile olsun!
…
Sayın Hüseyin Çavuş KELLE, batma noktasında olan Zirai Levazım’a Kıbrıs Türk Çiftçiler Birliği olarak talip olduğunuzu duyduk. Çok da iyi edersiniz zira şu anda orada yaprak kıpırdamıyor, yöneticiler de yaz tatilini bir türlü bitiremedi!
…
Sayın Nurçin İNCİRLİ, bir devlet hekimi olarak aşı olan insanların son günlerde acil servise akın ettiklerini açıklamanız bazı çevrelerde rahatsızlık yaratmış. Bu konularda ilgili bakanlığa danışsanız sanki daha doğru olurdu. Zira aşı karşıtları her geçen gün artmaya başladı!
…
Sayın Çelebi ILIK, hafta sonu oğlan dünya evine giriyormuş genç çifte şimdiden bir ömür boyu mutluluklar dileriz. Artık bundan sonrası sizin için dedelik mertebesine erişmek olacaktır, hazırlıklı olmakta yarar var…
…
Sayın Dursun OĞUZ, yeni şans oyunları yasası belli ki birilerini fazlasıyla rahatsız etmiş olacak ki toplarıyla tüfekleriyle resmen savaş ilan ettiler. Şimdi pasta küçülecek ya artık onlar düşünsün. Devletin kasasına girecek olanları da göz ardı etmemek gerek değil mi?
…
Sayın Ali Özmen SAFA, YAK başkanlığınız hayırlı olsun camiada memnuniyetle karşılandı. Bu arada takımın şu anda en büyük sıkıntısı mali konularda ve taraflar eksikliği konusunda. Bu konuda özel bir çalışma başlatmanız isteyen mesajlarınız geliyor…
…
Sayın Ersan SANER, yaptığınız operasyonla tüzük kurultayında size destek veren PM üyesi partilerinin sayısının her geçen gün arttığı gözlemleniyormuş. Siyasette her zaman sürprizlere açık olmak gerekir sözünü boşuna söylememişler olmalı değil mi?