Akdağ iyi başladı…

Bir önceki Kıbrıs İşlerinden Sorumlu Bakan Tuğrul Türkeş kabineden düşüp bu görevden ayrılınca bizimkilerin aklı fikri yeni bakandaydı…

Çünkü bu görev getirilen bakan tamamen KKTC’den sorumlu bakan ve yatırımlar da projeler de onun iki dudağı arasından çıkacak kelimelere bağlı…

Ama bizimkilerin asıl derdi hangi bakan Kıbrıs işlerine atanır ve kişisel ilişkiler üzerine örtüşür…

Bizdeki siyaset plandan projeden daha ziyade sırt sıvazlama ile yakından ilgilidir!

Türkiye’deki hangi bakan buradaki hangi siyasetçi ile samimi meselesi…

Çünkü bizdeki anlayışa göre Ankara’da dayısı olan bir siyasetçi burada avantajlıdır!

Telefon trafikleri yaşanır, bakanlığa atanmak için destek istenir…

Konu tamamen bireysel yani, toplumsal değil!

Bu ziyaret sanki de farklı oldu…

Farkı şurada;

Eskiden Kıbrıs İşlerinden Sorumlu Bakan gelir, önceden planlanmış çok sayıda açılış yapıp kurdela keser, bir iki nutuk sallar dönerdi…

Büyükelçilikte parti başkanları ile yapılan hiçbir görüşme dışarı sızmadı!

Burada muhalefet edenler bakanları görünce esas duruşta durur, neredeyse el etek öperlerdi…

Şimdi bir farklılık var!

Sayın Akdağ ilk ziyaretini KKTC’de gerçekleştirmeden önce çok sayıda ekip Ankara’dan buraya gelerek çeşitli temaslarda bulundular…

Teknik uzmanlar yaptıkları incelemeler sonrası raporlarını hazırlayıp Akdağ’ın önüne koydular!

Akdağ da dersini iyi çalışıp, KKTC’yi bizimkilerden bile daha iyi tanıyarak, sorunları bilerek bu ziyareti gerçekleştirdi.

Onun için hiç kimse ‘atma Recep’ demesin!

Çünkü karşımızda bizim bol keseden atıcı siyasilerin çok ötesinde, ciddi bir şahsiyet var…

Recep Akdağ, şu anda en sıkıntılı konunun sağlık sorunları olduğunu bildiği için resmen damardan girdi…

Türkiye’de içine girdik mi kaybolduğumuz dev bir hastane artık Başkent’te de olacak!

Bir de içinin nasıl doldurulacağı, hekim ve hemşire eksiklikleri de muhakkak hesaplanmıştır ki ne ala bize…

Sağlık insan hayatı için öncelikli olduğu için bu başlangıç hem zemin hem de zaman açısından olumlu bir gelişmedir…

Sonra ulaşım konusu;

80 Milyon TL gibi çok ciddi bir rakam buraya kanalize edilecek ve yine vatandaşın en büyük sorunları arasında yer alan yolların durumu ele alınacaktır…

Bu konuda hemen şu geliyor aklımıza, ihaleler nerede açılacak diye ama bizi öyle bir noktaya getirdiler ki ‘yıllar olsun da nerede ihale açılırsa açılsın’ moduna girdik toplum olarak!

Recep Akdağ’ın açıklamaları arasında kullandığı ‘gözbebeği’ kelimesi de birçoğunun gurunu okşadı…

Kim bilir belki de son yıllarda et ile tırnağa bir şeyler oldu, aradaki ilişkiler nahoş oldu belki de bu kelimeyi ondan kullanmıştı ama yine de vermek istediği mesaj yerine ulaşmıştır!

Toplum belli ki Recep Akdağ’ın KKTC’ye gösterdiği ilginin karşılığını gelecekte alacaktır…

İyi de siyasiler bundan nasıl nasiplenecektir!

Onu da ‘onların sorunu’ diyerek, zamana bırakalım…

KKTC’nin yeniden yapılandırılması konusundaki açıklamalarında ise eğer bu yapılandırmada Kıbrıs Türkünün fikri ve zikri olursa başarı şansı çok daha fazla olacaktır!

Bu da artık bizim biraz da pısırık siyasilerimizin elinde olan bir şey…

El pençe divan olacaklarına çıksınlar ortaya ve Kıbrıs Türküne yakışır, kavgasız patırtısız bir yapılandırma için biraz ter döksünler!

Harmancı haksız mı!

Lefkoşa’da yıllardan sonra bir takım yenilikler olacak…

Belki şimdiye kadar çok belediye başkanı denemek istedi ama başarı olamadı!

Mehmet Harmancı’nın turist treninden bahsediyoruz…

Dün kendisi de sosyal medyada sitem etti aylardan beridir turistik T izni alamadığını!

Umarız olayda siyasi bir kasıt yoktur…

TDP-TKP/BG kapışması kime yarar!

TDP ve TKP-BG kurmayları arasındaki kapışmayı hayretle izliyoruz…

Tam misilleme yarışı yaşanıyor!

TDP Çakıcı’yı mecliste konuşturmayanca bu kez de Çakıcı Ortam Gazetesi’ne el koyarak durumu eşitledi…

Eşitledi ama bu kavgadan kimsenin kazançlı çıkmayacağı da kesin!

Böyle devam ederlerse genel seçimlerde ikisinin de baraj sorunu kaçınılmaz olacak…

Akıllarını başlarına alsınlar deriz!

Bangladeşli kimin umurunda!

İş kazaları ve ölümler devam ediyor…

Ölen ölüp yaralanan da sakat kalıyor ama!

İş kazaları için önlem almayan işverenlere ise hiçbir şey olmuyor…

İnşaatlarda ise hiçbir önlem alınmadan çalışmaya devam!

Geçen tesadüfi bir şekilde tanıştığım Bangladeşli işçi ile biraz Türkçe biraz da Tarzanca sohbet ettik…

Vasıfsız işçi olduğu için günlük yevmiyesi 50 TL imiş…

Bir de yatı evi parası ödeniyormuş işveren tarafından…

Bu da çok ayrı bir tartışma konusu tabi ki!

Bağımsızlar sorun olacak!

Eski Tarım Bakanı DP’li Kenan Akın dün sosyal medyada fena patlayarak ağımsız vekillere ağır tepki koydu…

Onları hükümeti düşürmeye çağırdı!

Zira bir çoğu DP yönetiminden şikayet ediyordu…

Ama asıl bağımsızlar sorunu genel seçimlere yaklaşırken yaşanacak!

Çünkü UBP’den üst sıralardan aday gösterilmek için büyük bir çaba yaşanıyor…

Nasıl mutlu ve mesut edilecekler bilemeyiz ama hepsi de tekrar aday olacağı için asıl sorun burada yaşanacak ve UBP’de büyük tantanalar kopacak!

Gümrük Dairesi Müdürü susuyor!

Geçtiğimiz yıl içinde Metehan’da çok miktarda kaçak et ele geçirilmiş ve bir gümrük memurunun da kaçakçılığa yardımcı olduğu tespit edilmişti…

Ama bu dosya bir yerlerden gelen talimat üzerine kapatıldı!

Gümrük memurları son 10 gündür aralarında bu konuyu konuşup rahatsızlıklarını dile getirirken Gümrük Müdürü’nün ser verip sır vermemesi de gayet manidar görülüyor!