Birlik Asbaşkanı Dr. H. İlker İpekdal yaptığı yazılı açıklamada, Tıp-İş’in, kamu hastanelerinin acil servislerindeki aksaklıkları gündeme getirdiğine ve bu aksaklıkların insan yaşamıyla ödenebilecek potansiyel taşıdığını özellikle vurguladığına işaret etti.
İpekdal, kamu acil servislerinde görev yapan başta hekimler olmak üzere tüm sağlık çalışanlarının görev zorlukları ve halkın bu acil servislerden aldıkları hizmetlerdeki aksamaların, kamu sağlık sistemindeki mevcut çarpıklığın sadece yüzeyde görünen kısmı olduğunu ifade etti.
Acil servislerin, hayatı tehdit eden sağlık sorunların çözülmesi amacıyla hizmet vermek üzere kurgulanmış birimler olduğunu kaydeden İpekdal, acil servislerin verimli çalıştırılabilmesi için, hastanenin poliklinikleri, yatılı servisleri, pratisyen ve uzman hekim kadroları, diğer sağlık personeli, laboratuvar ve görüntüleme olanakları gibi diğer sistemlere de verimli bir şekilde entegre olmaları gerektiğini belirtti.
İpekdal şöyle devam etti:
“Bugün hala devlet hastanelerinde poliklinik hizmetleri ve mesai saatlerine uyulmazken, devlette poliklinik yapılması gereken doktora özelde ulaşılmak zorunda kalınırken, hastalar uzaktan telefondan verilen komutlarla değerlendirilirken, acil servislerde yığılma elbette olacaktır. Polikliniklerin kapalı kapılarıyla karşılaşan hastalar elbette acil servisleri poliklinik gibi kullanmak zorunda kalacaktır.
Ayrıca, hangi hekimin hangi hastaya hangi işlemleri yaptığı ortak bir sistem üzerinden tüm hekimler tarafından görülmediği sürece, yani tam otomasyon sistemine geçilmediği sürece, hastalar tekrar tekrar tetkik yaptırabilmek amacıyla acil servislerin yolunu tutacaktır.”
Bir devlet hastanesi tam zamanlı ve verimli bir şekilde çalıştırılmadığı sürece acil servislerdeki yığılmaların önüne geçilmesinin imkansız olduğunu ifade eden İpekdal, “Dolayısıyla acil servislerdeki yığılmanın çözümünü hekim açığını gidermeye indirgemek yerine, öncelikle var olan hekimleri kamu hastanelerinde mesai saatlerine uyar hale getirmek olması gerektiği unutulmamalıdır” dedi.
-“Çözüm sağlıkta tam gün ve genel sağlık sigortası”
Kamuda çalışmak üzere istihdam edilmiş bir hekimin, “mesai saatlerine uymaması üzere sistem kuranların” ve bu sistemin devamını isteyenlerin, halkın sağlığı üzerinden hesaplaşmaya girmelerinin “gülünç” ve “düşündürücü” olduğunu savunan İpekdal, çözümün, sağlıkta tam gün ve genel sağlık sigortasında saklı olduğunu kaydetti.
